1 .

36.1K 770 111
                                    

Oturmuş kahvede marabalarıyla çay içiyordu . Keyfi yerindeydi karısı hamileydi sonunda soyu devam edecekti daha ne isteyebilirdi ki.

Sayılı günler kalmıştı oğlunun dünyaya geleceğine sevinerek : " Herkese benden çay ,oğlumun şerefine" dedi kahkaha atarak.

Herkes mutluydu. Ağalarının lafını ikiletmedikleri sürece sorun çıkmıyor , bir dedikleri iki olmuyordu.

Mithat Ağa keyifle çayını içerken arka masanın sohbetine ister istemez dahil oldu.
Sert ve iç gıcıklayıcı ses:" Berfin kız çok güzel, onun ailesi hep erkek çocuk doğuruyor ama babası vermiyor bir türlü" dedi hayıflanarak..

İnce cılız bir ses eşlik etti :" Bende duydum ailesi hep erkek doğurmuş en sonda bu kız olmuş " diyordu.
Mithat Ağa az uğraşmamıştı çocuğu olsun diye en son ümidi kestiğin de bu haber gelmişti.
Telefonun çalmasıyla ceketinin içinde çıkarıp : " Söyle kahya" dedi. .
Her telefonu çaldığında heyecanlanıyor ve yerinde duramıyordu.


Kâhyanın : " Doğum başladı "demesiyle yerinden fırladığı gibi kamyonetine atladı. Arabanın tekerleklerine taşlı yolun çıtırdayan sesi eşlik etti.
Nasıl hastaneye varmış . Nasıl beklediğini bilmiyordu.

Sonunda doğumhaneden çıkan doktor : " Maalesef " dedi sesindeki umutsuzluk ve kasvet hastanenin koridoruna yansımıştı.
Mithat Ağa bağırıp : " Karım öldü mü , peki oğlum "dedi elinde olmadan panikle..


Doktor kırlamış saçları ve gür kaşlarıyla vardı.

Kaşlarını çatan doktor : " Hayır karınız iyi ama çocuk yok , yanlış alarmmış" dedi.
Mithat Ağa doktorun dediklerini anlamayıp : " Sen ne dersin , açık söyle yoksa seni hiç acımadan vururum" diyip belindeki silahı doktorun anlına tuttu.


Doktor panikle :" Aslına bakarsanız karınız hiç hamile değilmiş yanı dış gebelikmiş ve size yanlış aktarmışlar düzenli kontrollere gitmedi mi ? " dedi sözlerinin sonuna doğru merakla .

Mithat Ağa'nın elleri titreyip silahı indirdi.

Gözleri büyümüş boş boş bakıyordu.

Karısı iki defa gitmişti ve şimdi doktor bey hamile değil diyordu.
Üzülmeyecekti.

Uyarmıştı karısını , ardını arkasını düşünmeden kahyasına : " Berfin denen kızın evine götür beni " dedi.
Kahya korkuyla başını sallayıp Ağasını takip etti.


Eve geldiklerinde arabayı durdurup durdu kahya : " Geldik ağam" dedi korkuyla .

Ağasını sağı solu belli oluyordu karısını hastanede bırakmıştı.

Burada ne arıyordu?.

Geldik sesiyle arabadan hızla indi Mithat , hızla karşındaki kulübenin kapısını kıracak gibi açtı.

Kapı hızla duvara çarpınca evin beyi oturduğu sandalyeden sıçradı..

Mithat : " Evin beyi sen misin ? "diye bağırdı sert ve bariton sesiyle.
Yaşlı adam korkuyla sıçramış karşında Ağasını görünce oturduğu yerden hızla kalkıp el pençe duruyordu.

Yaşlı adam : "Benim ağam , bir kusurum mu vardır ? " dedi korkuyla.

Mithat kaşının birini kaldırıp : " Yoktur bir kusurun , kızın Berfin bana vereceksin , karım olacak çocuğumu dünyaya getirecek" dedi.
Adam korkuyla : " Ama o sizden küçüktür " dedi cılız bir sesle..


Mithat : " Vermiyor musun" dedi damarları dışarı çıkmıştı .

Kapının sesine çıkan ev halkı korkuyla Mithat Ağaya bakıyordu.
Yaşlı adam :" Ne hadime , siz istemişsiniz bana laf düşmez aksine sevinirim" dedi korkuyla .

Mithat Ağa evden çıkanlara göz gezdirip : " Hangisi Berfin " dedi.
Berfin babasına hayretle bakarken kardeşlerinin ve arkadaşının bakışları bir anda üzerinde hissetti herkes dikkatle kendisine bakıyordu.

Yaşlı adam kapıdaki dillere destan güzel kızını gösterip : ''Kapıdaki bakır saçları olan Berfin " dedi.

Mithat Ağa toprağı dövercesine yürüyüp kızı kolundan tutup kapıya doğru sürüklerken :" Başlık parasını göndereceğim eğer erkek evladım olsun , o zaman sen yaşadın" diyip kızı hızla arabaya bindirdi.

😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍😍

Yazarınız:ZEYTAN 😘😘

Mithat Cihangir( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin