Başımın üzerindeki ellerimi serbest bıraktığında kollarımı boynuna sardım. İkimiz de kendimizden geçmiş gibiydik.
Dudaklarımız ayrıldığında gözlerimiz buluşmuştu. Beklemediği bir anda onu altıma aldım. Şaşırsa da hâlâ anın etkisinden etkisinden çıkamamıştı.
Boynuna yönelip kokusunu içime çektim. Kokusu ondan daha da etkilenmeme sebep oluyordu.
Sıcacık boynuna ıslak bir öpücük bıraktım. Kafasını geriye attığında boynunu daha da açığa çıkarmıştı. Hafifçe ısırdığımda inlemesi kulaklarıma dolmuştu.
Boynu o kadar hoşuma gidiyordu ki. Elini saçlarıma atıp çekiştirmesi daha da zevk almamı sağlıyordu. Tabiri yerindeyse resmen boynunu sömürüyordum.
Bir süre sonra saçlarımdaki eli yavaş yavaş aşağı düşmüştü. Kafamı kaldırıp ona baktım. Nefesi düzene girmiş gözleri kapanmıştı.
Bayılmış mıydı? Ya da uyuya mı kalmıştı? Böyle bir anda insan nasıl uyuyabilirdi ki?
Kollarımı bedenine sarıp zar zor onu kaldırdım. Bir an yalpalasam da dengemi sağlamıştım. Gerçekten ağırdı. Sonunda onu yatağıma yatırıp derin bir oh çektim.
Yanındaki boşluğa oturduğumda olanlar tek tek aklıma dolmaya başlamıştı. Şimdi ne olacaktı? Uyandığında ne diyecekti?
Uyanmasından hem korkuyor hem de bunu istiyordum. Kaşlarını çattığında kalbim hızlanmıştı.
Gözlerini açıp kırpıştırdı. Bakışları beni bulduğunda bir süre öylece baktı. Kafasını hafifçe kaldırıp tekrar yattı.
"Neresi burası?"
"Benim odam."
"Neden buradayım?"
"Senin yüzünden nasıl öyle bir anda uyudun?"
"Neden bahsediyorsun sen?"
"Ne demek neden bahsediyorsun?"
Acaba boynunu ısırdığımda yanlış bir yerini ısırmış, hafıza kaybı geçirmesine mi sebep olmuştum?
Ben ona şaşkınca bakmaya devam ederken yataktan kalkıp etrafafa bakındı. Ne olduğunu anlamıyordum. Az önce yaşanan şey hakkında hiç konuşmuyordu.
Çok sinirlenmiş görünüyordu. Ellerini saçlarının arasından geçirip sinirle çekiştirdi. Aynaya bakıp elini boynuna götürdü. Kaşlarını çatıp aynaya yaklaştı.
Gözleri beni bulduğunda dudaklarımı ısırdım. Neden öyle bakıyordu?
"Bunu sen mi yaptın?"
Kafamı sallamakla yetindim. Bakışları korkutucuydu. Az önceki Ege gibi bakmıyordu.
Birden yakamdan tutup duvara sertçe yadladığında acıyla inledim.
"Ne kadar ileri gittik?"
"Hatırlamıyor musun?"
Elini boğazıma götürdü. Ne yapıyordu bu? Ne olmuştu şimdi?
"Cevap ver bana!"
Ellerini tüm gücümle ittirip geriye doğru gitmesini sağladım.
"Bir şey yapmadık."
"Doğru söyle!"
"Neden böyle davranıyorsun ki?"
Bana bir şey demeden duvara bakmaya devam etti. Sakinleşmeye çalışıyor gibiydi. İyi de bu kadar sinirlenecek ne vardı ki?
"Bunu başlatan senken bana bağırmaya ve böyle sinirlenmeye hakkın yok!"
Sinirle bana baktı.
"Kes sesini!"
Sinirden gözleri dolmuştu. Kapıya doğru yürüdü. Neden böyle olmuştu ki?
Kapıyı sert ve gürültülü bir şekilde çarpıp çıkmadan son kez bana baktı ve konuştu.
"Bir daha asla karşıma çıkma."
Bir süre geçmiş olmasına rağmen hala oturduğum yerden kalkmamıştım. Gözlerimin böyle dolmuş olması çok saçmaydı. Gururum gerçekten fazlasıyla incinmişti...
--
Kaoss dndjkddks sonraki bölüm az gecikebilir taslaklardakilerin hepsi bitti
Ne düşünüyorsunuz iyice kafalar karışık nfndnmdmd
🐜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Ben(Gay)
Short StoryAyndaki yansımasını gördüğünde olduğu yerde kalakalmıştı. Kendisini ilk kez görüyormuş gibi bakıyordu karşısındaki yansımaya. Elinin tersiyle ağzındaki ruju sertçe silip aynaya daha çok yaklaştı. Elbisesinin altından görünen dizleri titremeye başl...