|3.Bölüm/ Çakal Alihan|
Komşularıyla olan kısa sohbeti biterken, karşısında büyük sinir harbiyle üstüne doğru gelen adamdan korkmuştu Hazel! Gece gece zaten yorgundu üstüne birde bu adamın laflarıyla gerilmek istemiyordu.
Çakal Alihan!
Bu mahalleye geldiği ilk günden kancayı takmıştı kendisine. Öyle korkak bir kız değildi neyseki idare etmeyi başarabilmişti bu zamana kadar. Ama bu Alihan'ı geri etmeye yetmemişti! Her gördüğünde ya laf atar, ya tehtidler savurur ya da ona yaklaşmaya çalışan birini gördüğü an uzaklaştırmak için elinden ne geliyorsa yapardı. En çokta sonuncusundan korkuyordu ya Hazel! Çünkü Alihan'ı her ne kadar takmasada içten içe ondan çok korkuyordu! Herkese geçen dişi ona geçmiyor, adam peşini bırakmıyordu. Nerede kendini görse "senin sonun benim, benim karım olacaksın" gibi şeyler söyleyip sinirini bozuyordu Hazel'in! Elbet bundan daha ileri gittiği zamanlarda oluyordu ama polise şikayet edeceğim seni dediği anda adam geri basıyordu! Basmak zorundaydı da! Biliyordu ki İstanbul'da ne kadar pis iş varsa Alihan da oradaydı. Bu yüzdendi ya zaten Alihan'ın yıllardır dediklerini icraata geçirememesi! Adam kadının ona hayır demesine dayanamıyordu! Her kadın onun için ölüp biterken Hazel ondan kaçıyordu! Belkide tüm bu olanların sebebi buydu!
"Kimdi lan o dangalak!" Daha yolu yarılamadan bağırırcasına söylediği sözler Hazel'i sinirlendirirken komşuları geri çekilmişti bile. Hepsi çok iyi biliyordu ki Alihan'a bulaşmak bu şehirde barınamamaktı!
"Kimse kim sanane be adam! Ne zamandan beri sana hesap verir oldum?" Adamın kadının laflarını duymasıyla yüzünde avını kıstıran hayvan misali bir sırıtış peyda olurken Hazel birkaç adım gerilemeden edemedi. Bu sırıtış Alihan'ın konuyu çok başka yerlere çekeceğinin bir işaretiydi! Nitekim öylede oldu!
"Sana benim karım olacaksın dediğim günden beri bana hesap vermek zorundasın gülüm unuttun mu yoksa?" Sinirle kaşları çatılan kadın artık çıldırmak üzereydi. Bu nasıl bir mahalleydi böyle. Tam kurtardım derken yine başka bir belaya çatmıştı.
"Bak Çakal!"
"Sen bana her Çakal dediğinde ahanda şu yüreğime bir şeyler oluyor be gülüm..." Lafını bölen adam sinirlerini hepten zıvanadan çıkarırken burnundan solumaya başlamıştı bile!
"Şu saçma imalarını da al ve defol git evimin önünden! Defol!" Son kelimeyi çığlık atarcasına söylediğinde sırıtışı daha genişleyen adamla, söylediklerine çoktan pişman olmuştu! Gözleri kendiğinden kapanırken duyacağı kelimeler için hazırdaydı.
"Kimin evinden kimi kovuyorsun sen acaba Hazel Hanım? Haydi söyle bana!" Derin soluklar alıp veren Hazel, kapalı olan gözlerini açarken çoktan titremeye başlamıştı bile. Bu ev hatta Balat'ta ki tüm evlerin tapuları bu adi herifin üstüneydi. Hazel'de dahil o evlerde oturan herkes Alihan'ın kiracısıydı! Kiraları her ayın sonunda yanında gezdirdiği şaklaban arkadaşı toplardı, kendisi hariç! Kendi kirasını bizzat Alihan almaya gelirdi! Bu durum onu ne kadar sinir etsede gerçeklerden kaçamazdı! Her gelişinde kira yerine edepsiz şeyler teklif eder, aklı sıra kadını yoklardı ama Hazel'de ona kanacak göz yoktu o ayrı!
"Kirası neyse vermiyor muyum? Veriyorum! O zaman bu ev benimdir! Benim mahremim! Şimdi defol burdan Alihan!" Kadının sesi tüm mahalleyi sallarken herkes şaşkınca birbirine bakıp fısıldaşıyordu. Bu mahallede ya da başka bir yerde kimse Çakal Alihan'a sesini dahi çıkaramazdı ama Hazel adamın tüm tabularını yıkmıştı! İnsanlar korkuyla bir Alihan'a bir de Hazel'e bakıyordu. Özellikle Alihan'ın Hazel'e kızmaması, adamın gerçekten kadını sevdiğini düşündürtüyordu insanlara!
"Sana son kez soruyorum Hazel! O adam kimdi? Senin gecenin bir vakti o adamın arabasının içinde ne işin vardı? Farkındaysan gayet sakin bir şekilde soruyorum! Şayet aynı şekilde cevap alamazsam ne yapacağımı sen çok iyi biliyorsun? Değil mi gülüm?" Adamın her bir lafı buram buram tehdit kokarken Hazel ilk defa adama boyun eğmişti. Çünkü Agah'a zarar vermesinden korkuyordu! Çakalı biraz olsun tanıyorsa diğer heriflere yaptığının bin mislini yapardı Agah'a! Daha bir gündür tanıdığı adamı koruduğuna inanamıyordu Hazel ama bugün yaşadıkları onun için bir ilkti ve oldukça özel bir yer edinmişti yüreğinde. Sanki Agah'a bir şey olsa yüreği dağlanacakmış gibi bir his vardı içinde! Gözlerinden bir damla yaş akıp yeri boylarken derin bir nefes çekti içine! Bu son dedi kendine 'bu son'. Ne Agah ile bir daha karşılaşacaktı ne de Çakal Alihan'a boyun eğecekti! Her şey yaşadığı huzur dolu bugün içindi!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
S O N BAKIŞ
General FictionGerek Avrupada gerekse Türkiye'de yaptığı girişimciliklerle nam salan bir beyefendi; Agah TÜRK. Genç yaşını çalışarak tüketen bu adam evlilik müessesinden sıyrılmış, 40 yaşında müzmin bekarlar arasında yerini almıştır. Ve Hazel KUTLU. 25 yaşında h...