3.küçük bir tanışma faslı

58 5 0
                                    

vote ve yorumlarınızı esirgememeniz dileğimle,karşınızda yeni bölüm..

Aras

Eskisinden daha farklı bakıyordu şimdi,bakışları masumiyetten çok uzaktaydı,gözlerinin ışığı sönmüştü sanki.yüzündeki ciddiyete karşın bakışları fazla umursamazdı.benzetmemle saçma bir şekilde dudaklarım'ın kenarı kıvrıldı.o kadar çok ortak noktamız vardı ki onunla,ilk defa bu düşünceler kafamı karıştırmaya yetiyordu.ve bu beni istemsizce korkutuyordu.az önce yaptığım saçmalığı beynimle düşünmediğim çok belliydi mesela.ne bokuma onu tanıdığımı belli ettim ki?hadi oğlum dedim kendi kendime, şu işin altından kalkabilirsin Aras.

"Gerizekalı mısın,beynin mi yok?ne olursa olsun umarım bir daha görüşmeyiz."dedi ve siyah çantasını tek omzuna takıp,aşağıya indi.iner inmez de sigarasını yaktı.salak kız,ilerde bana muhtaç olucaksın ama haberin yok.içimden söylenerek bende aşağıya indim.küçük siyah valizimi aldım,ve yanına gittim.

"Benimle birdaha görüşmeyi iple çekeceksin,uyuyan güzel."arkamda onu şaşırmış bir yüz ifadesiyle bırakarak gülümsedim.istanbul,Aras Kayahan geldi,tüm dengeyi bozmak için.

Gece

Nefesi nane ve sigara kokuyordu,e normal çocuk yanımda götürdü sigaraları ne kokucaktı ki başka çikolata mı?gerizekalının hem özgüveni hemde egosu tavan yapmış,onunla birdaha görüşmeyi iple çekecekmişim mal'a da bak.kendini ne sanıyorsa artık.beyinsiz.zaten dün gece yüzünden bok gibiyim,her yanım ağrıyor,üstelik abimin yanına gider gitmez sorguya çekileceğim.bu da yetmezmiş gibi burada yeni bir düzen oturtup,okul işlerini ayarlamam gerekiyor,daha sonra babamın ve sevim sultanın yanına uğramam lazım.ayrıca ümit şerefsizi nerde ne yapıyor öğrenmek gerekiyor kısaca merve ve anıl'la iletişime geçmem gerek.bunları düşünürken bile beynim sikildi yemin ederim ya,normal bir öğrenci olsaydım da tek derdim fizik ve coğrafya dan nefret etmek olsaydı keşke diye düşündüğüm olmuyor değil.hatta bu aralar gerçekten çok oluyor.insan hiçbir zaman istediği hayatı yaşayamaz,çünkü hep daha fazlasını ister.benimde istediğim hayat bu değildi.hiç kimse böyle bir hayatı istemez öyle değil mi?herneyse.sanırım bunları düşünecek de vaktim olacak,ama önce abimin yanına uğramalıyım.tek elimle omzumdaki siyah spor çantayı düzelttim ve kaldırımdan aşağı inip,elimle bir taksi durdurdum.arka koltuğa yerleşip,çantamı omzumdan sıyırarak yan koltuğa attım.adama hala adres söylemediğimi fark edince(dikiz aynasından dik dik baktığından fark ettim),

"düz ilerleyip,ilk kavşaktan sola sap."dedim.eğer mekana gideceğimi söyleseydim,ya yolu bulamazdı yada korkudan gitmezdi zaten.caddenin başına geldiğimizi anlayınca,ücreti ödeyip arabadan indim.baya bir yürümem gerektiğini biliyordum,burası caddenin başıydı ve kartal girişi caddenin bitiminden  bile sonra geliyordu.ne kadar tuhaf olursa olsun buranın kokusu hiç değişmiyordu işte.yıllar geçse bile,hep aynı nane ve dut kokusu biraz da yağmur kokusuyla harmanlanırdı genelde. ama demek ki,bu gün yağmur yağmamış buralarda.hangi ay,hangi mevsim olursa olsun haftada bir kere yağmur yağar ve tüm caddeyi bu koku esir alırdı.caddenin ortasında bir yol,yanlarında ise sırayla dizilmiş dut ağaçları.hem muhteşem bir görüntü hemde muhteşem bir koku.saf,berrak bir güzellik şablonu.buraya kadar herşey tamam olsa'da asıl olay zaten cadde bitiminden itibaren değişiyordu.kartal girişi diye adlandırılan mekan,çok büyük bir yerdi.barlar,motor garajları ve eğlence yerleriyle dolu bir mekandı burası.(tabi herkesin eğlence anlayışı farklı)adının kartal girişi olması ise buraya girişin yürüyerek değilde motorla pistten aşağı inerek(bildiğin uçarak)girilmesiydi.zaten buranın en sevdiğim yanıda buydu işte.tabi cesareti olmayanlar yürüyerek girmek için garajların altındaki merdivenlerden geçiyorlardı ve oralar genelde kafası uçmuş kişilerin mal alıp,sattıkları bir yerdi ve gerçekten oradan girdiğin gibi çıkman çok zordu.bu yüzden ya uçardın,yada kaçardın.ilerleyip,kaskımı ve burada kullandığım gümüş ve siyah renkli motoru aldım.piste doğru sürdüm,aşağı doğru inerken tek hissettiğim hızın verdiği mutluluk,rüzgarın suratımı yalayıp geçmesi ve buraya olan özlemim oldu.aşağı indiğimde motoru ve kaskı kenara bırakıp,abimi aradım.tabi ki 3456728728.çalışta açtı,ilkinde açsaydı,anormal olurdu zaten.

Koyu GriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin