Emre'nin ağzından ;
Bütün gün hastanedeydim çok yorgundum birde bu yorgunluk yetmezmiş gibi nöbet te vardı. Nöbete Didem kalıyordu buda beni içte içe mutlu ediyordu. Hastane sakindi biraz Didem i aradım ama bulamayınca kafeterya ya indim. Kendime bir şekersiz bir türk kahvesi alıp dinlenme odasına gittim. Dinleme odasına geldiğimde Didem karşısında koltukta uyuyordu sessizce içeri girdim, kahvemi masaya bıraktım, diğer koltuğun üzerindeki pikeyi alıp Didem in üzerine örtecektim ki Didem sıçrayarak uyandı.
Didem : hııı !
Emre : korkma benim Emre.
Didem : Ne yapıyorsun ?
Emre : uyuyordun üzerini örteyim dedim.
Didem: sağ ol düşündüğün için.
(İç sesim ) Benim seni düşünmediğim bir dakika bile yok ki . TABİKİ BUNLARI İÇİMDEN SÖYLEDİM.
Emre: Ne demek
Birden telefonum çaldı acilden arıyorlardı.
- Alo
- Hemen acile gelmeniz gerek hocam. Küçük bir kız çocuğu yaralıymış.
- Tamam geliyoruz.
Dedim ve telefonu kapattım Didem meraklı bir şekilde ;
Didem: Ne olmuş Emre
- Acile gitmemiz gerek küçük bir kız çocuğu yaralanmış.
Didem:koşalım o zaman ne bekliyoruz
Odadan koşarak çıkıp acile indik.Acile indigimizde ikimizde şok olmuştuk sedyede küçücük bir kız kanlar içinde yatıyordu. Yanına gittik ve hemşireye nasıl olduğunu sorduk.
- Nasıl olmuş?
Hemşire : Silahlı saldırı. Çatışma çıkmış caniler küçüklük çocuğu vurmuş.
Didem çocuğun yanına gitti , bende peşinden gittim çocuğa baktık bilinci açıktı.
Didem: Senin ismin ne ?
Küçük kız : ( zar zor bir şekilde) Umut
Didem: Ne güzel ismin var senin umut. Bak sana bir söz veriyorum seni kurtaracağız ve inan bana korkulacak hiçbir şey yok tamam mı?
Küçük kız kafa saklamıştı. Didem çocuğun yaşayacağına çok umutluydu ama ona bunları söylemeliyim.
- Bak sende benim kadar gerçekleri biliyorsun çocuk yarayı derinden almış zor bir ameliyat olacak. Çocuğa söz vermemeliydin. Sonuçta yaşaması çok düşük bir ihtimal
Didem :Düşük te olsa bir ihtimal var ve ben bu ihtimalin peşinden konuşabildiğim kadar koşacağım .
Emre : Peki ameliyata hazırlanacağız hazırlan
Didem :Peki
Hazırlanmıştık ameliyat 2,5 saat sürmüştü ameliyat güzel geçmişti yarayı dikene kadar . Kurşunu çıkarmak için açtığımız yarayı dikerken birden nabız düşmeye başladı daha da fazla düşmeye
Emre : Elektra şok verin
Hemşire:Hemen
işe yapamamıştı
Emre:Tekrar
Tekrar denemiştik yine olmamıştı bu sefer kalbi durmuştu küçük kızın
Hemşire:Kalbi durdu hocam yaşanacak zorlamayın
Didem: tekrar dedim
Hemşire : Peki
tekrar olmamıştı Didem e şunları söyledim.
Emre : Daha fazla zorlamayalım istersen
Didem'in gözünden yaş aktı , elindeki aleti bıraktı bizde yarayı diktik sonraysa ölüm tarihini ve saat ini yazıp çıktık. Didem yanımdan ağlayarak gitti . Bahçeye çıkmıştı dışarıda yağmur yağıyordu bende Didem in peşinden gittim
Emre : iyi misin ?
Didem : Nasıl iyi olabilirim az önce ameliyatta küçücük bir kızı kaybettik . O daha 6 yaşındaydı hayatında yaşayacak belki de daha çok şey vardı.
Didem 'in söylediklerinden sonra boğazım düğümlendi. Hiç bir şey diyemedim sadece ona sarıldım , yağmur yağmaya devam ediyordu Didem daha da çok ağlamaya başladı
Emre : sakin ol ben yanındayım.
Didem daha da sıkı sarıldı bana . O an istemsizce şu sözler çıktı ağzımdan ; Seni seviyorum (Emre)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sen benim ilk özlemimsin
Teen Fiction4 yakın arkadaşın başından geçen acı tatlı anlar