Yeniden yazılmıştır☁️
9.Bölüm: "Silik Gölgeler."
Kahvelerim sokağın başına dönerken gözlerimi kıstım. Sokakta ki direğin ışığı görüşümü engelliyordu. Kendinden emin adımları sessiz sokakta yankılanırken karşımda ki kıza baktım. Ayağa kalkmış, gözlerinden akan yaşları siliyordu.
"Abi!" diye seslendi yanımıza yaklaşan adama. "Pembe dizi falan mı çekiyoruz?" arkamda yakınan Bade'ye güldüm.
"Galiba.""Neredeydin sen bunlar mı sana bir şey yaptı?" sarışın bizi işaret edip öldürücü sandığı bakışlarını bize gönderirken sırıtıp bir adım attım.
"Evet, tanıştığımıza memnun oldum," elimi uzattım. "ben Gargamel bu da kötü kedim Azman." arkamda duran Bade'yi rastgele işaret ettiğimde bir süre kimseden ses çıkmadı, omuz silkip elimi indirirken sırıtmaya devam ediyordum. Mavi gözlerine çöken silik gölgeler gökyüzü kadar özgür değildi belki ama bir okyanus kadar dipsiz bucaksızdı."Ne diyorsun?" diye sordu sertçe. Gözlerimi devirip yanıma gelen Bade'nin bileğinden tuttum ve arkamı dönmeden önce son bir kez karşımda ki adamla ona benzeyen kıza baktım.
"Diyorum ki bir dahakine kardeşin bu kadar şanslı olmayabilir, onun yanında ol."➰
Zihnime üşüşen kaygı bulutlarını defederken kendimi yatağa bıraktım.
Babam ve Adem Bey iş hakkında anlaşmışlar, artık ortaklardı. Bu da demek oluyordu ki bir saat önce ayrıldığımız Bade ile daha fazla vakit geçirebilirdim. Neda'da uyuyor olacaktı ki yanıma gelmemişti.
Neda'yla kalmaktan memnundum. Onunla neredeyse bir buçuk senedir küçük bir kafede garson olarak çalışmış, iki odalı bir ev kiralamıştık.
Okul saatiyle birlikte yorulsakta ayrı eve çıkma hevesimiz daha ağır basmıştı.Ayağa kalkıp üstümü değiştirmek için dolabıma yönelirken telefonumun titremesiyle, sonra değiştirmeye karar verip telefonuma ilerledim. Ekranda ki yazıyı görünce güldüm. Saatleri falan mı karıştırmıştı benim biricik ikizim?
"Sana da günaydın Çağın." dedim açar açmaz. Orada öğlen saatleri olabilirdi ama burada geceydi ve benim deli gibi uykum vardı.
"Sakın uyuma," güldüğünü işittim. "çünkü bugün ne var ve ben nerede olacağım biliyor musun?"Telefonu kulağımla omzum arasında sıkıştırıp dolabımı açarken düşünüyordum. Bugün ne vardı?
"Ne varmış?" diye mırıldandım.
"Gala var Çağıl, en azından yalandan biliyormuş gibi davranabilirdin. Bir de ikizim olacaksın." hoşnutsuzluk nidalarına kıkırdadım.
"Aslında çok uykum var belki kaçırabilirim." dilini şaklattığını duydum diğer uçtan.
"Eminim ki Alan'ı da kaçırmak istemezsin." dedi bir çırpıda. Telefonu kavradım."O da mı orada?" sesime yansıyan merak içler acısıydı çünkü Çağın'ın bunu anlayıp dalga geçmesi istediğim en son şey bile değildi.
"Olabilir," dedi önce. "ama olmayabilir de. Doğruyu söyle olmasını ister miydin?"
"Saçmalama. Ben meraktan sordum yoksa bana ne." elimi sıcaklayan yanağıma götürürken o kahkaha attı."Üzgünüm ama yanımda yok, büyük ihtimalle hazırlanıyordur." bir kaç dakika sonra telefonu kapattığımızda derin bir nefes alıp hızlıca üstümü değiştirdim.
Saçımı sıkı bir at kuyruğu yaptıktan sonra Neda'nın odasına ilerledim. Aslında daldım da diyebilirdim çünkü heyecanlanmıştım.
Seri adımlarla yatağına ilerleyip üstünde ki çarşafı bir çırpıda çektim.
Çakır renginde ki gözlerini bana çevirip kaşlarını çattı.
"Ne oluyor kızım şafak operasyonuna mı gidiyoruz?""Çağın aradı. Bugün gala varmış, Alan ve Çağın'da orada olacakmış. İzlemek istersin diye düşündüm ama madem çok uykun var gideyim ben o zaman." omuz silkip arkamı döneceğim zaman yerinde doğrulduğunu gördüm. "Israr etmesen izlemezdim ama çok ısrarcı çıktın. İzleyelim bari." sesinde ki tam tersini iddia eden tınıyı takmadan ayağa kalkıp dizüstü bilgisayarı alıp yanına geçtim. Neda'ya döndüm. Gözlerini ovuşturarak kendine gelmeye çalışıyordu.
"Annemin lise arkadaşı artık iş ortakları," bana baktığında bilgisayarı açtım. "Bade diye bir kızları var ve kafa dengi ama önemli olan bu değil. Önemli olan bugün tacize uğrayan bir kızı kurtardık."Kısılan sesimle tüm dikkatini iyice bana verirken bir anda bakışları donuklaştı. "Ne?" diye fısıldadığında seslice güldüm. "Belki de daha çok Bade kızı kurtarmış olabilir, kızın abisi de oldukça sinir bozucu birisi olabilir ama neyse," bilgisayarı onun eline tutuşturup ayağa kalktım. Sonuçta bir daha onu görmeyeceğime göre üstünde durmaya da gerek yoktu.
"Telefonumu alıp geliyorum." onayladığında onun odasından çıkıp kendi odama ilerledim.
Bade en azından kızı da bizi de o adamın elinden kurtarmış sayılırdı bense yerden bulduğum taşı işe yarayıp yaramayacağını düşünmeden direkt ensesine geçirmiştim.Başımı iki yana sallayıp telefonumu elime aldım.
alancbowie: Selam
alancbowie: Biraz da ben yazayım dedim
alancbowie: Ama beni biraz özleyeceksin çünkü nereye gidiyorum biliyor musun?
çağıladal: Galaya olabilir mi acaba
alancbowie: Bir düşünelim
alancbowie: Evet olabilir
•••
Bir düşünelim diyorum aynı Alan gibi, bölüm pek içime sinmedi ama umarım sizin hoşunuza gitmiştir. Bu sefer bölümleri daha dolu dolu yazmaya çalışıyorum sadece Alan'ı anlatmıyorum. Herkesi, her bulundukları durumu anlatmaya çalışıyorum.
Bade hakkında ne düşünüyorsunuz? Belki dediğim gibi onun hikayesini de kaleme alırım.
Bir sonra ki bölümde görüşmek üzere, o zamana kadar kendinize iyi bakın çünkü sizi kırmızı halıya götürmeyi düşünüyorum🧚♀️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kullanıcı Adı Hatası
General FictionYarı texting√ Genç adam, atması gereken mesajı yanlış kişiye atar. •Genel olarak ilk bölümlerde texting vardır•