Tahir Gözde ye sarılıyordu. Sonra Gözdenin yüzünü elleriyle avuçlayıp yanağından öpüp tekrar sarıldı. Şuan kalbim o kadar çok acıyor ki. Ne sevmesi kızım ne sevmesi o seni sevmiyor. Dakikalardır birbirlerine sarılıyorlar. Bir süre sonra ayrıldılar. Tahir beni farkettiği an hemen kızlar tuvaletine girdim ve kapıyı kitledim. Hıçkırarak ağlıyordum elimi ağzıma kapatarak hıçkırığımı gizledim ama göz yaşlarım hala akıyor. Bir kaç dakika sonra kapı çaldı.
T:Nefess iyimisin. Bir ses ver.
Gözyaşlarımı silip yüzümü yıkadım. Peçeteyle yüzümü kuruladım.
T:Nefess kızım iyimisin korkutuyorsun beni.
N:İyiyim Tahir midem bulandı.
Diyip kapıyı açtım yüzüne bile bakmadan odaya geçtim saate baktığımda 9:35'di. Acımıştım.
T:Kahvaltı edelim mi?
N:Benim kahvaltım birazdan gelir sen git ye.
T:Niye bana soğuk davranıyorsun?
N:Soğuk davranmıyorum.
T:Gözdenin babası hastaymış teselli etmek için sarıldım.
N:Beni ne ilgilendirir. İster sarılır ister öpersin.
Kapıyı çarparak gitti hödükk işte naparsın.
.
.
.
Eve vardık hastaneden çıkmıştık. Salonda oturuyorduk.
A:Bugün Osman babama gidelim mi?
N:Olur.
Ay:Bizde geliriz dimi Tahir.
T:Geliriz.
E:Ne zaman gideriz.
T:Gideriz birazdan.
Y.M:Bizde geliriz.
H:Ayy bişey den eksik kalma zaten.
Y.M:Senin olmadığım yerde ben hep eksik olurum Güzel'im.
Herkes:Ooooooo
H:Nefes ve Eslem ben kapının önündeyim.
Y.F:Hatice yenge azcık naz yapay.
T:Hayde bizde kalkalım.
Kapının önüne çıktık. Can gelmişti.
C:Nereye?
N:Osman Hocaya. Sende gel.
C:Olurr.
Tahir kıskanç kıskanç bize bakıyor.
Osman hocanın evine gittik. Osman hoca bahçede oturuyordu gittik elini öptük ve bizde oturduk.
Y.M:Benim bir işim var hemen gelirim dedi ve gitti.
Bir süre sonra Camiden sesler gelmeye başladı Murat'ın sesiydi. Cami hemen Osman Hocanın evinin karşısıydı Hemen oraya Gittik. Bizim Bu Murat minarenin tepesinde eline mikrofonu almış bir şekilde.
Y.M:Şimdi ben buraya neden çıktım.Niçin çıktım. Nasıl çıktım. Bu nizaya gerek yok. Gördünüz yürüdüm çıktım. Ama çıkmamışta olabilirim.Çıkmışsam çıkmışımdır.Çıkmadıysam çıkmamışımdır. Görünen köy uzakta değildir. Buraya çıktık da sonradan çıkmadık mı dedik. Bunlar bir takım uydurma laflardır. Sayi ya ben buraya neden çıktım. Kim çıkardı ulan beni buraya. Bırakın onu bunu beni dinleyin. Seviyorum ben aşığım hemde deli gibi. Kim bu şanslı kız dediğinizi duyar gibiyim. Hatice. İlk gördüğüm anda sevdalandum. Ama o beni çapkın sanıyor. Evet çapkındım ama artık değilim onu tanıdığım gün hiçbir kıza hissetmediklerimi hissettim. Şuan o güzel kız aramızda. Lütfen bize bir şans ver be Hatçe. Bak değiştim senin için aşk beni değiştirdi.
Hatçemm Sol Yanım Kalbim seviyorum seni. Gel bu çocuğa bir şans var üzmiycek seni söz. Kalbimin her yeri sen dolu. Kalbim senin sayende çiçek açtı. Gel yarim ol. Seni seviyorum Güzel gözlü kız. Der ve minareden aşağı iner. Tüm köy buradaydı. Herkes şok içinde. Hatice ise utanmış bir şekilde.
Murat yanımıza geldi.
Osman Hoca:Ulaa neydeysun sen?
M:Aşk itirafı Osman Hocam kusura bakma.
O.H:Anahtarlaru nerden aldun?
M:Aşırdım hocam.
E:Hatice çok şanslısın yaa keşke benimde böyle şeyler yapan bir sevdiğim olsa.
Ay:Belki vardır. (eslem utanır)
T:Ula hergele ne işin var minarenin tepesinde.
M:Aşk itirafı ettik suçmu? (Tahir Muratın kafasına vurur.
N:Napıyosun ya çoçuğa aşk itirafı etmiş. Aferin valla Murat sen bu hödük gibi olma.
T:Kabahat yine benim başıma patladı iyimi.
N:Laf çarptı iyimi.
Y.F:Aferun ikizumm.
As:Oyy aşktan ne hallere düşti uşak.
Y.M: Bir şans ver bana Hatçii. Der ve başına çiçekten bir taç takar.
Tüm köy:Ooooooooo
H:Murat teşekkür ederim ama olmaz.
Der ve gider. Murat çok üzülmüştür. Gözünden yaşlar aktı.
.
.
.
Akşam oldu. Hatice eve gitmişti. Murat hala ortalarda yoktu. Biz yemek yiyoruz.
S:Kızım hala sözlenmek istiyormusun?
Herkes benim ağzım içine bakıyordu?
N:İstemiyorum Saniye Annem kusura bakmayın o kadar zahmet ettiniz.
M:Ne kusuru bazım.
Yemekleri yedik. Ben bulaşıkları makineye dizerken. Tahir geldi. Onu umursamadan bulaşıkları makineye dizmeye devam ettim.
T:Küsmüyüz?
N:Yooo niye küs olalım.
T:Tripliyiz galiba.
Nefes bulaşık makinesinin ağzını kapatmıştır elini yıkayıp havluyla silmişti.
N:Ne trip atcam be sana.
Tahir Nefes'in kendine doğru çekti. Ellerini Nefesin beline doladı. Nefesini dudaklarımda hissedebiliyorum.
N:Ne yapmaya çalışıyorsun?
T:Nefes sen bana ne yapıyorsun?
N:Ne yapmışım?
T:Aklımı başımdan olıyorsun.
Ben şuan şokk. Aşık Banaa aşık. Bu anı Asiye ablanın sesi bozdu.
A:Oooo yandı buralar yandı. Ben yokum siz devam edin.
Ben çok utanmıştım. Tahir de kollarını belimden çekti ve gitti. Ben hala olayın şokundayım. Saat 12:38 olmuştu. Bir ben uyanıktım. Kapı çaldı ve açtım. Murat gözleri şişmiş bir halde geldi.
N:Murat iyimisin?
M:Değilim hiç iyi değilim.
N:Murat ne oldu sana?
M:Aşk acısı be yüreğim yanıyor.
N:Anlıyorum seni.
M:Beni sever değil mi?
N: O sana kör kütük aşık zaten ama ilk defa aşık olduğundan anlamıyor.
M:İyi geceler Nefes abla.
N:İyi geceler.
.
.
.
Sabah uyandım Eslem bugün kendi evine geçecekti. Aşağıya indim. Asiye abla kahvaltı hazırlıyordu. Bende yardım ettim. Herkes kahvaltıya indi Eslem ve Murat hariç ben onları kaldırmaya gittim. Onlarda hazırlanıp geldiler.
S:Nerde kaldınız?
E:Ben şu sıralar uyku sorunu çekiyorumda uyuyamamıstım.
M:Uyku tutmamıştı.
N:Ben biliyorum o uyku neden tutmadı.
Murat hariç herkes neden dedi.
N:Çünkü(Murat nefesin ağzını kapatır).
M:Uyuyamadum değil mi Nefes abla.
N:Uyuyamadı evet uykusu tutmadı.
Kahvaltı bitti. Biz Salona otururken Eslem'in telefonu çaldı.
-Alo kimsiniz?
-Sesini özlemişim.
-Lann it numaramı nerden buldun.
-Atarlıyız.
-Öldürürüm lan seni.
(Ayaz telefonu alır.)
-Birdaha Sevgilimi rahatsız edersen seni o gün dövdüğümden daha beter döverim.
Sonra Eslem'e telefonu verdi.
N:Sevgilimisiniz?
E:Hayır.
T:Ayaz niye sevgilim dedi?
E:Bilmiyorum.
As:Sevgilisinizz.
E:Hayır değiliz.
Ay:Sevgili değiliz rahatsız etmesin diye öyle dedim.
E:Teşekkürler
A:Rica ederim canım.
.
.
.
Saat 17:18 biz sinemadayız. Komedi filmine gittik çok güldüm. Oradan çıktık lunaparka gittik. Sonra Alışveriş yaptık. Akşam olmuştu bir dükkana girip yemek yedik. Sonra sahil kenarına gittik. Bir müzik çaldı.
Murat açmıştı. Hatice yi zorla dansa kaldır dı.
H:Şuan mutlumusun?
Y.M:Senle dans ediyorum. Hiç olmadığım kadar mutluyum.
H:Nasıl mutlu olabiliyorsun?
Y.M:Çünkü ben mutluluk kelimesinin her harfini senle yaşıyorum.
Herkes:Oooooo
Bir süre sonra Eslem ve Ayazda dansa etmeye kalktı. Sonra Zeynep ve Fatih.
N:Çook romantik değil mi Asiye abla.
A:Aynen guzum. Mıstafam da olaydı dans edeydik onla.
Y.F:Ben hepten sapım.
N:Keşke benimde bir sevgilim olsa beni çok seven ama asla olmıycak her geçen gün çok iyi anlıyorum. Gökten at nalı yağsa benim başıma at düşer.
A:Guzum ilerde seninde seven olur belki çok yakındadır bu kişi.
Tahir ayağa kalktı ve beni kolumdan tutup ayağa kaldırdı.
N:Noluyoz yavaş gel.
T:Dans edelim.
Tahir ellerini belime doladı bende ellerimi boynuna doladım. Sürekli gözlerimin içine bakıyordu. Kafamı Tahir'in göğsüne yasladım. O kadar huzurluydum ki bu anın bitmesini hiç istemedim. Şarkı bitti dans etmeyi bıraktık. Murat bir yere gitmişti. Bir süre sonra elinde çiçeklerlerle geldi.
Haticenin başına taç taktı. Ve diz çöktü. Haticem Güzelim seni çok seviyorum Lütfen bize bir şans ver. Güven bana. Diyip elindeki çiçekleri uzattı. Hatice elinde aldı çiçekleri.
H:Çok güzel çok teşekkür ederim Murat özür dilerim ama bizden olmaz.
Muratın yine hayelleri yıkıldı hiçbirşey demedi ve sessizce Burdan uzaklaştı. Bizde kalkıcaktık herkes ayaktaydı. Birden silah sesleri duyulmaya başladı. Herkes yere çöktü. Tahir bana sımsıkı sarılmıştı. Bende korkudan ona sımsıkı sarıldım.
Silah sesleri duyulmaya devam ediyordu.
.
.
.
Okuduğunuz için teşekkür ederim. Yorum ve vote atmayı unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbim Senin
Ficción General"Kim bilebilirdi ki Kardeşim dediğim kadına Sevdiğim diyeceğim."