Gizli Ajan

Tesadüf mü? Yoksaa?

Dünden beri Ashley'e neden bana yalan söylediğini sormamak için kendimi zor tutuyorum. Aslında dün geçen günkü kızlarla karşılaştım falan diyerek sorabilirim ama henüz o kadar yakın değiliz ki bana Zac'i gerçekten nerden tanıdığını söylemedi. Eğer bunu Ashley'den öğrenemeyeceksem tek bir kişiden öğrenebilirim. Bu yüzden Zac ile arkadaş olmaya çalışacağım. Tabi bir de bunu Ashley'den gizli yapmak var... Bir de Sam Amca'yı arayıp Zac'i araştırmasını rica ettim.

Ders çıkışı Zac bankta oturmuş kitap okuyordu.

V: Vay canına kitap okuyorsun.

Z: Okuyamaz mıyım?

V: Hayır sadece pek kitap okuyan birine benzemiyorsun.

Başını kitaptan ayırıp gözlerini bana dikti.

Z: Hukuk okuyorum?

V: Dinle, ben sadece sana teşekkür etmek istemiştim.

Z: Ne için?

V: Dün beni bıraktın ya onun için.

Z: Abartılacak bir şey değil.

V: Evet ama benim o zaman çok acelem vardı yani benim için çok önemliydi çok teşekkürler.

Z: Ne istiyorsun? Hadi çıkar şu ağzındaki baklayı.

V: Hiçç ben sadece teşekkür etmek için seni yemeğe davet etmek istemiştim.

Z: Yemekleri sen mi yapacaksın?

V: Ben yapamamki biliyorsun yurtta kalıyoruz.

Z: Piknik tüpü kullan o zaman.

Sakin ol Vanessa, sakin ol...

V: Dışarıda yesek olmaz mı?

Z: Olmaz. Yemekler saat 19.00 da hazır olsun. Piknik sepetine koyup beni burada bekle.

Ve benim bir şey dememe izin vermeden çekip gitti gıcık! Aslında yemek yapmayı bilirim ama piknik tüpünü nerden bulucam şimdi, birde bahçede yapmak zorundayım ve bunun getirdiği rezillik var off Zac off.

Saat 6 ya kadar soslu makarna ve sarmayı ancak yetiştirebilmiştim sonuçta sarma baya vaktimi aldı. Bunları piknik sepetine koyup çalıların arkasına sakladım ve üzerimi değiştirmek için odama döndüm.

V: Selam Ash naber?

A: İyi değilim Gabi.

V: Neden ne oldu?

A: Biliyorsun bu gün Cuma ve babam birazdan beni almak için burada olur. O eve gitmek istemiyorum Gabi. O adamla olmak istemiyorum.

V: Ama Ash o senin baban.

A: Umrumda değil. Annem onun yüzünden öldü. Ah keşke hala burda, benimle olsaydı onun tekrar yaşama dönmesi için her şeyimi verirdim Gabi. Her şeyimi...

Ash yaklaşık 15 dakika kadar omuzlarımda ağladıktan sonra babasından mesaj geldi ve o da gitti. Ashley'in annesinin trafik kazasında öldüğünü biliyordum. Belki de babasıyla tartıştıktan sonra ölmüştü.

Düşüncelerimi ardımda bırakıp üzerimi değiştirdim. Sade ve şık bir elbise, altına babetlerimi giydim ve saçımı da açık bıraktım saat 19.00 du iyi tam zamanı.

Piknik sepetini sakladığım yerden alıp buluşacağımız yere gittim. Zac orda beni bekliyordu.

Z: Geç kaldın.

V: Sadece 7 dakika.

Z: Evet 7 dakikadır beni bekletiyorsun. Hadi yürü.

Zac'in motosikletine bindik ve ortalama 10 dk sonra durduk.

Z: Hadi gel.

V: Vay canına Zac burası çok güzel!

Her yer yemyeşildi. Küçük bir gölün kenarında sofra seriliydi. Aydınlatma için de birkaç fener kullanılmıştı. Yıldızları da unutmamak gerek tabii. O kadar güzel bir görüntüydü ki... Ama çok şaşırmıştım neden Zac bir yemek için bu kadar zahmete girdiki?

Yemekleri sofranın üstüne koyduktan sonra yemeye başladık.

Z: Bu çok tuzlu olmuş.

V: Hiçte bile tadı gayet güzel!

Z: Evet öyle.

Ne yapmaya çalışıyor şimdi bu?

Bir anda gözlerini benden ayırıp gökyüzüne dikti.

Z: Biliyor musun? Geceleri daha çok seviyorum. Sanki tüm gün yaşanan şeyleri karanlığın arkasına gizliyor. Çoğu insan geceleri daha çok düşündüğümüzü söyler, ama en azından düşünmek için zamanımız var değil mi?

Bir anda bana o kadar hüzünlü göründü ki acaba onu yanlış ı tanıdım diye düşünmeden edemedim. Belki o da gerçek karakterini gizliyordur kim bilir?

Yemekten sonra tekrar yurda döndük.

Z: Teşekkür ederim.

V: Hayır ben teşekkür ederim.

Z: Yeter ama zaten yeterince teşekkür ettin.

V: Hayır, beni o harika yere götürdüğün için teşekkür ederim. Her şey çok güzeldi.

Z: İyi geceler.

Odama girdiğim zaman Sam Amca'yı aradım.

V: Merhaba Sam Amca. Ne buldun?

S: Zac Fransa'da kalıyoruş Vanessa o bir Fransa vatandaşı. Babası, o çok küçükken ölmüş. Annesi de geçen sene bir hastalık sonucu hayatını kaybetmiş. Sen bu çocuğun Ashley ile bir bağlantısı olduğunu söylemiştin değil mi?

V: Evet?

S: İkisinin de anneleri farklı saatlerde ama aynı günde ölmüşler.

V: Bu bir tesadüf olabilir mi?

S: Bunu bulmakta sana kalmış.