GİA
İlk Hikayem!!!
Önsöz
Aslında bu sıradan bir öykü ... Olivia Kimberly (Olivya kimbırli) adlı 13-12 yaşlarında bir kız varmış bu kız çok sıradanmış taki İçindeki Gia'yı tanıyana kadar Gia farklıymış...
ÖNCEKİ BÖLÜM ÇOK SAÇMALAMIŞIM BUNU YENİ FARK ETTİM SORİ :) Kapıya doğru ilerledim bu yaptığımdan pişman değildim aklım hala yapamadıklarımdaydı kapıya çalan ben değil Gia'idi benden çok müdürü görmek istiyordu herhalde yaramaz çocuk! M:Gir İçeriye girdim... -Müdürün Odasında- Odayı biraz inceledim oturmak için koltuklar vardı ve kocaman kitapları olan bir kitaplık tabii kitap kadar dosyalarda çoktu. Müdürün Odası 👇
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Olivia Amerika'da yaşadığı için Resimde Türk bayrağı yok ayrıca kitaplık daha büyük) Benim şöyle bir odayı süzmüştüm ne güzel odaydı be! Ben heryere juri edasıyla bakarken bir ses beni sarstı M: Niçin geldin evladım boş bakınmaya mı? O:Yok efendim beni Sams Yolladı SÖ'ye hep Sams demek istemiştim oh rahatladım müdürün odasında bile kuduracaktım bu benim son günümdü hıh! M:Sams derken Sams'ın Hoca dan mı bahsediyorsun? O: evet o densizden bahsediyorum beni cezalandırmak amaçlı size yolladı.Herhalde korkucağımı falan sandı 😒 Müdür derin nefes aldı... M:ismin ne yavrum senin nasıl konuşuyorsun sen öğretmeninle bu Ne terbiyesizlik O: ben İngiliz kraliçesi Elizabeth M:birde benle mi dalga geçiyorsun! Açıkçası müdürü hiç görmemiştim ismini de duymamıştım annemler okula çok gelirdi sanki sevapmışçasına okula para veriyorlardı istememelerine rağmen bu yüzden müdür onları çok seviyordu müdür bir şeyler konuşurken gözüm masasına ilişti masada tabela gibi birşey vardı -Okul Müdürü- Matt wilson M:Beni dinliyor musun ! ismin Elizabeth mi? Bazı yerlerde ciddi olsam nolurdu ki? O:Hayır Olivia,onun kadar yaşlımıyım ki! (kraliçe elizabeth'e sesleniyor) M:off kızım ne için geldin? O: Matt ben buraya sams'ına doğruları söylediğim için geldim bu haksızlık! M: sakin olacağım daha senin kadar ahlaksız bir öğrenci görmedim ! O: Ne ben mi asl- Sözümü kesen müdürdü devam ediyordu M:ilk olarak bize öğretmenim ve müdürüm diye seslenmelisin ! Matt ve Sams diye değil ikinci olarak neymiş bu gerçekler? O:Sams'ın hipopotama falan benzemesi önemli şeyler değil Müdür ağzı açık bana bakıyordu böyle bakanlara genelde ağzı "O" şekilini almış derim. Komik oluyor böyle söyleyince M: sen beni dinlemiyor musun bu ne saygısızlık anneni arıyorum annenin ismi ne ve numarısı! O:Laura Kimberly Numara-*********** Telefon anında açılmıştı Maşallah annem dünden hazırdı . ben aradığımda ise karşıma başka bir ses çıkıyordu ve şunları söylüyordu; "aradığınız kişi şuan başka biri ile konuşuyor" Annem ile Müdür Konuşmaya başladılar... M:kızınız sorun çıkardı Laura hanım ......... M:Zaten son günümüydü demek bu yüzden rahat ......... M:Annen seni almaya geliyormuş işleriniz varmış. Ayrıca bu okuldan gitmen rahatsızlık çıkaracağın anlamına gelmez şimdi çık!
Bunu dedikten sonra gözlerimi devirdim ve ofladım .odadan çıktım 5-I ya doğru yöneldim buradaki kimseyi özlemeyecektim belki de bana öyle geliyordu ne dersin Gia? Ben yine ama Yine düşüncelere dalmışken dur bir dakika ahh *pat* 5-I'nın kapısına kendimi yapıştırmıştım daha doğrusu kapıya kafamı vurdum şimdi rezillikten içeriye girmeye utandım Sams öğretmene çok ama çok saçma hakaretler yağdırırken bu kadar utanmamıştım hala azıtmaya devam mı etmeliydim ? Nasıl olsa tekrar müdüre gönderemeyecekti ya kapıyı tıklatmadan polis gibi içeriye daldım ama dalmaz olaydım ikinci bir *pat* sesi ile irkildim çünkü kapı SÖ'nün tam kafasına geldi benim kapıya çarpışımı duyup kapıya gelmiş olmalı sonra zaten olanlar belli SÖ:yavrum biraz dikkat etsene ! Ha? Bana bakar bakmaz sözü kesilmişti SÖ:Sen!! O:Ben! SÖ:Evet sen! O:Evet ben! SÖ: Seni küçük sıçan! O: a pardon öğretmenim beni ayna sanmış olmalısınız SÖ: Geç otur yerine !!!! O: maalesef SÖ: Ne maalesef O: Gidiyorum Bir daha sizin gibi bir aptalı görmemek için Dedim ve çantamı almaya koştum Küçük bir sorun vardı hoca beni okuldan kaçıyorum sanmıştı sanırım .çünkü resmen kedi-fare gibi kaçıyorduk hmmm... "biraz eğlenmekten zarar gelmez değil mi GİA!?" Sınıftan çıktık koşturmaca başlamıştı eh be hepte birileri beni kovalar bıktım! Ama bu sefer şansınız iyi değil Bay Sams'ın çünkü... "Benim Gia'm var!!!" Çok gaza geldim Yolda koşarken dolaplardan biri açıldı ve ayni hocanın kafasına çarpan kapı gibi o dolap kapağı da hocaya tam 12'den yani kafasından vurdu (OF KOŞUŞTURMADA YAZACAK BİR ŞEY AKLIMA GELMEDİ KIZ İŞTE GİA İLE Bİ ŞEYLER YAPIYO) bahçeye çıktım korna (bahçedenin kenarında arabalar için normal yol var)çalmaya başladı of be alacaklınız var sanki ! (araba korsanası çalıyor) hemen okulun bahçesindeki ağacın arkasına saklandım SÖ beni bulamayıp gitti ve banka oturdum siyah jeep yine korna basıyordu *ahhh yetti ama!* dur bir dakika bu bizim arabaydı çok sevinçliydim sebebi belli değil mi ahh SÖ sende beni okulda ara dur! arabanın camları açıldı A: gelsene Olivia ! Annem kafasını uzatmış bana siyah gözlükleriyle Alttan alttan bakıyordu içimden geçmedi değil ne bakıyon demek (Bu kızı yanlışıkla Türk yaptım sanırım Sjsjjsjs) hemen arabaya bindim annem şoföre gidiyoruz işareti yaptı ben masumca eve gitmeyi beklerken çok farklı bir yere gelmiştik GİZLİ BÖLGE "NO:14"(51. Bölge fln sjsj) Annem güvenliğe bir kart gösterdi sonra güvenlik alel acele kapıyı açtı sanki Donald Trump'tık şoför içeriye girdi ve bizi hemen Kocaman bir kapının önüne bıraktı girişteki koca tabela gibi burda da GİZLİ BÖLGE"no 14" yazıyordu annem içeriye girmemi işaret etti bende girdim bilmiyordum ki yeni hayattımın ilk sayfalarının açıldığını ah saf ben yine uzun koridorlardan geçtikten sonra bizi Bay Paul ve Dr.Robert karşıladı o anda şok geçiriyordum ki Birde babamı gördüm onlar samimiyetsizce bana doğru gülerken ben Ağzım açık onlara bakıyordum ağzım "O" şeklini aldı sonra aklıma gelen ikinci şey bana ikinci sarsıntıyıda verdi bugün o yurt denen şeyde kalacaktım hazır değildim hemde hiç! O: hazır değilim anne A: Tatlım her şey yanında sen hiç sıkıntı yapma O: Hayır ben burda yaşayamam biraz daha bana zaman verin A:bak hiç bir şey olmayacak tatlım Bay Paul ile Dr.Robert sana iyi bakacak emin olabilirsin O: Hayır bakmayacak lütfen anne beni buraya bırakma Ben ağlıyordum ve suyun dışına çıkmış gibi çırpınıyordum gitmemek için aynı hastane de iğneden kaçan bir çocuk gibiydim Yalvaran köpek bakışlarımı attım ama nafileydi Bay Paul kolunu omzuma attı. Bana sahte ve itici bir gülüş daha atarak konuşmaya başladı : P: alışman için sana ilk olarak odanı gösterelim Beni zorla çekiştirerek pembe bir odaya götürdüler açıkçası oda harikaydı ! Ama her şey pembe idi ve ben pembe renginden nefret ederim O: Odanın rengi neden pembe mor istiyorum! Dr.R: onu da ilerde değiştirirsin sonuçta kısa süreliğine bu odada kalacaksın ilerde kendi odanı düzenlersin deme kısa süreliğine burda kalacaktım bu güzeldi eğer gerektiğinden fazla uzun sürerse buradan kaçacaktım! Ama Anladığım 3. Şey ise ailem ile vedalaşma vaktimin geldiğiydi -Vedalaşma Anı- A: seni özliycez tatlım
(BÖLÜMÜ BURDA BIRAKIYORUM SIKICI OLDU AMA YENİ BÖLÜMLER HEYCANLI VE EFSO OLACAK BU ARADA UZUN ZAMANDIR HİKAYE ATMIYORDUM BU DA HEDİYE OLSUN) Sevgiler...🎀❤️🥰😍🤩😘
