Aniden yere yığılan İzel i hemen kucaklayıp bir odaya götürmüştüm. Evdekilerden doktor çağırmasını istedim kısa sürede doktor gelmiş aşırı stres ve yetersiz beslenmekten dolayı bayıldığını söylemişti. İyice dinlenmeli ve sağlıklı beslenmeli öğün atlatmamalıymış. Doktor gittiktem yarım saat sonra İzel o ugruna öldüğüm gözlerini açtı başta nerde olduğuna bakındı beni görmesiyle yataktan irkilerek doğruldu.
-Sakin ol İzel ani bir hareket yapma.
-Ne oldu bana nerdeyim?
-Bayıldın. Doktor stres ve yeterli beslenememenden kaynaklandığını söyledi neden kendine dikkat etmiyorsun İzel?
Beni dinlemiyordu sanki yataktan ayaklarını sarkıtıp ayağa kalktı hemen yanına gidip omuzuna dokundum.
-Bırak!
Sert bir şekilde elimi ittirmişti.
-Dur hemen birşeyler ye biraz dinlen nereye böyle?
-Evime gideceğim.
-Senin evin artık burası İzel.
Yüzüme baktı. Anlamamıştı sanki.
-Kendin gelmedin mi buraya kabul etmek için? Ben geldim diyordun bas bas. Kabul etmedin mi teklifimi?
Güldü ama icten değil aksine öfke barındıran bir gülüştü.
-Teklif mi ortada bir teklif var mı ki sen gelip teklif diyorsun?
-Bak İzel tamam haklısın biraz zoraki olmuş olabilir ama bu en doğru karar iki....
-Biraz zoraki mi! Sen beni ailemle onalrın canıyla tehdit ediyorsun farkında mısın?
Derin bir iç cektim sabır diler gibi.
-Öyle yada böyle sende kabul etmedin mi?
Sıkıntılı bir nefes verdi.
-Baska şansım var mı ki?
İste o an sevinç coşkusu içimi doldurmustu. Yani kabul ediyordu benim olacaktı karım olacaktı.
**********
-Siz sayın İzel Işık, sayın Seyit Hekimoğulunu kocalığa kabul ediyor musunuz.
Benim cevabımdan sonra nikah memuru İzel e dönmüştü. Bir hafta geçmişti. İzel in evden ayrılamsının üstünden tüm hazırlıkları yapıp sade bir nikah kıycaktık. Ben tabiki isterdim ki davullu zurnalı olsun ama durumlar ortadaydı. İzel e bir gelinlik almıştım ne kadar istesemde giymemişti. En son giydiği gelinliğinide yakmıstı zaten. Beyaz uzun bir elbise giymis uzun kumral saçlarını örmüştü çok harika görünüyordu. Gözünden bir damla yaş düştü yumruklarını sıkıyordu. Hemen karşıda oturmuş ailesinin de yüzleri beş karıştı. İzel in onları nasıl ikna ettiği hakkında en ufak bir fikrim yok ama ben hiç uğraşamıştım.
-İzel hanım size soruyorum.
Nikah memuru tekrar konuşunca içime bir panik doldu ya kabul etmezse ona baktım. Yözleri benden baska her yerde dolaşıyordu.
-İzel.
Dedim fısıldayarak. Derin bir iç çekti.
-E-Evet.
En sonunda kabul etmişti. İmzaları da attıktan sonra herkes yiyip içip gülüyordu. Düğün yapmamıştık birkac yakın akraba çağırmış avluda sade bir nikah yapmıştık. Akşma doğru herkes evlerine ayrılmıs artık İzel... İzel ime kavusma vakti gelmisti. Züleyha ile olan odamızın hemen karşısındaki odayı yapmıştım onun için. En iyi mobilyaları yerleştirmiştim. Odaya yöbeleceğim sırada karsımda gözleri yine ağlamktan kızarmıs ve halada ağlayan Züleyha yı gördüm. Bana doğru yaklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKUM GELİN
ChickLitSevdiğim adamın abisiyle yatmanın verdiği acı. Küçük bir kadının büyük bir adama mahkumluğu. Yaşanmaması gereken geceler feryat eden tenler. Yüzüme batan sakalları kalbime batan cam parçaları gibiydi. Her seviyorum deyişi dahada hançerliyordu bedeni...