Sen aşka inanmıyordun değil mi? Taş kalpliyim ben kötü bir adamım diyordun. İnsan kendini daha iyi tanıyormuş. Benim hislerimi yanılttın. İçinde masum bir çocuk var sanarken ben sen gerçek senle tanıştırdın beni yavaş yavaş. Lan sen nasıl bir yalancıymışsın ki pinokyoyu bile geçmişsin. Beni sevdiğini söylerken yalandan iki buket çiçek alıp gönlümü almaya çalışırken ben senin rol yaptığını nasıl hiç anlayamadım? Duygularım hislerimin önüne barikat kurdu çünkü! Ben senin yapmadığın şeyleri almadığın eşyaları söylemediğin sözleri bile alladım pulladım herkese anlattım. Seni gözümde öyle bir kutsallaştırdım ki benden seni dinleyen ''Ya bu bizim çocuk mu eminmisin?'' deyip dururdu. Peki ya sen naptın? Hiç bir bok. Sen hiç bir bok değilsin. Ha seni sevdiğime o kadar çok pişmanım ki yemin ederim senden başkası beni senden bu kadar nefret ettiremezdi. Çok düşündüm çok yalvardım sana, asla seni unutmam seni sevmekten vazgeçemem sanardım, sen benim gözümde büyüttüğümün çeyreği bile değilmişsin. Geri alabilmek mümkün olsa her şeyi, senin çevrende ki hava da nefes bile almazdım. Sen hayatımda tanımaya değmeyen en büyük KORKAKSIN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Cadının Düşleri
RandomAklıma estikçe karalıyorum bişeyler. İlginç ve tehlikeli fikirlerim var bazen de aşırı duygusal düşüncelerim..