Tuhaf rüya

7 2 0
                                    

Babamın omzuma dokunmasıyla, düşünceler âleminden çıktım.

"Sima iyi misin kızım? daldın" dedi babam.

Masada ki herkesin bana baktığını fark ettim.

Altay "Yemeğin soğudu kanka" dedi yemeğini yemeye devam ederken.
Gözlerini tabağıma dikmişti.

"İyiyim iyiyim. Öyle daldım işte bir an, yiyeceğim şimdi." dedim.
Kaan tabağımdan patates püresini kaşıkladı ve yiyiverdi.

Mete eliyle Kaan'ı gösterdi. "Şuna bak ya daha kendi püresi bitmemiş. Birde kızınkine dadandı."

"Al al. Boşver Mete, çok canım istemiyor zaten. İştahım kesildi biraz nedense."

Kaan güldü. "Daha demin, yemeği duyunca koştun. Ne oldu bir anda?"

"Birazdan yerim ya." dedim.

Babamlar ve Mert abi koyu bir sohbete dalmıştı.

Tabaklarımızı mutfağa koyup, odama geçtik.

Tabi ben önce babama sofrayı toplaması için yardım ettim.

Altay yatağa uzanmış müzik dinliyordu.

"Kaan sen klimayı soğuya mı ayarladın?" dedim kaşlarımı çatarak.

Kaan klimayı ılığa ayarladı. "Tamam kızma."
Bir süre sadece telefonla uğraştık.
Mete beni dürttü. "Sima, şu ara sıra konuştuğun sınıf arkadaşının adı neydi? Yakın olan değil ama ara sıra konuştuğun"

Ona döndüm. "Niye sordun yoksa..."

"of o anlamda sormadım. Iıı Damla değil mi? İstek atmışta o olduğundan emin olmak istedim. Kızın adı aklımda Selin diye kalmış. Profili aklımda kalan kız ama ismi Damla diye yazıyor."

"Haa Evet Damla. Selin diğeri şu saçını hep at kuyruğu yapan. Biraz benziyorlar." dedim.

"Derin hangi sınıfta?" diye sordu.

"10/D, bizim yan sınıf." diye cevap verdim. "Neden sordun?"

"Merak ettim. Tatlı biri gibi."

Kafa salladım. "Gerçekten çok tatlı bir kız, hem içi hem dışı."

Kaan çikolatalı süt içiyordu. "Çok sıkıldım, zamanı durdursan sonra birlikte bir şeyler yapsak!" dedi.

Mete telefondan başını kaldırıp bir süre baktı. Sonra geri telefonuna döndü.

"Durdurmadanda yapabiliriz. Hem bence yarın okulda yapalım." dedim.

"Olur" dedi gülümseyerek.

"Sürekli kullanmak istemiyorum."

Altay kulaklığını çıkarttı. "Mete, kaç gün kaldı gitmene?" diye Mete'ye sordu.

Mete tebessüm etti. "Bugünü saymazsak tam on gün kaldı. " dedi.

Kaan güldü. "Umarım başarıyla dönersin be kardeşim" dedi sevinçli bir sesle.

Mete "İnşallah" dedi pencereyi izlemeye dalarak.

Altay telefonu masaya bıraktı.
"Bütün takımı servisle mi götürücekler?" diye sordu.

Mete "Evet kanka" diye cevapladıktan sonra iç çekti.

Mete tam on gün sonra yüzme olimpiyatı için Antalya'ya gidecek.
Bir kaç gün ayrı kalacağız ondan.

Yüzmek onun için dünyanın en güzel şeylerinden biri.
Maalesef okula denk geldiği için biz gidemiyoruz ama o hep arkasında olduğumuzu biliyor.
Mete'ye üç günlük izin alacak Çağhan amca.
Bu arada Mete yüzme yarışmalarını, kulaç atmayı, suyun dibine dalmayı kısacası suyla ilgili her şeyi çok seviyor.
Yüzmeden yapamaz o.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 27, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Zaman Kontrolcüsü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin