mk #15

1.4K 121 77
                                    

Şimdi gidip taslak biriktirmem gerek, o yüzden size keyifli okumalar! 🖤

***

“Eymen bir bak ya, gözünü seveyim!” Kolunun altında duran kız arkadaşına bakmak için sigarasından son dumanı çekip yere attı. Ayağıyla ezerken de Mercan bu kez duraksamıştı.

Kaldır onu ve çöpe at, Eymen.” İlk önce şaşkınca suratına baktı Mercan'ın ama son derece ciddi ifadesi ile gece gece bir trip çekmemek adına az önce yere atıp ayağıyla bastığı izmariti iki parmağı arasına kıstırıp aldı, çöpe attı.

Mercan'ın suratına anında bir sırıtış yerleştiğinde telefonu tekrar Eymen'in gözüne soktu.

“Hangisi? Krem ama çok şaşalı olan mı, siyah ama zarif olan mı?” Eymen, gözleriyle bütünleşmesine ramak kalan telefonu kendinden uzaklaştırıp öyle baktı. Birkaç saniye ardından kız arkadaşına döndü ve çatık kaşlarıyla sordu.

“Bunlar ne için, Mercan?”

“Mezuniyet için, hayatım.” Telefonu çekti ve karanlık ve sessiz cadde de yürümeye devam ederken ekranda ki kıyafetlere bakmaya devam etti.

“Mercan, mezuniyete daha iki sene var biliyorsun değil mi?” Omuz silkti.

“Biliyorum zaten hayatım, o mezuniyet için değil zaten. Bu seneki son sınıfların mezuniyetinde fotoğrafları ben çekeceğim.”

Eymen'in ağzından, bu aralar çok duyulan ve her seferinde Mercan'ı büyüleyen kahkahası kaçtı.

Önde yürüyen kız arkadaşı anında duraksadı ve telefonu cebinde koyup arkasında döndü. O sırada Eymen'in kahkahası yavaş yavaş kesiliyordu ki, Mercan'ın aniden dudaklarına kondurduğu öpücük sayesinde tam kesilmişti.

Kısa ama Mercan'ın kalbini, eskiden olsa bu kadar hızlandırmayacak öpücüğün ardından Eymen şaşkınlıkla ve sırıtarak Mercan'a baktı.

“Bak az önce çocukların yanında da çıkardın şu kahkahayı, ben senin bu iğrenç sesini duymak zorunda mıyım?”

Utançla arkasını dönüp yürümeye devam ederken söylemişti bunları. Eymen tekrar gülmek istedi fakat onun yerine birkaç adımla genç kızın önüne geçti ve sırtına aldı.

“Sen hep böyle susturacaksan, o iğrenç sesi her an çıkarırım biliyorsun değil mi?”

Bu kez Mercan kahkaha atarken aynı zamanda başı dönmüş, midesi bulanmıştı ve Eymen'in sırtına vuruyordu indirmesi için.

“Ama sen her öptüğümde böyle yapacaksan ben da asla öpmem, biliyorsun değil mi? İndir hadi, kusacağım şimdi ya!” Eymen dediğini yapmadı ve bir eli cebinde, bir eli genç kızın bacaklarında onu düşmemesi için tutarken yürümeye devam etti.

“Eymen, yemin ederim kusacağım!” Yalandan öğürme sesleri çıkarsa da, batacak olan kıyafetleri umrunda değildi Eymen'in.

“Seni yere bırakmam için geçerli bir neden söyle bana, Mercan Akça!” Mercan bu cümlenin ardından kahkaha atarken gerçekten kusmasına az kalmıştı ve Eymen'in bu hareketlerine alışkın olmadığı için de durmadan kahkaha atası geliyordu. Ciddiyetini koyamıyordu bir türlü.

“İndirmezsen kıyafetlerin mahvolacak!”

O sırada Eymen bir köfte arabasının yanında durmuştu ve birkaç dakika sonra da cebindeki eliyle bu kez köfte ekmeği yemeye başlamıştı.

“Kıyafetler umrumda değil, başka bir şey söyle!” Mercan'ın bu hali o kadar hoşuna gidiyordu ki, birlikte böylesine eğlenebileceklerini hiç düşünmezdi.

Eymen ardında, onlara gülerek bakan köfteci ağabeyi bırakarak yürümeye devam etti. Bileğine astığı poşette de, Mercan'a bir köfte ekmek almıştı.

“Eymen vallahi çok kötü oldum, bayılacağım sanırım.” Mercan sesini olabildiğince kısık ve yorgun çıkarmaya çalıştı.

“Bayılırsan yine sırtımda taşıyacağım seni, bu geçerli bir neden değil.” Ardından, az önce attığı kahkahanın aynısından attı.

“İndirirsen o kahkahanı keserim!” Eymen duyduğu cümle ile tatmin olmuştu ve anında indirmişti sırtından.

Mercan dengesini korumak için sendeledi fakat son anda tutundu Eymen'e. Gülerek ona bakan erkek arkadaşına sinsice sırıtmaya ve aniden bileğinde ki poşeti çekip koşmaya başladı.

“Seni yakaladığımda artık o öpücük bile kurtaramayacak seni, Mercan!” Sakin adımlarla yürümeye devam etti kız arkadaşının koşar adımlarının aksine, arkasından.

“Köfte ekmek yeter bana, gereğin yok!”

***

Bu kadar eğlence yeter bence, kendinizi hazırlayın, kötü bölümlere geçiş yapıyoruz yarın. :')

Düşüncelerinizi alalım?

-sarı

mayıs kasırgası - yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin