Three

328 30 9
                                    

    Bucky, huzursuzca yatağında kıpırdandı. Wanda'nın sıcak bedeni az ötesindeydi. Bir şey vardı. Bir şeyler. Kafasında boşluklar, geçmeyen kalp sızıları, gördüğü rüyalar...

Giderek artıyor ve onu huzursuz ediyorlardı. Daha da kötüsü, rüya her zamanki monotonluğuyla başlıyor ama sonra ne oluyorsa bir anda olduğundan fazlaca bulanıklaşıyor ve Bucky delicesine öptüğü, dans ettiği, ellerini tuttuğu, seviştiği kızın yüzünü göremez oluyordu.  Parmaklarının arasında kızıl saçları süzülürken çok net görmüştü. Ve böylece Natasha'nın saçları zaafı haline gelmişti. Nasıl da benziyordu öyle? Bir de kadının gözleri yok muydu? Bucky, deja vu hissinin dayanılmaz boşluğu içinde kayboluyordu. Sabaha doğru Wanda uyanmış olmalı ki, adamın kolunu kaldırıp çıplak göğsüne yayıldı. Saçları Bucky'nin bedeninde yayılırken Bucky onun saçlarına dokundu. Nasıl hissettirdiğini düşündü. Hayır, aynısı değildi. Parmağını saf kadifeden geçiriyormuş hissi yoktu. Serinletici ve çiçek koku yerine tatlımsı bir koku hakimdi. Neredeyse şeker gibi. Artık bir şeyler hatırlamayı istemeye başlamıştı. Ne yaptığını bilmiyordu. Sanki sarhoş gibiydi. Wanda'dan hoşlanıyordu, gerçekten. Güzel gözlerini, yumuşak dudaklarını ve ince belini. Onunla ilgili sevdiği detayları anımsamaya çalıştı. Wanda'nın sevmediği bir yanı vardı. Sürekli zihnine müdahale ediyordu. Bunu sık sık yapıyordu ve Bucky henüz ona bunu kesmesini söyleyecek kadar kibar bir kelime topluluğu bulamamıştı. Bucky öpmeyi düşündüğünde Wanda dibinde bitiyor ve parmak uçlarında uzanarak onu öpüyordu. Bucky sanki kontrolü kaybediyordu ve bunun onu korkutmasını engelleyemiyordu. Natasha'nın saçlarının güzel olduğunu söylemesinden sonra kestiği gerçeği Bucky'nin canını sıkmıştı. Bir şey vardı, Natasha bir şey yüzünden Wanda ve Bucky'den nefret ediyordu. Bunu anlayabilmek için telekenezi yeteğine sahip olmak gerekmiyordu. Wanda geçen gece Bucky'e Natasha'yla ilgili bir şeyler söylemişti.

"Bucky?" Diye seslenmişti.

"Bebeğim?" Başını kaldırdığında Wanda'nın ona gülümsediğini görmüştü. Ama sonra yüzündeki gülümseme silinmişti.

"Natasha.." Diye fısıldamıştı.

"Beni geriyor..sürekli ilişkimiz hakkında bel altı şaka yapmasından nefret ediyorum." Wanda huzursuzca dudaklarını büzmüştü. Bucky başını kaldırdığında terastaki Natasha'yı gördü. Sigara içiyordu. Kısa kızıl saçları rüzgarda savruluyordu ve Bucky anlamsızca kavrulduğunu hissetmişti. Bu Rus'ta anlamadığı bir çekim vardı. Sert bakışları, kızıl saçları, yeşil gözleri ve pürüzsüz beyaz teni. Natasha terastan içeri girdikten sonra Steve ile konuşmaya başlamıştı. Gülümsediğinde Bucky de gülümsemişti. Güzel gülüyordu.

Çok güzel gülüyordu.

Aynı gece emin olmuştu.

Rüyasında Natasha'yı görmüştü.

pacify her | winterwidow + wandaWhere stories live. Discover now