ZEHR-İ ŞARAPNEL

"Söz gümüşse sükut altındır derler ama sizde pek etkili olmamış sanırım"

eyfetsozum Neslihan/Yağız sahnesini Katlijah gibi düşünebilirsin ;)

Keyifli okumalar dilerim..

°~°

5 Mart 1970 / İstanbul

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi / Büfe

Gece, biçimli bileğini sıkıca kavramış beyaz kol saatine göz ucuyla bakıp, baş parmağının tırnağını hırsla kemirmeye başlarken Eslem'le göz göze geldiğinde; Eslem'in soru dolu bakışlarıyla karşılaşması uzun sürmemişti.

"Gergin gibisin, bir şey mi oldu?"

Gece safir mavilerinin rotasını hemen yanı başında sigara içmekte olan Merih'e çevirip hızla göz devirirken mırıltıyla,

"İyiyim, bir şeyim yok."

Eslem üstelemenin manasız olduğuna karar verip susmayı tercih ederken, Neslihan yüzündeki alaylı ifadesiyle;

"Neyi olabilir ki zaten, yanındaki goril sağolsun.."

Eslem uyarıcı bakışlarla Neslihan'ın dürterken Gece istemsizce gülümsediğinde Merih de kaşlarını çatıp homurdanmıştı.

Teoman'la Cüneyt kalabalık arasında gözleriyle onları ararken Merih eliyle işaret verip o yöne çağırdığında, Gece'nin gözleriyse istem dışı bir şekilde, bir çift cevher yeşiliyle karşılaşmak ümidiyle etrafta dolanıyordu. Konferans sabahından bu yana bir kez olsun onu görmemişti, gerçi Merih'in sert tutumundan sonra onu gördüğünde nasıl özür dileyeceğini de düşünmesi gerekecekti.

Sıkıntıyla alt dudağını dişlerken, dalgın bakışları gözünün önünde sallanan Teoman'ın eliyle dalgınlıktan arındı.

"Hangi alemdesin barbi?"

Teoman'a içten bir tebessüm gönderirken,

"Bitkinim biraz, ondan oluyordur.."

Neslihan kestane kahvesi saçlarından bir tutamı parmağına dolarken, çarpık bir gülümseme takınıp;

"Ne o, goril bey mi yordu yoksa?"

Gece kızarıp afallarken, çatallaşmış bir sesle,

"Ne münasebet canım! Proje yetiştirmeye çalışıyorum.."

Cüneyt gülen bir ifadeyle Neslihan'a bakarak,

"İki dakika ciddi kal, madalya takmazsam şerefsizim."

Neslihan omuz silkip saçıyla oynamaya devam ederken Eslem dudaklarını ıslatıp,

"Ee akşam napıyoruz, var mı planınız?"

Merih içine çektiği sigaradan aldığı soluğu, başını yukarı kaldırıp havaya doğru üflerken;

"Bana sorma, burada planlar doğaçlama işliyor ne de olsa!"

Gece Merih'in sözlerindeki keskin imaya göz devirirken Eslem'le bakışları çakıştığında düz bir sesle ekledi,

"Hiç sorma, konferanstan beri böyle.."

Teoman kaşlarını çatıp etrafa bakınırken,

"Bu arada Mine nerede?"

Neslihan tek eliyle ağzını kapatıp esnerken,

"İki ders önce çıktı o.."

Gece'nin safir mavilerinin rotasına, saatlerdir beklediği cevher yeşilleri girdiğinde içten bir rahatlamayla dudakları kıvrılmıştı. Bu hareketini Merih'in görmediğini umarak arada kaçırdığı bakışları tekrar tekrar o yönü buluyordu.