Bölüm 2

36 1 0
                                    

İlk hafta Ada'nın tahmin ettiğinden çok daha hızlı geçti. Daha şimdiden şirkette çalışan birçok mühendisle tanışmış ve çoğuyla yakınlık kurmuştu bile. Ama patronuyla tanışmak henüz kısmet olmamıştı. Ada'nın işe başladığı gün patronunun iş dolayısıyla yurt dışına çıkması gerekmişti ve bu hafta dönecekti. Ada onunla ilgili birçok şey duymuştu. Fazla gergin, disiplinli, mesafeli ve kızlardan duyduğu kadarıyla fazla yakışıklı. Tüm bunları düşünerek hafta sonunu da atlatmıştı. Henüz evinin çok fazla eksiği vardı ama hafta içinde çok yorulduğu için en azından bu hafta sonunu dinlenmeye ayırmıştı. Kalan işleri yavaş yavaş hallederim diye düşünmüştü.

Pazartesi sabahı uyandığında geçen haftaya göre heyecanının daha az olduğunu hissetti. Yine her sabah yaptığı gibi önce perdeleri çekip pencereyi açtı ve hafifçe gerinerek kendine gelmeye çalıştı. Daha sonra mutfakta kahve için kettle'a su koydu ve banyoya yöneldi. Hızlıca yüzünü yıkama faslını geçerek saçlarını yapmaya başladı. Siyah saçları zaten beline kadar dalgalıydı ama yine de maşayla biraz daha belirginleştirdi dalgaları. Mutfaktan gelen kettle'ın sesini duyunca, gidip kahvesini alarak bu sefer yatak odasındaki dolabın karşısına geçti. Kahvesinden bir yudum alarak bugün ne giymeliyim diye kara kara düşünmeye başladıktan sonra kırmızı, üzerine tam oturan ve diz kapağında olan elbiseyi giymeye karar verdi. Hafifçe makyaj yaptıktan sonra artık çıkması gerektiğine karar verdi. Ayağına siyah stilettolarını geçirip çantasını da aldıktan sonra evden çıktı.

Şirkete gittiğinde herkesin bu akşam düzenlenecek olan bir partiden bahsettiğini fark etti. Birden fazla büyük yazılım firmasının katıldığı önemli bir organizasyondu bu parti. Herkes çok heyecanlı olmasına rağmen Ada çok fazla üstüne düşmedi.

Odasına çıkarak çantasını masaya bıraktı ve kendini koltuğa attı. Tam bu sırada aniden odasının kapısı açıldı ve içeriye Nazlı girdi. Nazlı bu şirkette çalışan yazılım mühendislerinden biriydi. Onunla bir toplantı da tanışmışlardı ve Ada niyeyse bu kızı hemen sevmişti.

Nazlı hızla Ada'nın yanına geldi. Heyecanlı olduğu her halinden belliydi.

" Bu geceki partiden haberin vardır sanırım. " Ada kızdaki bu abartılı heyecanı anlamlandıramamıştı.

" Evet ama sendeki bu heyecan niye? " bu soruyu gülerek sormuştu Ada.

" Ada şu an şaka yapıyor olmalısın. Kızım bu çok önemli bir parti. Hem çok önemli iş adamları orada olacak hem de birden çok yakışıklı. Yağız Bey öğleden sonrayı tatil ilan etti herkesin partiye hazırlanması için. Bu yüzden sen ve ben öğleden sonra önce alışverişe sonra kuaföre gidiyoruz. " Nazlı bütün bunları bir çırpıda söylemişti. Daha sonra Ada'nın cevap vermesine fırsat bile vermeden yanağından öperek hızla odadan çıktı.

Ada o sırada tek bir şeye takılmıştı. Yağız Bey geri döndüğü halde neden Ada'yla tanışmak istememişti halen. Kendi ekibinde çalışan mühendisler bu kadar mı umurunda değildi? Ada istemsizce sinirlendi ama daha sonra bunu umursamayarak işine döndü.

Daha ilk haftadan ona bir proje için görev verilmişti ve şuan yine kod ekranıyla karşı karşıyaydı. Bir süre gözünü kırpmaksızın ekrana bakmaya devam etti ama daha sonra bir kahveye ihtiyacı olduğunu fark etti.

Bulunduğu katta kocaman bir kahve makinası vardı. Bu katta Ada'nın da içinde bulunduğu projeyle ilgilenen yazılım mühendislerinin odası ve Yağız Bey'in odası vardı sadece. Bu kahve makinası da onlara özeldi. Ada istediği kahvenin adının yazılı olduğu düğmeye bastı ve beklemeye başladı. Bu sırada yanına uzun boylu, sarışın ve gerçekten yakışıklı olduğunu düşündüğü açık renk takım elbise giymiş biri yanaştı ve elini Ada'ya uzattı.

The NightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin