3

1.1K 53 8
                                    

Baran'ın masadan kalkmasıyla birlikte Kerem de kalktı.İrem bir anda çığlık attı
'Ne oldu!?' ben bile korkmuştum.
'AZ ÖNCE BARAN BAL SENİ EVİNDEN ALIP BİR PARTİYE GÖTÜRECEĞİNİ SÖYLEDİ' derken Nisan ve Ayça yanımıza geldi ve ikiside 'OHA!' dedi. Nisan 'Okul çıkışında buluşmalı be hazırlanmalıyız bu harika bir olay' dedi .Ayça 'Evet evet sana Baran'ı anlatmalıyız' 'Bir saniye kızlar ben hiç bişey anlamadım başından anlatın'
'Alev bak şimdi o Baran Bal.Fark ettiğin gibi çok yakışıklı ve havalı bir çocuk.Anlaması aşırı zor çünkü bizimle çok konuşan bir tip değil aslında kızlarlada pek konuşmaz.Kızlarla sevgili olmaz ama bir çok kızla takıldığını duydum.Yani bu yaşına kadar hiç bir kızla ciddi bir ilişkisi olmadı sadece onlarla takıldı.' sonra hiçbir şey anlamayıp
'Yani ne demek istiyorsunuz?' diye sordum.
Nisan 'Baran hiç bir zaman böyle bir şey yapmazdı ama Alev o senden etkilendiki seni partiye götürecek' dedi. Ben ise hala inanmak istemiyordum.
'Yada bu okulda yeni olduğum ve partinin nerde olduğunu bilmediğim için yapmıştır?'
'O çocuk hiç bir kıza böyle bir şey yapmaz' dedi İrem.

Okul çıkışında dayanamayıp Ayça'ya 'Ne giyeceğim ben daha önce siz zenginlerin partisine gelmedim'
'Biz zenginler?' Ayça güldü.'Yani zengin fakir diye ayırmayacağım ama aynı okulda okuduğumuza göre sende fakir değilsin'
'Ha benim annem ve babam ayrı ben annemle yaşıyorum.Yani açıkçası buraya gelmemi sağlayan babam normalde ben sıradan bir okulda okuyordum'
'Anladım Alev.Peki şık bir elbisen var mı? istersen alışverişe gidelim çünkü fiziğin aşırı mükemmel ve bu güzel fiziğe uygun bir şey giymelisin!'
'Olduğunu düşünmüyorum' ikimizde kıkırdadık ve Ayça'yla birlikte bir mağzaya gittik. Ayça her gördüğü elbiseyi elime tıkıştırıyordu.Uzun bir zaman sonra elbiseleri denemeye başladım.Kabinden çıktığımda Ayça hep 'Yok bu olmaz' falan diyip beni yine kabine gönderiyordu.En son bir elbise denedim ve artık bıkmış yüz ifademle dışarı çıktım.Ayça bir anda 'OHA HARİKA OLMUŞSUN LAN' diye bağırdı.Aslında bunu hiç beklemiyordum bu yüzden elbiseyi giydiğim anda aynaya bile bakmadan dışarı çıkmıştım.Ayça'nın bu tepkisi üzerine aynaya baktım.Gerçekten harika olmuştu.Kırmızı,askılı,kısa saten bir elbiseydi.Bacaklarımı ve belimi çok güzel gösteriyordu.Ayça'yla üç saat kasada kavga ettik.Elbiseyi o ödemek istiyordu.Ama bu savaşı ben kazanmıştım ve kendi elbisemi kendim ödemiştim tam dışarı çıkarken bana bir paket verdi 'Bu güzel elbisenin altına ayağına yakışacak bir ayakkabı gerekiyordu' diyip göz kırptı.Gerçekten bir ayakkabıya ihtiyacım vardı ve Ayça bana altın renginde ayağımı saran açık bir topuklu ayakkabı almıştı.Elbisemle uyuyordu.Ona teşekkür edip sarıldıktan sonra beni evime bıraktı.Bende hemen hazırlanmaya başladım.Makyaj yapma konusunda iyi olduğum için hemen hazırlandım.
Telefonuma bakmak için açtığımda bir mesaj gelmişti.Baran'dan.
Hazır mısın?
Bana konumunu atar mısın?
Aman tanrım!! bana mesaj atmıştı.Hemen evimin konumu attım ve onu bekledim.Yaklaşık bir 15 dakika sonra
Kapının önündeyim.
Allahım kalbim çıkacaktı.Gerçekten de kapının önünde Siyah bir araba duruyordu.Aman tanrım yoksa o bir Maserati mi?Evet tam olarak oydu.Daha fazla bekletmemek için kapıdan dışarı çıktım.Ön koltuğunda o kadar havalı duruyordu ki.Bir eli direksiyondaydı ve bana bakıyordu.Hayır hayır bakmıyordu bildiğiniz süzüyordu.Beyaz bir gömlek altına siyah bir pantolon Allah'ım niye bu kadar yakışıklıydı ki?Ön koltuğa oturdum ve konuşmaya başladım.'Selam,bu arada beni aldığın için teşekkür ederim'
'Rica ederim'
Kısa bir cevap verince konuşmak istemediğini anlayıp arkama yaslandım.Camdan dışarı bakmaya başladım.Kırmızı ışıklarda durunca bana bakmaya başlıyordu.Yirmi dakikalık araba yolculuğundan sonra ilk defa konuştu 'Çıkışta seni ben bırakırım çok etrafa kaybolma' bu da bir emirdi o yüzden sadece onayladım.Ve sonunda gelmiştik.Arabadan indik ve sıranın olduğu yere doğru ilerledik.Aslında önümüzde birileri vardı ama Baran onların önüne geçti ve ELİNİ OMZUMA ATTI.Güvenlikler onu görünce 'Hoşgeldin Baran abi' dedi.Demekki Baran burayı çok sık geliyordu.Bize kapıyı açtılar.İçeri girdiğimizde elini indirdi.Bunu sadece birlikte olduğumuzu göstermek için yapmıştı.Barın orda Nisan,Yağız ve Kerem'i gördük.Nisan gelip bana sarıldı ve 'Alev çok güzel olmuşsun!' diye bağırdı.Yağız'a ve Kerem'e selam verdiğim de Kerem'Alev gerçekten çok güzel olmuşsun' dedi  utanarak teşekkür ettim.Kerem gerçekten çok nazik bir çocuktu.Yağız 'Ve işte içkiler geldi...Gece başlasın' Ve hepsi bir ağızdan bağırdı -Baran ve ben hariç-Önümüze bir tepsi dolusu shot bardakları geldi.Nisan'a Ayça ve Toprak nerde diye sordum.'Ne biliyim yiyişmeye falan gitmişlerdir muhtemelen' dedi.Sonra elime bir bardak tutuşturdular.Eski okulumdayken genelde arkadaşlarımla bira falan içerdik ve sarhoş olurduk.Ama bu daha farklıydı şimdi yanımda Baran vardı.Ne oldu hatırlamıyorum ama en son yedi tane shot atmıştım.Nisan ve Yağız aramızdan uzaklaşıp öpüşmeye başlamışlardı.Kereminde kafası çok iyiydi.Baran ise bizim kadar içmişti ama ona bir şey olmamıştı.Kerem'Abi şurda çok taş kızlar var ben onların yanına gidiyorum' diyip gitmişti.Sadece ben ve Baran kalmıştık.Midem bulanmaya başlayınca 'Ben tuvalete gidiyorum' diyip yanından.ayrılmıştım.Yürüyemiyordum.Tuvaletin nerde olduğuna dair hiç bir fikrim yoktu.Sonra bir merdiven gördüm ve yukarı çıktım.Bir sürü kapı vardı.Tam bir tanesini açarken bir adam kolumu tuttu.'Odamızı mı arıyordun tatlım' diyip beni çekmeye başladı.Bağırdım ve ağlamaya başladım ama o kadar gürültü vardı ki kimsenin beni duyacağı falan yoktu sonra onun sesinini duydum 'Bırak lan kızı'
'Niye bırakayım senin kızın mı?'
'Evet benim kızım.Şimdi bırak şu kızı' Sonra o adam beni bıraktı ve ben ağlamaya başladım.O sırada  Baran o adamı dövüyordu.Sonra beni yerden kaldırdı. 'Ağlama geçti' diye fısıldadı.İlk defa bu kadar nazik konuşuyordu.'Bir yerine dokundu mu' cevap vermedim.'Alev bana söyle bir yerine dokundu mu' kafamı hayır der gibi salladım.Sonra o kadar güzel bir şey olduki bana sarıldı.Saçlarımı okşuyor bana geçtiğini söylüyordu.Sonra belimden tutup beni arabasına bindirdi.Arabaya bindiğim anda gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım.Uykuyla uyanıklık arasında bir yerdeydim.Gözlerim kapalıydı ve bedenim uyuşmuştu.Tabi alkolünde etkisi vardı.Ama onu hissedebiliyordum.Beni arabanın ön koltuğundan aldı.Beni kucağına aldı.Fakat anahtarla kapıyı açacağı için beni kucağından indirdi ve beni uyandırmaya çalıştı 'Alev uyan güzelim hadi' ayaklarımın üzerinde duracak hale gelince anahtarla kapıyı açtı.Hala başım dönüyordu.'Nerdeyim ben?'
'Merak etme benim evimdesin.Seni bu halde evine bırakamazdım,bu gece burda kal.Sana bakıcağım.Şimdi istersen sen şurda otur ben sana bir kahve yapayım ayılırsın.' başımla onayladım.Ve o mutfağa doğru gittiğinde evine baktım gerçekten çok büyük ve lükstü.Ama göz kapaklarım o kadar ağırlaşmıştı ki koltukta yine uykuyla uyanıklık arasında bir şeye daldım.Bir kaç dakika sonra Baran'ın geldiğini duydum.Gözlerim kapalı olduğu için beni uyuyorum sanıyordu.Elindeki kahve bardağını masaya bıraktığını duydum.Sonra baş ucuma geldi ve bakmaya başladığını hissettim.Sonra saçlarıma dokundu,okşadı.'Bugün gerçekten çok güzeldin' dedi.Bunun bir rüya olduğunu düşümdüm.Baran beni güzel bulmuştu ve bana iltifat etmişti! Daha sonra beni kucağına aldı ve üst kata çıkardı.Tenimin onun yumuşak yatağına değdiğini hissettim.Ama ondan sonra başka hiç bir şey hatırlamıyorum.Muhtemelen Baran beni yatağa yatırınca gerçekten uykuya daldım.

Alev ve BalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin