2.Dönme vakti

60 5 1
                                    

"Şöyle mantıklı bir şekilde düşününce,yaşıtlarıma göre ne kadar saçma ve tuhaf bir hayatım olduğu gerçeği.."

"Gece? sen içtin mi?"hattın ucundaki sinirli ses uzun bir oflamama sebep oldu.

"Abiciğimmm,lütfen bana hesap sorma ne kadar nefret ettiğimi bilmiyomuşsun gibi,olmaz mı?

"Olmaz gece olmaz! sen orda iyice yaydın anlaşılan.ne bu halin senin.sen daha kaç yaşındasın ki içki içiyorsun ya!?"bu sert çıkış bende sinirle dişlerimi dudağıma batırma hissine yol açtı,ve öyle de yaptım.

"Evde kalmış kadınlar gibi çemkirme bana ya!biraz içmiş olamaz mıyım?sanki ilk defa içtimde mal mal konuşuyosun!"

"Beni deli etme gece,daha 17 yaşındasın sen ya 17.bide daha önce içmemiş miyim diyor özrü kabahatinden büyük şuna bak!"derin bir nefes aldım,hem başım ağrıyordu hemde abime ihtiyacım vardı ve daha fazla bağırmak bi boka yaramayacaktı işte.

"Abii"sesim çok kısık çıkmıştı ama duyduğunu umut ettim.

"Efendim?"sesi birden yumuşadı.bu tepkiyi beklediğim için şaşırmadım açıkçası.

"Abiğğ ben türkiyeye geliyoğmm."elimdeki jack daniels lar (dolaptayken 1 taneydi sonra 2 inanamazsın ama şimdi tam 3 taneler)birden masanın üzerine kaydı ve kırıldılar.tutmaya çalıştım ama elim boşluğa gitti.hayır kaç tane bu anlamadım ki?

"Gece bişey mi oldu orada?o ses ne? sen iyi misin? GECE!!"

"iyiyim abi ya şişe kaydı elimden,o kırıldı işte,abi ben seni çookk özledimm."

"Bende seni özledim güzellik,biletini alıyorum yarına burada ol hemen tamam mı?"

"Tamam."

"Hadi,abim yat uyu artık,o kırıkları da şimdi toplama sakın,ya da dur bekle bi sen hiç kımıldamadan dur orada ben seni arıyıcağım şimdi tamam mı?"

"Tamam,abi"

Berk

Şu kız sarhoş olduğu zamanlar hariç hiç böyle uysal ve duygulu olmuyor ya tek üzüldüğüm konu bu şuan.hızlı bir şekilde burak'ın numarasını buldum ve onu aradım.bu şimdi kırıklara falan basar.bir yeri kesilir,canı yanar.küçük kız kardeşim o benim.en ufak birşey olursa ona dayanamam ki ben.kıymetlim o benim.bu gerzekte niye açmadı hala telefonunu derken aklıma saatin 04.00 civarları olduğu geldi.çalıyor..çalıyor..Ve açtı,e nihayet.

"Berk, bişey mi oldu lan?"sesi endişeli geliyor.doğal tabi bu saatte arıyınca.

"Yok,endişelenecek bir durum yokda burak, sana zahmet bi gecenin yanına gitsen fazla içmiş ve kıymetli şişesi kırıldı heryer cam,1'i 3 gibi görüyordur kesin bi yerini keser şimdi bu güzellik."dolap kapılarının çarpışma sesi geldi,ardından kapı kapandı.

"Tamam,yola çıkıyorum şimdi ararım seni sonra."

"Tamam,görüşürüz"

Gece

"Karlağğrr düşeğğr düşerr ağlarımmm dırırığmm,mini mini biğğr kuhuş konmuştuğ peğnvereğme doğnmuğuştu,aldığğm onu içerii bahk dedim kuş seniğğ bi daha buralardaağğ görürsem ebenin ağzınağ ederiğğmm"şarkım bittiğinde koltuklara eğilip,selam verdim.arkamı döndüğümde karşımda burak'ı gördüğm,gülüyo mu o?

"Niye mal mal sırotıyosunn?komik bişi mi vaaar!gerizekalı mısın?ya niyee gülüyonn?gitsene evimden nihe geldin hem sen?saat kaççççç burak kaç saat?"sonra beklenmedik bi şekilde kahkaha attım,kendimi durduramuyordum sanki beynimi başka biri yönetiyormuş gibiydi.

"Seen yanlış anladın beni yani kaçan saat değill saat kaçmaz hem dimi saat nasıl kaçsın?buraak gerizekalı cevap versene!"

"Sen niye içtin bu kadar?"yüzü değişti bunun birden, kızıyo mu ya bu bana.

"SANAĞNEĞĞ,SANAĞNEĞ GERİZEKALI OFFF ABİMİ İSTİYORUĞUM BEĞĞN ABİĞĞ ABİĞĞ!!!"

"ya kızım gerizekalı mısın niye bağırıyosun ya.saat kaç haberin var mı senin,şimdi elimi çekiceğim ve sende bağırmayacaksın anlaştık mı?"kafamı aşağı yukarı salladım.

"Güzel"dedi ve elini çekti.bende derin bir nefes aldım.

"Gel bakalım kucağıma"diyerek beni kucağına aldı,uykum vardı ve onunla inatlaşacak kadar beynimi kullanamıyordum.kollarımı boynuna sardım ve küçük kara bulutlar tamamen etrafımı kapladı.

...................

Sabah bok gibi bir kafayla kalkmış ve eşyalarımı toplamıştım,uçak kalkmak üzereyken yetişmiş ve şimdi camdan dışarıyı seyrederek türkiyeye gittiğimde neler olabileceğini düşünüyordum.ki o sırada burnuma tanıdık ve enfes bi koku geldi,kafamı sağa doğru çevirdiğimde kahve tonlarında dalgalı saçlara ve yine kahve tonlarında gözlere sahip bir çocuk gördüm.ya benden 2 yaş büyüktü yada 3 ama benden büyüktü,o kesin.siyah tişörtünün altından bile belli olan kasları,yeterince dikkat çekiciydi.ama bununla ilgilenecek kadar boş bir kafaya sahip değildim maalesef.asıl konuya dönersek uçakta nasıl sigara içebiliyordu bu megolaman? ben 20 dk dır bi taraflarımı yırtıp,dayanıyım bu gerzek de yanımızda tüttürsün oh ne âlâ ya.düştüğüm şu duruma bak.

"Ne oldu güzellik,hayatında hiç bu kadar yakışıklı birini görmedin heralde?"

"Seni kestiğimi falan sanıyorsan eğer o egon bi yere değsin önce,belki sonra konuşuruz."diyerek çantamdan newyork tan aldığım son sigara paketimi çıkardım,içinden bi tane alıp,yaktım.içeme çekerken,kafamı geriye doğru attım.bu'nu gerçekten özlemişim diye geçirdim içimden.ardından pet bardağa çöpü attım.tam bir tane daha çıkarıyordum ki öndeki yaşlı teyzeyi fark ettim birde yanında olan amcayı 'yeterince insanların haklarını çiğnedim zaten'diye düşünerek paketi burakacağım sırada iç sesim 'ne ara insanların haklarını umursamaya başladın' diye araya girdi.bende yine o boktan sesi dinleyerek bir tane daha yaktım.ve birtane daha derken,tam 4 tane sigarayı uçakta içtiğimi fark ettim ve paketi çantaya attım.çöpleride pet bardağa tabi.arkama yaslandım,dışarıyı izlemeye başladım.sonra birden kendimi izleniyormuş gibi hissettim ve kafamı sağa çevirdim.ve bana bakan bir çift kahverengi göz hissettim.nedense tanıdık gelen bir çift göz.

"Ne var?"

"Abine hiç benzemiyorsun,babana'da."

"Ne saçmalıyorsun ya sen?"

"Gece,ilk türkiyede karşılaşırız diye düşünmüştüm aslında ben."

Koyu GriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin