HERKESE MERHABALAR! Bu bölüm Kalbim Senin için ufak bir geçiş bölümü olarak kabul ederseniz çook mutlu olurum , şimdiden okuyan gözlerinizden öperim...Eslemime de bu bölümü bana emanet ettiği içim ayrıca teşekkür ederim , en iyiler seninle olsun kuzu;)
Biliyoruz fazla beklettik sizi beklediğinize değer bir bölüm oldu benim Biricik ortim bestemsubl Beste'nin ellerinden.
Seni seviyorum kuzucum. 💓
Güzel günlerin yakın olduğunu hisseder mi insan? Ben hissediyorum işte.Çok imtihanlarımız oldu belki ama yinede her şeyin sonunda biz olduk , olmaya da devam edeceğiz.Tahir ve ben uzun yollar aştık ve buralara geldik tamda bu noktaya , her şeyin sonunda benim evim onun göğsü , onun eviyse benim saçlarım...
Şuan yine evimizde yine kafam onun göğsünde , yine elleri belimde yine ruhum onda , ruhu bende...Onun ben benim ise o olduğum bir sabaha daha merhaba diyorum.Ben onda buldum sevgiyi , onda yaşadım aşkı..İçimden daha fazlasını anlatmak geliyor ama o kelime yok , yani henüz bulamadım , bulamam da..
Ben onun güzel yüzünü ezberlerken o da sanki uyandığımı anlamış gibi gözlerini aralamaya başladı.Beni gördüğü an ki o masumiyeti , bir bebek gibi.Benim koca bebeğim...Yine o güzel tebessümü ve yine o güzelliği , siz siz olun sevdiğinize sımsıkı sarılın , belki sarılmak için geç olabilir ve ben sımsıkı sarılıyorum ona...sımsıkı.
(KONUK YAZARIN ANLATIMIYLA)
Sana ağlayan kimdi
Seni kim candan sevdi
Ne hale düştüm şimdi
Gözyaşlarım anlatır
Sensizlik neler aldı
Hayallerim nasıldı
Senden bana ne kaldı
Gözyaşlarım anlatır
Karardı gecelerim
Ben neredeyim ben kimim
Seni nasıl beklerim
Gözyaşlarım anlatır
Bir güneş doğdu , battı , tekrar doğdu ve tekrar battı.Günler böyle akıp gitti , deniz kurudu , birileri öldü , birileri doğdu ama her gün gün doğdu ve battı.
Tahir o gün Nefesin ona neden aniden sarıldığını anlamadı ama her şeye rağmen Nefesin ona sarılmasına içtenlikle karşılık vermişti , tüm içtenliğiyle.. Kahvaltı masasına oturduklarında her ikisinin de içi huzurla doluydu , aileleri yine beraberdi yine güzellerdi.
Herkes sessizdi ama bu güzel bir sessizlikti , huzur sssizliğiydi .Huzurlu bir ailenin huzurlu sessizliğiydi.. Ama unuttukları bir şey vardı ki Asiye'nin olduğu bir sofrada ancak 5 dakika sessiz kalınabirdi , olsun denilmesi gereken bir şeydi bu Kaleli ailesi için , mutlu oluyordu bu aile..
Asiye; Eveeeet sayın Kaleli ailesi! Bence bu kadar sessizlik yeterli.Şimdi ben diyrım ki ben ve Nefes şöyle güzel bir alışverişe çıkalum.
Nefes böyle şeyleri sevmezdi bunu tüm aile biliyordu ama karşılarındakinin Asiye reis olduğunu da biliyorlardı.
Nefes; Ne alışverişi abla!Daha yeni bir sürü kötü şey yaşadık! Hem benim evde işlerim var!
Asiye'nin cevap vermesine kalmadan Nefes cevap verdi. Bu sefer gerçekten kimse ikna edemezdi onu.
Nefes; Asla ikna etmeye çalışma abla! Evde oturmak istiyorum bugün , hem siz çıkın hep beraber ben evde yatayım biraz..
Mustafa; Vallahi ben Tahiri ve yangazları alıp kumluğa gideceğim artık siz gezmeye yalnız mı çıkacaksınız yoksa evde mi duracaksınız bilmem. Tahir yangazlar hayde!
Tahir sevdiği kadının yanağına gülümseyerek kocaman bir öpücük gönderdikten sonrasında ona gözleriyle "dikkat et" bakışını gönderimce ağ beyinin peşinden ilerledi, Nefeste sevdiği adama koca bir tebessüm gönderdi. Dün gece Tahir'in oradan oraya koşturmasına ayak uydurmasının yorgunluğunu şuan yaşıyordu. Ama hiç pişman değildi. Yine olsa , sonun da ölüm de olsa yine koşardı Tahirle..
Önce sofrayı toparladı Kaleli hanımları , neşeyle ve şükürle. Nefes bulaşıkları makineye dizerken Asiye ise eve süpürge atıyordu , Saniye hanım ise namaz kılıp kuran okuyacaktı. Rutindi bu Kaleli hanımlarının günlük sabah rutini.
Saatler geçerken Tahir kim bilir kaç yüzüncü kere Nefesi arıyordu. Daha fazla merak ediyordu , daha bir heyecanlıydı dün geceden sonra , ki haklıydı da...
Kısa ve aynı olan " nasılsın? iyi hissediyor musun? yorulma bak sakın denilen, Nefesin ise evet , tamam" dediği bir konuşma daha bitmişti. İkisi de deliydi ama bir fark vardı. Tahir artık deli değil zırdeli olmuştu. Ama Nefes onun bu deli hallerine vurulmuştu , şimdi zırdeli olsa kaç yazardı. Daha fazla vurulurdu...
Onun bu dalgın hallerini Asiye böldü;" Kız elticuğum bak eminsin değil mi , gelmeyeceğinden?"
Nefes Asiye'nin bu telaşlı haline kıkırdamadan edemedi."Yav ablacım eminim! Çıkın gezin siz. Hem bende çay demledim, gittiğiniz de ayaklarımı uzatıp ,çayımı alıp dizi seyrederim. Ohh mis."
Asiye; İyi bakalum öyle olsun. Ama bak bir şey olursa direkt arıyorsun ona göre , yakarum!
Nefes Asiye'nin dediğine tamam anlamında kafa sallayınca içten içe gülüyordu bu hallerine. Asiye şive yapınca daha bir komik oluyordu , ama şuan gülmenin vakti değildi yoksa Asiye den ağır bir rivriv yerdi.
Evin kapısını kapattıktan sonra derin bir Nefes aldı genç kadın. Uzun zamandır bu sessizliğe ihtiyacı vardı genç kadının, ki haklıydı da.
Başının döndüğünü hissedince kapının pervazına tutundu kadın. Normalliğe verdi , umursamadı pek. Gözlerini açıp kapattıktan sonra da içeriye doğru yürüdü , elini yüzünü yıkamak iyi gelecekti , yada o öyle düşündü.
Merdivenleri zorlukla çıktıktan sonra banyoya attı kendini. Önce aynadan kendini bir süzdü , göz bebekleri büyümüştü. Elini yüzünü yıkadıktan sonra merdivenlerden inmeye başladı. Birkaç basamak ona asırlar gibi geliyordu. Merdivenlerin trabzanları dönmeye başladı kadının göz bebeklerinde , direnemedi kadın. Bıraktı bedenini merdivenlerden yığılmasına izin verir gibi...
(TAHİR'DEN)
İnsanın içinde aniden fırtınalar kopar mıydı? Nedense bu fırtınalar hep Nefesin iyi olmadığını düşündüğüm ve iyi olmadığı zamanlar da kopardı. Telefonlarını da açmaması iyice içimde ki fırtınaların çoğalmasına sebep oluyordu. Koşa koşa bindim arabaya. Yaptığım hız umrumda bile değildi. Konağın kapısına gelince hızlıca indim. Sanki ölmeme az kalmış gibi hissediyordum. Ölümüme yürüyormuş gibi. Kapıyı çalınca açılması için içimden binlerce kez dua ettim.Açılmadı. Sevdiğimin yüzünü görmek için binlerce dua ettim.Göremedim.
Anahtarımı hızlıca çıkarıp kapıyı açtım. Nefese seslensem de cevap yoktu. Halbuki bana evde duracağını , gitmeyeceğini söylemişti. Odamıza doğru çıkmak için merdivenlere yönelirken tanıdık bir kokuyu duyuyordum , Nefesim'in kokusu..
Merdivenlerin başında yere yığılıp kalmış. Gözlerimin dolmasına engel olamazken sevdiğime doğru eğildim. Narince tutum belini. Saçlarını okşamak geldi içimden , sıcak bir sıvı hissettim elimde.Kan. Sevdiğimin kanı..
Elim yavaşça narin , beyaz boynuna gitti. Daha bu sabah kokusunu en derinime çektiğim boynuna...
O narin beyaz , sıcacık gerdan artık bumbuz...
HERKESEEE SELAM! BEN DENİZ; BESTE NAZLI! BU BÖLÜMÜ YAZARKEN ELİMİN TİTREDİĞİ VE GÖZLERİMİN DOLDUĞU DOĞRUDUR. VOTE VE YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ! YENİ BÖLÜME KADAR HOŞÇAKALIN! MUTLU KALIN!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbim Senin
General Fiction"Kim bilebilirdi ki Kardeşim dediğim kadına Sevdiğim diyeceğim."