Blossom [yoonrose]

1

"Jackson!"
Jackson, bir an afallamıştı. Çünkü Yoongi ona gece gece bağırıyordu, normalde Yoongi geceleri uyurdu. Jackson bahçeye çıkana kadar Mina, Lisa ve Jungkook bahçedeki masanın etrafına toplanmıştı. Dahyun ise Jackson'ın arkasından geliyordu.
"Jackson bak önce beni dinlemelisin tamam mı? Buna mecburdum, eğer yapmasaydım o-o ölecekti."
Jackson masanın üstüne yatırılmış kıza baktı. Kızın bileğindeki diş izlerini gördüğünde şaşkınca Yoongi'ye döndü.
"Yoongi sen ne yaptın? Ya o kız şimdi ölürse? Bizim başımıza kalacak. Bünyesi kaldırmayabilir. Bunun yasak olduğunu biliyorsun."
"Jackson sus ve beni dinle, her şeyi anlatacağım. Bak, akşam canım sıkılmıştı bu yüzden kalktım ve dışarı çıktım. Normal bir şekilde yürüyordum ama bir anda kendimi o parkta buldum. Sanki bir şey beni oraya itmişti. Parka girdiğimde banklarda uzanan bir kız vardı. Kimsesiz sandım ilk başta. Yanına gittim. Gittiğimde kanlar içindeydi. Nabzına baktım, yaşıyordu. O parka en yakın hastane bir buçuk saat uzaklıkta. Hastaneye gidene kadar ölecekti. Bende düşündüm ki eğer onu vampir yaparsam yaşayabilir."
Onun sözlerini Mina tamamladı
"Hemde çok uzun bir süre."

Yoongi soluklandıktan sonra devam etti "Hem bak Dahyun'un hiçbir şeyi yok. Hatta bizden daha güçlü.Ve üstelik sadece biz  onun senin tarafından vampir yapıldığını biliyoruz. Bizim dışımızda herkes onu Çinli bir vampir sanıyor."
"Kızın uyanmasını bekleyelim." Jackson bu sözleri sertçe söylemişti. Dahyun onun sinirlendiğini anlamış olacak ki yanağına öpücük kondurdu.

------

Aslında bu bölümü çok uzun zaman önce yazdım ama atmak istememiştim daha eklerim diye. Ama baktım ki yazamıyorum bu böyle olsun artık diye düşündüm. Sanırım bir kaç bölüm bu şekilde sürecek. Bu arada kitaplarımı okuduğunuz için teşekkür ederim 😘