Neee ,Karan mıı?Neden bu kadar ünlü,yılışık ve popüler olduğu belli oldu.
-Neden sana adımı söyleyeyim?dedim ve tek kaşımı kaldırdım.
Alaycı bir bakış attı ve dudağının kenarı alaycı bir şekilde yukarı kalktı.Yılışık...
$ Tanışmak için olabilir mi?Genelde biz insanlar tanışırken adımızı söyleriz ya hani. dedi alaylı tonda.Bu davranışları hoşuma gitmemişti.
-Peki benim seninle tanışmak istediğimi kim söyledi?dedim ben de alaycı bir şekilde.Madem benimle oynuyordu biz de onun kurallarına göre oynarız.O kendini beğenmiş tavrını takındı ve:
$ Ahh hadi ama kim benimle tanışmak istemez ki.Benimle,Rüzgar Meriç Karan'la.dedi ve sesli bir şekilde kahkaha attı.
Artık sabrım taşıyordu ve gittikçe sinirlenmeye başlamıştım.En iyiyisi derin bir nefes alıp,sakinleşip öyle cevap vermekti.Ben de öyle yaptım.İçimden 10 saniye kuralını uyguladım.
-Ben...Biz...Elifle ben,seninle tanışmak istemiyoruz.Kendini çok büyük görme.Ne demişler''Sen kendini ne kadar büyük görürsen gör,gözümün gördüğü kadarsın.''O yüzden bana ve Elife bulaşma.dedim ve Elifi kolundan çekiştirmeye başladım.O da diğer çocukla kavgasını bitirip benimle beraber okula ilerledi.Umarım bu çocuklar başımıza bela olmazdı.Ve ben de rahat bir nefes alırım.Elif zaten bu tiplerle uğraşmaya alışkındı çünkü eski okulunda böyle artist tiplerle çok mücadele etmişti.Peki ya ben mücadele edebilir miydim orası muallak.Arkamdan bağıran ses benim düşüncelerimde yanılmayacağımı ve beni çok uğraştıracağını anlamış oldum.
$ GÖRÜŞECEĞİZ YENİ KIZ,GÖRÜŞECEĞİZ!!! VE SEN BU YAPTIKLARINA PİŞMAN OLUP KEŞKE YAPMASAYDIM DİYECEKSİN!!!
000000000000000000000000000000000000000000000000000000000000
Okula girdik ve nöbetçi öğrenciyle müdürün odasına gittik.Müdür bize okulu anlattı.Kurallardan bahsetti.Bizi en çok şaşırtan ise forma olmamasıydı.Serbesttik.Sınıfımızı öğrendik,11/C.Ders bitmek üzereydi müdür de ders bitene kadar okulu gezmemiz için nöbetçi öğrenciyi görevlendirdi.Nöbetçi öğrenci bize her yeri gezdirdi ve ayrıntılı bir şekilde anlattı.En alt kat 12,ikinci kat 11,üçüncü kat 10 ve son kat da 9.sınıflar için ayarlanmıştı.Bir de teras katı vardı.Okul çok güzeldi.En alt katta yemekhane ve kantin vardı.Nöbetçi öğrenci yemekhaneye gitti bize kartlarımızı getirdi.Bu kartlar sayesinde yemek yiyebilecekmişiz. Biz bu şekilde gezerken zil çaldı.Nöbetçi öğrenci bizi sınıfımıza kadar bıraktıktan sonra gitti.Ne ara herkes çıkmıştı bilmiyorum ama sınıfta sadece 5-6 kişi vardı.Bizi görünce yüzlerine sahte birer gülümseme yerleştirdiler .Ahh hadi ama bu kadar yapmacık olmayın.Elife baktığımda o da yapmacıklığın farkındaydı.Yüzünü buruşturarak bakıyordu bana.Boş bulduğumuz bir yere geçtik.Oturup yaz tatili hakkında konuşuyorduk.Tam hararetli hararetli bir şeyler anlatıyordum ki o lanet sesi duydum.Grubuyla biz doğru yaklaştılar.Dibimize gelince üzerime doğru eğildi.Hay nerden oturdum şu koridor tarafına.
$ Sana görüşeceğimizi söylemiştim küçük. Eee bana söylemek istediğin bir şey var mı?
Kafamı Elife çevirdim.Bakışlarımdan anlamıştı devam et dediğimi.Onu takmadığımı gördükçe birkaç bir şey daha saçmaladı ve sonunda benim bu durumumdan bıkmış olacak ki daha da dibime yaklaştı.Bu hareketi bardağı taşıran son damlaydı ve onu sertçe ittirdim.
-Ne yaptığını sanıyorsun sen?!!!Uzak dur benden.Ne istiyorsun ya benden,ne?!!Rahat bırak beni,uğraşma benimle!!! dedim ve sıradan sertçe kalktım ve önümdeki çete elemanlarını yararak kapıya ulaştım.Biri kolumu tuttu.Arkamı döndüm ve arkamda Elifi gördüm.Durumuma üzüldüğü belliydi.Kolumu elinden sakince çektim o da bıraktı.Durumumu anlamıştı.
-Elif biraz zaman ver bana.Biraz sakinleşmeliyim.Ondan sonra konuşalım.Tamam?
& Tamam ama...
Ne diyeceğini anlamıştım.Devamını getirmesine izin vermeden ben tamamladım onu.
-Merak etme kendime bir şey yapmam.Bir şey olursa sana haber veririm.
Bir süre inanmak istercesine baktı gözlerime.Daha sonra ciddi olduğumu anlamış olacak ki gözlerini tamam anlamında kırptı.Bana sıkıca sarıldı ve:
& Sana güveniyorum.Üzme kendini.Bir şey olursa ya da gidecek gibi olursan falan bana haber ver merakta bırakma beni.
-Tamam,hadi gir sen sınıfa.Ben biraz soluk alayım,düşüneyim gelirim derse.İlk derse yetişemezsem bile ikincisine girmeye çalışacağım.
Bana tamam anlamında kafa salladı ve sınıfa girdi.Benim de biraz hava almaya ihtiyacım vardı.Midem bulanmaya başlamıştı.Koşar adım bahçeye çıktım.Bir banka oturdum.Hep böyleydi.İnsanlar bana hep zorbalık yapmış ve istediklerini elde etmeye çalışmışlardı.Bir keresinde bir çocuk bana sarılmaya çalışmış ve öpmek istemişti.Reddetmiştim ve zorlamıştı.Direnince bana vurmuştu.Dövmüştü beni.Biraz önce Rüzgarın yaptığı bana o anımı hatırlatmıştı.Bu hareketi beni çok kırmıştı.Geçmişimi hatırlatmıştı bana.O çocuk ben direndikçe dövmüştü beni.Yediden sonra saymayı bırakmıştım.Ta ki bir gün öğretmenim acı dolu seslerimi duyunca beni bulmuştu ve beni kurtarmıştı. Abim bu olayı duyduğunda çocuğun önce bileğini çıkartmış ardından dizini kırmıştı.Burnunu kırıp yüzü kan olana kadar dövmüştü.Geçmişi hatırlamak bana iyi gelmiyordu.Ama bu çocuk bana hep hatırlatıyordu.Yaşadığım olaylardan dolayı tedavi görmüştüm.Çok zor zamanlardı.Eskiye dönmek istemiyordum.O eski ruhsuz halime...Ben bu düşünceler arasında yüzerken sert bir ses duydum.
"Şhh güzellik ne yapıyorsun burada tek başına?Tek başına burda oturman ne kadar doğru?
Kimdi bu bana bu şekilde hitap eden?Okula geleli çok olmamıştı ama bu okul beni çok uğraştıracaktı anlaşılan.Bana seslenen her kimse sesi neşeli ve alaycı geliyordu.Bir sinirle arkamı döndüm ve o da ne?Gördüğüm simayla dondum kaldım.Ağzımdan sadece şu cümle çıkabilmişti:
-A..a..ama...ama sen?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALNIZLIĞIMIN PARLAYAN YILDIZI
Storie d'amoreBen hep küçük düşürülmüştüm.Hep korkutulup,hep ezilmiştim.Hep aynı şeyi yapıyorlardı hep önyargıyla yaklaşıyorlardı bana.Hep eziyorlardı.Birisiyle tanıştım,biricik kankam.İyiki vardı o.Değiştirmişti beni ve daha güçlü birisi olmamı sağladı.Ve değişt...