2

454 29 3
                                    

Tabii ki her bayılan insanın yaptığı gibi o da uyandığında öncelikle etrafına bakınıp daha sonra 'Neredeyim ben?' sorgulamasına başlamıştı.
Fakat çok uzun sürmemiş olacak ki aklına gelen şeyle ağlamaya başlamıştı. Sevgilisinin ölüm anları onu ağlatmayı başarmıştı. Bir el, kendini sakinleştirmek istercesine, korkutmaktan uzak daha çok utangaç bir şekilde, koluna dokunduğunda ancak kendine gelebilmiş ve ne olduğunu, nerede olduğunu, karşısındakinin kim olduğunu sormayı akıl edebilmişti.

- Kimsin sen? Benim burada ne işin var?
- Öncelikle sakin olmalısın. Yaşadıkların kolay değil, sevgilini kaybettiğin için üzgünüm. Sana her şeyi anlatacağım. Ama buna hazır değilsin.
- Bir saniye sen onu nereden biliyorsun?
- Anlatacağım lütfen sakin ol.
- Cevap ver!

Jackson'ın sözlerinden sonra herkes odalarına çekilmiş ve beklemeye başlamıştı. Yoongi ise Park Chaeyoung'ın başından bir saniye bile ayrılmamıştı. Chae'nin yaşadıkları ona ağır gelmişti. Yoongi'nin özel güçleri vardı. Herkesin sahip olamayacağı güçler. Yoongi dokunduğu kişinin geçmişini görebiliyordu. Ama bu normal insanlar için çok garip bir durumdu. Nedenini bilmediği bir şekilde Chae'yi kendine yakın hissediyordu. Ona anlatmak istiyordu ama Alfa'nın söyleyeceklerinden korkuyordu. Yoongi Chae'nin önüne doğru, onun için marketten aldığı, su ve yemeği ittirdi.

- İzin verir misin? Hemen geliyorum.

Yoongi kapıyı kapatırken Chae midesinin guruldamasına lanet ediyordu.

______________________________________

Öncelikle hepinizden özür dilerim. En son Şubat'ta bölüm atmışım ve siz benden bölüm istemişsiniz. Ama derslerimden dolayı yapamamıştım. Daha sonra Wattpad'i sildim falan. Şimdi tekrar yükleyeyim dedim ve kitabımın 650 okunma aldığını gördüm. Açıkçası bu teşvik etti ve kısa da olsa böyle bir bölüm yazdım umarım beğenirsiniz.💛

Blossom [yoonrose]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin