1.2

84 9 1
                                    

Bayrama ozel bolümü okumayı unutmayın 💙💙

Resmen pijamalarımla çıkmıştım karşısına.
Rezzillikin danimarkası resmen fiyasko. Acaba ne düşündü, belkide bakımsız olduğumu düşünmüştür . Yada benden iğrenmiştir.
Ne yapicam ben ya.
Yatağın üzerinde bir süre çırpındıktan sonra yorulup kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Sabah alarmın çalmasıyla uyanıp banyoya gittim.
Elimi ,yüzümü yıkadıktan sonra dolaptan beyaz eteğimi ve siyah üstümü çıkardım. giyinip aynanın karşısında saçlarımı tarayıp tepede at kuyruğu yaptım.
Zaten makyaj yapmadığım için hazırlanmam en fazla 20 dakikamı alırdı.
Askıdan çantamı aldım ve ayakkabilarımı giymaye başladım.
Bir yandanda oğuzların evini dikizliyordum. Ayakkabılarımı giyip kapıyı kapattım.
Tam aşağı inicektimki oğuzların kapısı açıldı.
Asel ve oğuz bana seslendi.
" bu saate nereye okula gitmiyormusun" diye sordu asel.

"Hayır ben açıktan okuyorum şimdi ise resteoranta gidiyorum" diye cevapladım.
Asel ve oğuz biraz şaşırsalarda sonradan toparlandılar.

Asel " okula kadar beraber yürüyelim"
Diyince başımla onayladım.
Ben, yanimda asel ,aselin yaninda ise oğuz yürümeye başladık.
Oğuz telefonuyla ilgileniyordu.
Asel durunca bende durdum. Beni omuzlarımdan tutarak karşısına aldı.

"Kiz sen ne kadar güzel olmuşsun böyle yoksa birimi var "diye sordu.

Ben şaşkınlıkla asele bakarken oğuzda aynı merakla bana bakiyordu.

"Hayir nerden çıkardın" diye cevaplayınca asel dudağını büzdü.
Oğuz ise normal ifadesine döndü.
Oğuz bugün soğuk davraniyordu acaba neden diye düşünürken asel' in sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.
Okula varmıştık aselle oğuza şans dileyip resteoranta gittim.

Selma abla ve diğer çalışanlar daha yeni gelmişlerdi. Dükkanı açtıktan sonra önlüğümü giyip masaları silmeye başladım.
Müşteriler gittikçe çoğalıyordu.
Bizim restorant kafe gibi birşeydi.
Öyle çok büyük değildi.
Öğlen arası olunca patron izin alarak araya çıktım.
Oğuzla aseli okulda ziyaret etmek istedim.
Sonuçta ilk günleri ( kesinlikle oğuzu görmek için değil!!!)

Okula vardığımda aselin bankta oturduğunu gördüm.
Asel beni görünce önce şaşırdı . Sonra elini sallayarak gelmemi söyledi.
Aselin yanına oturdum.
" eee asel hanim nasıl gidiyor okulun ilk günü " diye sırıtarak sordum.

" idare eder" diye cevaplayıp devam etti.
    A= gerçekten hayatında olan kimse yokmu ?

Y= hayır yok neden sordunki

A= hiç öylesine sordum

Aselle konuşmaya devam ederken yanımıza iki tane öğrenci geldi.

Yalnız ikiside çok yakışıklıydı.

Merhaba ben mert dedi sarışın olan.
Digeri mert' e göre daha yakışıklıydı.
Mert sarışın mavi gözlü beyaz tenli.
Diğeri ise kül kahverengi saçlı, beyaz tenli ve açık kahverengi göz rengiyle
mükemmel uyum sağlayan uzun kirpiklere sahipti.
Diger çocuk utanmıştı galiba çünkü elini ensesine atiyor ve yanakları kızarıyordu.

Mert arkadaşı cevap vemeyince eliyle çoçuğu göstererek " buda Emre" dedi.
Her ikisiyle tanışınca asel ve mert konuşmaya başladilar baya iyi anlaşıyorlardı .
Mert ve asel kantin bahanesiyle yanımızdan ayrıldılar.
Bankta ben ve emre kalmıştık.
Emra bana doğru düzgün bakamıyordu. Ve yanakları hala kırmizıydı.
Bu hali cidden tatlıydı. Bir kızla konuşünca utanan erkek , .

Zil çalınca emre derse giricem diyip yanımdan ayrıldı.
Zaten hiç konuşmamıştık. Yüzüme dahi bakamamıştı.
Saate baktığımda mesaimin bitmek üzere olduğunu gördüm.
Gözlerim oğuz' u arıyordu ama ortalıkta yoktu. En sonunda pes edip resteoranta geri döndüm.

Bittim resmen ya bu ne bu gidişle resteorantta ölücem.
Patron herkese parasını verdikten sonra evlere dağıldık.
Eve vardığımda asansörün duğmesine basıp beklemeye başladım.

Kapıda dikilen fatma nineye baktım.

Fatma nine birşey mi istedin?
" kızım dolaba yetişemiyorum yardım edebilirmisin"
Diye soran fatma nineye gülümseyerek" tabiki" dedim.
Ayakkabılarımı indirip fatma nineyi takip ettim.
Mutfağa gectikten hazır olan sofraya baktım fatma nine döktürmüştü yine.

Dolaptan su sürahisini çıkardiktan fatma nineye verdim.

" fatma nine sürahileri yetişebileceğin yerlere koyki kolayca alabilirsin "
Dedim gülümseyerek.

" kızım bulaşıkları torunum yıkıyor o koymuş " diye cevap veren fatma nine şaşkınlıkla  baktım.

"Fatma nine sen yanlız yaşamıyormusun?

"Yaşıyodum ama torunum okulu için burada benimle kalıyor daha geleli 1 hafta  oldu" 
Diyen fatma nineye başımla onayladım.

Fatma nine 58 yaşında vecok tatli birisiydi. Bembeyaz teni ve yeşil gözleriyle eskiden ne kadar guzel olduğunu belli ediyordu.
Fatma nineyi seviyordum arada bir beraber yemek yapar sohbet ederdik.

"Kızım hadi yemeğe otur hem torunumlada tanışırsın"
diye soran fatma nineyi ne yaptımsa ikna edemedim. Şimdi ise torununu uyandırmak için yan odaya gidiyordum.
Kapıyı tıklattım ama ses gelmedi bir daha tıklattım yine ses yok

" kızım bizim oğlan biraz uykuya düşkün odasına giriver"

diye mutfakta söylenen fatma nineyi dinleyip içeri geçtim kapıyı yavaşça açıp içeriyi kontrol ettim.
Odası cidden çok güzel kokuyordu ne sıkmıştı acaba .
Yatakta üzeri örtülü gence baktım.
Bakmamla ağzımın açılması bir oldu.....

Evet yeni bölümde geldi.

Neyse umarım begenmişsinizdir
Umarim hayatınız iyiye dogru gidiyordur 😊💙💙💙

ANONİM VE OĞUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin