BİR KAÇ HAFTA (jongtae)

5

 taemin sinirle odadan çıkmış jonghyun o odadan çıktığı anda larisayi kendinden ayırmıştı. Kızı yere fırlatmış yukarısından bakarak kükredi.

"Ben izin vermeden beni öpmekte nereden çıktı? Böyle şeyler yapmayacağına dair anlaşmıştık! Bizimki gerçek bir ilişki bile değil!"

"o anlaşma senin başkalarıyla kırıştırmamanı da kapsıyordu bilmem hatırlıyor musun? Gelmesem adamın içine düşecektin!"

"Neden bir adamın içine düşeyim ki?"

"bilmem artik onu sertliğine sor. Ben öpmeden önce de sertti. Artik ne yaptıysanız ben gelmeden önce!"

"b-ben... Bu seni zerre kadar ilgilendirmez tamam mı? Simdi yerden kalk."

larisa ayağa kalkarken jonghyun ona yardım etmişti. Normalde asla etmezdi ama kızın o topuklularla yerden kalkması imkansızdı. Hem kız düşmanı değildi ya.

"Bak jonghyun birbirimize ihtiyacımız var. Kiminle kırıştırdığın umurumda değil. İstersen ablanla kırıştır..."

"Doğru konuş!" Dedi jonghyun bu kadar lafı da kaldıracak değildi. Kızı kaldırmak için tuttuğu kollunu elinin içinde sinirle sıktı. Larisa kemiğini kıracak kadar canını yakan kolu hafifçe iterek suratının ifadesini birazcık bile değiştirmeden konuştu.

"Tamam ağır konuştum özür dilerim ama gerçek bu umurumda değil sadece babam bunlardan birini görürse duyarsa hissederse ölürüz. Anlatabiliyorum değil mi?"

"Biliyorum ve içim rahat olsun biriyle kırıştırdığım falan yok özelliklede taeminle."

"Bana pek öyle gelmedi kulağına bir şeyler derken senin gözlerin kapalıydı ve dudaklarını ısırıyordun jonghyun. Sesi o kadar mı etkili? gerçi şarki söylerken de çok hoş sesi var ama playback sanıyordum."

"Hayır bana canlı söyledi sesi çok güzel!"

Larisa kahkaha atmaya başladı.

"O kadar mı hoşuna gidiyor çocuk?"

"Sesini kes eğer duyarsa kafanı koparırım larisa!"

"Ha kabul ettin yani. O da sana karşı boş değil belli seni öptüğümde yüzü felç geçiriyordu."

larisa bir kahkaha daha atmıştı.

"Evet aramızdaki tek sorun sensin şimdi seni de testereyle doğrayıp poşetledikten sonra denizin derinliklerine saldım mı hiç bir sıkıntım kalmayacak. Taemin bundan sonra sadece benim için şarkı söyleyecek bende bu mafya işleri bırakacağım iki çocuk yapıp pembe panjurlu evimizde mutlu olacağız."

larisa jonghyun un ne saçmaladığını anlayamamış kaşlarını çatmıştı.

"Ne tür geri zekalısın bilmiyorum jonghyun ama artik şu çocuğun peşine gitsen iyi olur diye düşünüyorum. Sinirden kendine bir şeyler yapmasın."

"E hepsi senin yüzünden niye öptün anlamıyorum ki!"

"Egom tatmin olsun diye." dedi larisa psikopatça sırıtarak.

"Çevremdeki tüm kadınlar neden manyak? Ablam jinki ye neler çektiriyor kim bilir."

larisa tırnaklarıyla ilgilenmeye başlayarak jonghyun un dediklerini ne kadar umursadığı belli etti. Hiç! Jonghyun gözlerini kısarak larisaya bir bakış attıktan sonra taemin in yanına gitmeye karar verdi. Ne kadar imkansız olsa da larisa haklıydı; jonghyun taeminden en az taemin in jonghyun dan hoşlandığı kadar hoşlanıyordu ama cümlenin başında dediği gibi imkansızdı işte. Taemin e seslenerek odadan çıktı.