17.Bölüm🌷

21.6K 1.3K 153
                                    

Saatlerdir gelmeyen Atıf'ı beklerken resmen meyve vermiştim.Hava da hafiften soğumaya başlayınca üşümeye başlamıştım.Ama yine de direniyordum...

"Kalk gidiyoruz "

Atıf'ın öfkeli sesine karşın ona şaşkınca baktığım da gözlerinde gördüğüm ateş daha da harlanmıştı.

"Sağır mısın Bahar.Kalk!"

Koluma dolanan elinin baskısı ile kendime gelirken hemen söylenmeye başlamıştım bile.

"Tamam be!ne çekiştiriyorsun.Bir kez söyleyince anlıyorum ben"

Atıf beni peşinde sürüklerken bir anda durunca o hızla burnum sırtına toslamıştı.Acı içinde burnumu tutarken Atıf umursamadan konuşmaya başlamıştı bile.

"Birincisi be'li kelimeleri hanımefendiler kullanmaz.İkincisi bir kez söylendiğinde anladığın konusunda da şüphelerim var."

Bir cümle içiresin de etmiş olduğu hakaretlere hayretler içerisinde bakarken gözleri belertip devirdim.

"Bende böyleyim tatlım.Beğenmeyen küçük oğluna almasın."

Atıf sabır çekerken bende arkasında sinsice gülüyordum.Ne sanıyordu ki beni.Diğer kadınlar gibi bir iki hakaretine kırılacağımı mı ?

Ah!Atıf Ah! Bilsen ben daha büyük savaşlara bilendim kılıcımı,o zaman hiç böyle basit şeylerle gelmezdin bana.

Atıf'ın arabasına bindiğimiz de şoförüne daha önce gitmediğim bir restorantın adını vermişti.Arabanın hareket etmesiyle arkamızda ki araba da hareket etti.Şaşkınlıkla etrafıma bakarken Atıf gayet rahat bir şekilde koltuğa yaslanmış elinde ki tabletten bir şeyler izliyordu.Arakamızda ki araba bizi hala takip ediyorken merakıma yenik düşerek sordum;

"Neden düğün konvoyu gibi geziyoruz ?"

Atıf,elinde ki tabletten başını kaldırıp
'Sen ciddi misin ?"bakışları atıyordu.Ciddi olduğumu yüz ifademe yerleştirdiğim de Atıf bezgince nefes verdi.

"Bazen yanlışlıkla üniversiteyi kazandığını düşünüyorum.Bu zeka sana fazla bence.Birazını dağıt "dediğin de biraz sinirlensem de ciddi ifademi bozmamıştım.

"Farkındaysan ben bir savcıyım.Birçok suçlu ile uğraşıyorum.Onlar da benim korumalarım.Araba da zırhlı kurşun geçirmez."

Şaşkınca Atıf'a bakarken dudaklarım şaşkınlıktan açılmıştı.

"Vay canına!Resmen çifte standart.Bize hiç böyle şeyler tahsis edilmiyor.Bizde sorunlu bir çok insanla uğraşıyoruz "

Atıf alaylı bakışlarını üzerim de tutarken dudağının kenarı hafifçe kıvrıldı.

"Sende haklısın.Serum takıp kan alırken oldukça tehlikeye giriyorsun.Küçük kız ,senin tehlike anlayışın ile benim ki farklı.Ben kötü kötü adamlarla uğraşıyorum.Öyle kötüler ki tek hatan da bir düzine kurşunu midene doldururlar."

Sinirle kaşlarımı çatıp yerimde diklendim.

"Sayın Savcım siz hiç sağlık terörü diye bir kavram duymadınız mı ?
Yakınlarını kaybeden insanlar suçu doktorlarda hemşirelerde aradıkları için kaç doktor öldü biliyor musun ?
Ben senin mesleğini küçümsemedim ama sen küçümsedin.Ben sadece bize de uygulanabilirdi bu sistem diye hayıflandım."

Atıf sözlerimi,gözlerini benden çekmeden dinledi.

"Her neyse sus artık!Zaten yorgunum bir de senin çenenle uğraşamam "

YARA(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin