1.0

2.1K 210 209
                                    

Sonunda buluşmak için kararlaştığımız yere gelmiştim ve içimi tuhaf ve saçma bir heyecan kaplamıştı.

Son kez kendime bakma ihtiyacıyla telefonumun ön kamerasını açtım. Saçımı yapmıştım ve bozulmuş olmasını istemezdim.

İyi görünüyordum. Sadece eski bir dostla ilk defa buluşacaktım bu kadar heyecanlanmama gerek yoktu. Taa dün akşamdan hazırlanmaya başlamamın nedenini de bilmiyordum.

Uzaktan gelen bedeni görünce heyecanla elimdeki telefonu yanımdaki çöp kovasına düşürmüştüm. Bunu nasıl becermiştim ki?

Telefonuma yan bir bakış attım. Buğlem ne ara yanıma kadar gelmişti?

"Sıla?"

desi gülümseyerek. Ben de ona gülümsedim. Giyim tarzı çok hoştu.

Boyu benden uzun olduğu için ona bakarken kafamı azcık kaldırmak zorunda kalıyordum.

"Buğlem?"

Kollarını bana sardığında kalbim fazlasıyla hızlanmıştı. Ben de aynı şekilde kollarımı ona sardım. Kokusunu ilk defa hissetmiştim. Kokusu da kendisi gibi çok güzeldi.

Ayrılmak için geri çekilmesine izin vermeden ona daha sıkı sarıldım. Ayrılmak istmememiştim.

"Sıla, ne yapıyorsun?"

"hmm, şey"

Hızla geri çekildim. Ne yapıyordum ben?

"Hiç."

Kafasını salladığında çöp kutusuna baktım.

"Aa Buğlem! Şu kim baksana."

Kafasını çevirdiğinde hızla kolumu kutuya sokup telefonumu aldım. İlk buluşmamızdan rezil bir izlenim bırakmak istemiyordum.

Kaşlarını kaldırıp kafasını bana çevirdi.

"Kimden bahsediyorsun?"

Acilen elimi yıkamam gerekiyordu. Ellerimle oynamayı kesemiyordum.

"Kimse."

Kaşlarını çatıp bana baktı. Dudaklarımı ısırıp ona baktım ve konuşmaya başladım.

"Seni görünce heyecanlanıp elim telefona çarptı ve nasıl olduğunu anlamadan çöpe düşürdüm. Onu oradan alırken beni görmeni istemedim. Bu yüzden de böyle yaptım telefonu aldım ama şimdi ellerimi yıkamak istiyorum."

Hızla konuştuğum için nefes nefese kalmıştım. Kaşlarını kaldırıp bana baktı ve birden gülmeye başladı.

"Kıyamam sana."

Üzgün bir şekilde ona baktım.

Gerçekten çok fazla güzeldi. Beyaz tenliydi ve açık kumral, dalgalı saçları vardı. Gözleri maviydi ve hafif çilliydi. Burnu küçük ve tatlıydı.

Bana dönüp arkasındaki sırt çantasını gösterdi.

"Sana bir sürprizim var. Belki neşen yerine gelir."

Kaşlarımı kaldırıp ona baktım.

"Ne?"

Dedim heyecanla. Gülümseyip gerilim müziği yapmaya başladı.

"dıdıdım dıdıdım.."

Bu hali fazla tatlıydı.

Sonunda çantasından çıkardığı test kitabını gösterdi.

"Ta daa!"

Şaşkınca ona baktım. Bu muydu yani sürpriz?

Kolumdan tutup beni sürüklemeye başladı.

"Nereye gidiyoruz?"

"Seni neden buraya getirdim sanıyorsun?"

Kütüphanenin önünde durduğumuzda şaşkınlığımı koruyarak tekrar ona baktım.

"Yaaa hayırr."

"Hadi ama Sıla gel. Buranın tuvaletinde elini de yıkarsın hem."

İç çekip beni sürüklemesine izin verdim. Kütüphaneye girdiğimizde içerinin havası bile beni germeye yetmişti.

Çok sessizdi. İnsanlar vardı, kalabalıktı ama sessizdi. Bu biraz korkutucu değil miydi?

*

Sonunda elimi yıkamış olmanın rahatlığıyla Buğlemin olduğu masaya oturdum.

Test kitabını açıp önüme koydu ve bir kalem çıkarıp bana gösterdi. Gökkuşağı renklerinde kaleme şaşkınca baktım. Fısıldayarak konuştu.

"Sana aldım seveceğini düşündüm."

Gülümseyip kalemi aldım. Böyle bir şeyi seveceğimi nasıl bilmişti ki? Gerçekten çok güzle bir kalemdi. Test kitabının sayfasına yazı yazdım.

'Teşekkür ederim.'

O da kendi kalemini çıkarıp yazdı.

'Rica ederim.'

'Çok mutlu oldum.'

'Mutlu olmana sevindim.'

Kafamı kaldırıp gözlerine baktım. O da bana baktı. Yakındık. Fazla yakındık ve kalbim yerinden çıkmak istercesine hızla atıyordu.

Gözleri gözlerimin üzerindeydi ve fazla güzellerdi, onunla ilgili her şey gibi. Önüme dönüp tekrar kitaba yazdım.

'Gözlerin çok güzel biliyor musun?'

Yüzünün hafif pembeleştiğini fark etmiştim ve bu hoşuma gitmişti. O da gülümseyetek yazdı.

'Sen de çok güzelsin.'

Gülümsememe engel olamamıştım ve şu an ondan daha da kızardığıma emindim.

O bana güzelsin mi demişti. Yani teknik olarak yazmıştı ama benim içindi. Kalemle kalp çizecekken kendimi tuttum. O biraz abartı olurdu sanki. Fısıldayarak konuştum.

"Bunu biliyorum"

Dediğimde gözlerini devirip gülümsedi ve kısık sesle konuştu.

"İstersen artık çalışmaya başlayalım."

Kafamı salladım. Sessiz bir şekilde konuları anlatmaya başladı.

Onu dinlemektense, daha çok izliyordum. Benim için bunları düşünmesi ve bir şeyler yapması çok güzel bir şeydi.

Bir insan hem zeki, hem güzel, hem kibar, hem de iyi kalpli nasıl olabilirdi ki?

Bu kadar şeyin arasında, ondan hoşlanmamak benim için imkansız gibi bir şeydi...

--
Sonunda bölüm yazabildim.

Aşk oku işe yaradı sanırım djdkdldlsçç

Telefonun klavye ayarlarını bozduğum için yazarken canım götüme kaçmış olabilir dkslskdldk

Bu bölümü yine sadistsair e ithaf ediyorum

Multidekiler sıla ve buğleme benziyor ben yaptjm djdld

Ne düşünüyorsunuz yazar mısınız lütfen??? 💕🌈❤️

🐜

Stardoll(GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin