Lütfen yorum yapmayı unutmayın, iyi okumalar!
roses_are_rosie
Chaeyoung, merhaba.
Merhaba Jeongguk.
Nasılsın?
Pek iyi hissetmiyorum sanırım. Konuşmaya ihtiyacım var yoksa bu garip hislerin içinde boğulup gideceğim.
Pekala anlat bakalım.
Aslında... Yüz yüze görüşsek olur mu? Günlerdir evde tek başımayım ve duvarlar üstüme üstüme gelmeye başladı.
Tamam, nerede buluşmak istersin?
Evden çıkmaya hiç halim yok, bana gelmeni söylesem sınırı aşmış olur muyum?
Hayır Jeongguk, saçmalama.
Sen bana adresini yolla, ben de evden çıkayım.
Tamam.
*adres*
Chaeyoung...
Efendim?
Teşekkür ederim.
Ne için?
Beni yalnız bırakmadığın için.
Yola çıkıyorum şimdi. Görüşürüz Jeongguk. :)
Görüşürüz Chaeyoung.
Chaeyoung arabasını Jeongguk'un oturduğu sitenin yakınına park ettiğinde gülümseyerek sitenin güvenliğine doğru ilerledi.
"Jeon Jeongguk'u ziyaret edecektim."
Güvenlik kızı başıyla onayladıktan sonra Jeongguk'a haber verdi. Jeongguk Chaeyoung'un içeri gelmesini söylediğinde sonunda güvenlikten kurtulan Chaeyoung, Jeongguk'un tarif ettiği binanın önüne geldi ve içeri girmek için adımladı.
İçeri girdiğinde asansörden inen Jeongguk'la karşılaştı. Jeongguk gülümsedi.
"Geldiğin için teşekkür ederim."
Chaeyoung da ona gülümseyerek karşılık verdi ve birlikte eve geldiler. Jeongguk kapıyı sonuna kadar ittirdi ve. Chaeyoung'a içeriye gelmesini söyledi. Chaeyoung Jeongguk'un söylediğini yaptı ve birlikte salona ilerlediler. Karşılıklı gelecek şekilde aynı koltuğa oturduklarında Jeongguk tekrar gülümsedi.
Chaeyoung gözlerinin önündeki bu gülümsemeye kendini kaptırmadan edemedi. Kafasını iki yana salladı ve konuştu.
"Canını sıkan neydi? Neden iki gündür iyi hissetmiyordun?"
Jeongguk derin bir nefes aldıktan sonra konuştu.
"Uzun zamandır aralıksız konuştuğum bir arkadaşım artık mesajlarıma cevap vermiyor. Aslında sadece arkadaşım mı bilmiyorum ama onu özlüyorum."
Chaeyoung kaşlarını çattı.
"Evine gitmeyi denedin mi?"
"Evini bilmiyorum." dedi Jeongguk umutsuzca. "Tanışmamız aslında garipti, o beni buldu. Ve o güne kadar..." Yutkundu. "O güne kadar sevilmenin nasıl bir şey olduğunu tam olarak hissetmemiştim."
Chaeyoung gülümsedi. Jeongguk'tan bunları duyduğu için mutlu hissediyordu. Kalbine dokunabildiğini hissetmişti ve bu duygu dünyalara bedeldi.
"Seni gerçekten önemsiyor olmalı."
"Hala öyle olduğunu sanmıyorum." dedi Jeongguk ve yanında duran yastığı kucağına aldı. "İki haftadır konuşmuyoruz. Mesajlarıma cevap vermiyor."
"Belki de zamana ihtiyacı vardır," dedi Chaeyoung. "Belki de bir şeyleri tartması gerekiyordur kendi içinde. Bunu bilemeyiz ki. Öyle düşünme. Eminim öyle düşünmeni istemezdi."
Jeongguk parmaklarıyla oynarken kafa salladı. Chaeyoung hiçbir şey demeden onu izledi bir süre. Önemsendiğini hissetmek güzeldi, hele ki asla umurunda olmadığını düşündüğü biri tarafından. Jeongguk bir süre daha aynı şeyi tekrarladıktan sonra güldü. Chaeyoung kaşlarını kaldırdı gülümserken.
"Ne oldu?"
"Sadece seninle konuşurken onunla konuşuyor gibi hissettim. Benziyorsunuz, düşündüğünden de fazla."
Chaeyoung dudaklarını birbirine bastırdı.
"Belki de aynıyızdır."
"Ne? Aynı mısınız?"
Chaeyoung kafasını iki yana salladı.
"Yani lafın gelişi söyledim. Olur ya hani insanlar çift yaratılmıştır derler, belki biz de karakter bakımından benziyoruzdur demeye çalıştım."
"Anladım."
Bir süre ikisi de konuşmadı. Aralarındaki rahatsız edici sessizliği bozan taraf Jeongguk oldu.
"Chaeyoung," dedi. "Dizlerinde uyuyabilir miyim?"
❃
Beklenmeyen son! Fklgjdskogdsgfsdj Yazar sizi şaşırtmayı seviyor. ;) Yorum yapmanızı istiyorum çünkü yorumlarınızı okumayı seviyorum. :') Bir şey sormak istiyorum; sizce Jeongguk gerçeği kaç bölüm sonra öğrensin? Fikirlerinizi bırakır mısınız? Bu kitapta fikirleriniz önemli. :) Sizi seviyorum ve sizi morluyorum! 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lost way | rosékook
Fanfiction❝Beni sevmek çok da zor değil, sadece şimdiki gibi sımsıkı sarılsan yeter. Seni sevmek çok da zor değil, biraz daha gülümseyip seninle daha çok ilgilenirsem. Birbirimizi sevmemiz çok da zor değil, her seferinde ilk günkü gibi bakarsak birbirimize.❞ ...