Lauren'ın Ağzından
"Çok özür dilerim. Ama içimden geldi ve tutamadım kendimi."
"Önemli değil. Buna ihtiyacım vardı."
"Ben gitsem iyi olacak. Halletmem gereken bazı şeyler var."
"Yeni gelmiştin."
"Sen- yani sizi görmek istemiştim sadece."
Camila yüzünü yere çevirsede o kısacık tebessüme şahit olmuştum. Oturduğum yerden kalkıp elimi tutması için ona uzattım.
"Bana kapıya kadar eşlik eder misin?
"Tabii."
Uzattığım eli tuttuktan sonra elimi bırakmadan evin içine ilerledik. Taylor hâlâ bıraktığım gibi kahvaltıya devam ediyordu. Fakat bizi görünce içtiği kahveyi püskürttü.
"Siz!"
"Biz?"
Gözleriyle ellerimizi işaret edip şaşkınlığını bozmadan konuşmaya devam etti.
"Hayırdır lan?"
"Aşkım nasıl konuşuyorsun sen öyle!"
"Yani canım arkadaşlarım aslında benim demek istediğim şey neler oluyor böyle aranızda? El ele tutuşmalar falan?"
Gıcık bir sırıtma ile cevap verdim.
"Hanımcılığa devam demek TayTay!"
"Sende bad girl havandan uzaklaşıp azıcık hanımcı olsaydın şuan mutlu bir ilişkin olurdu canım."
"Evet bu yine aynı şeyleri söylemeye başlamadan ben kaçıyorum. Umarım doyarsın.."
"Göröşöröz!"
Dış kapıya geldiğimde elini bırakıp birkaç saniye gözlerinin içine baktım. Veda etmek için dudaklarımı yanağına getirdiğimde o da aynı şeyi yaptı, bu sefer kafamı diğer yanağına çevirdiğimde yine aynı hareketi yaptığımız için öylece bekledik.
"Sen öp."
"Yok ya sen öpebilirsin."
"İlk sen hamle yaptın, öpebilirsin."
"Ay aman öpüşün işte amk! Neyi bekliyorsunuz kafanızı arkadan ittirmem mi gerekiyor!"
"Kapa çeneni TayTay!"
Camila Taylor'a bağırdıktan sonra tekrardan yüzünü bana çevirince gamzesinden öpüp geri çekildim.
"Görüşürüz."
"Görüşürüz."
********** Gece **********
"Martina! Ben geldim."
"Hoşgeldin!"
Salona geçerken sol tarafta duran valiz dikkatimi çekmişti. Bu yüzden oyalanmadan Martina'nın oturduğu koltuğa doğru ilerledim.
"Benimle konuşmak istediğin şeyi çok merak ettim. Kapıda duran valize bakılırsa önemli bir konu olmalı."
"Evet bayağı önemli bir konu."
"Seni dinliyorum."
"Diyelim ki seni senin sevdiğin gibi sevemeyen, fazla önemsemeyen birini çok seviyorsun. Diyelim ki o kadar çok seviyorsun ki, onun için bütün fedakârlıkları yapabilirsin. O bütün bunları biliyor ve hala seni önemsemiyor. Ama sen herşeye rağmen onu çok seviyorsun ve vazgeçemiyorsun. Onun için mücadele ediyorsun. Çünkü sen onu istiyorsun, her şey onunla birlikte olsun istiyorsun. Ona bi ulaşsan, her şey güzel olacak gibi geliyor. Güzel olacak sanıyorsun değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Before I Die 🌙
FanfictionLauren' ın taptığı tek kadın annesi Clara idi. Babası Michael ise istediği her şeye parasıyla sahip olan bir adamdı. Fakat bir gün Michael' ın Clara' yı bir kadınla aldattığını öğrenen Lauren deliye döndü. Babasının her adımını takip etti ve o kadın...