Gözleri gözlerime , dudakları dudaklarıma çok yakınken kalbimin yavaş atması gibi bir olanak yokken...Üstelik onu severken bu kadar bağlı ve yakın olmak beni benden alıyordu. Ruhumu ve kalbimi bedenimden çıkarmış ardından hayat beni ve onu bu odada bu denli yakın bırakıp gitmişti.
O , utanıp tekrar gözlerini gözlerimden ayırdı ve dudaklarıma götürdü. Pansumanla işi bittiğinde batikonlu pamuğu çöpe attı.
"Neden gözlerime bakmıyorsun?" Cevabını bilmeme rağmen soru sorup onu utandırmak hoşuma gidiyordu çünkü utanırken fazla tatlı.
Rose omuz silkti ve soruma yanıt verdi. "Bilmiyorum..."
Elimle çenesini hafif bir şekilde kavrayıp kafasını yüz hizama getirdim. Gözleri bir yerde sabit kalmıyor iki yer arasında gidip geliyordu. Dudaklarım ve gözlerim...
Onu öpmemem için bir sebep , düşünce kalmamıştı. Ben onu,o beni istiyordu.
Elim hala çenesindeyken iki dolgun dudağı kafamı eğerek birleştirdim. Dudaklarımız birbirinin üzerinde mutlulukla dans ediyordu.
Elimi çenesinden ayırdım ve bellerine sıkıca sardım. Ben bu haraketi yaparken oda ellerini
boynuma dolamıştı. Dışardan nasıl gözüktüğümüzü bilemem ama ikimizin içi mükemmel gözüküyordu.Bir kere daha onla tanıştığım için şükürlerimi tanrıya sundum. İyiki vardı hayatımda.
Öpüşmemiz devam ederken benden ayrılan oldu. Kırmızılaşmış dudaklarında hafif bir gülümseme belirdi. "Seni seviyorum Rosie"
"Bende seni seviyorum Park Jimin." dudakları dudaklarıma bir kere daha temas edip bir öpücük daha bıraktı.
"İyiki varsın Rosiie" bunu şirin bir şekilde söylememe karşılık oda şirin bir kahkaha attı.
Ellerim zaten belindeyken Rose'yi havaya kaldırıp döndürmeye başladım. İkimizde deliler gibi kahkaha atarken bir kere daha beraberken en ufak birşeyle mutlu olduğumuzu farkettim.
Odanın kapısının kolu açılmaya çalıştığında Rose'yi yere bıraktım.
Elini tutup odadan çıktım. Odadan çıktığımız anda bazılarının kafası bize döndü.
Kim bilebilirdiki Rose'nin ablasını aldatan çocukla çıkacağını. Ben bile bazen zor inanıyordum.
Gece boyunca içtik. Herkes farklı şeyler yapıyordu.
Bazıları kart oynuyor , bazıları dans ediyor bazıları hala içki içiyor bazıları kızlara yavşıyordu.Müzik sesi arttıkça bizimde coşkumuz artıyordu. Elimizdeki içki dolu kırmızı plastik bardaklarla koltuğun üzerine çıktık. Yani Rose ile ben.
Bu sefer müziğin sesi arttıkça bizim hem çoşkumuz hemde dans tutkumuz artıyordu. Ne yaptığımızın farkında olduğumuzu falanda sanmıyorum.
***
Güneşin pencereden girdiği sıralar gözlerimi yavaşça araladım. Araladığım saniye baş ağrısının beni karşılaması çok hızlı bir şekilde gerçekleşti.Dün ne kadar içtikte benim başım neden böyle? Of.
Kısık gözlerimi etrafta gezdirdim. Allah 'a şükür kendi evimdeydim. Peki kim beni buraya getirmişti çünkü ben kendi kendime geldiğimi hiç sanmıyorum.
Yataktan doğruldum ve daha sonra ayağa kalkıp esneyerek lavaboya gittim. Yüzümü yıkayıp dişimi fırçaladım. Şaçımı tarayıp düzeltmem gerekirken aksine şaçlarımı dağıttım. Böyle daha fazla seviyorum. Daha güzel görünüyor.
Altıma kumaş bej renk bir şort üzerime ise geniş beyaz bir gömlek giydim ve spor ayakkabılarımı giyerek evden çıktım.
Okula doğru yürürken telefona bakıyordum. İnstagram da ana sayfamda karşıma bir video çıktı yanlış görmüyorsam joey paylaşmıştı. Video yüklendi ve izlemeye başladım.
Bu dün geceki bir videoydu. Rose ile benim dans ettiğim videoydu. Rose bel ve kalça kıvırma haraketleri ile dans ederken ben vucüt dalgası yapıyordum. Gerçekten güzel bir görüntüydü fakat bunun herkesin içinde paylaşılmasına göz yumacağımı sanmıyordum.
Joey 'a mesaj attım. Bu video yu kaldırması hakkında gerekli hatta gereğinden fazlasını yazdım. Dediklerime karşı kaldırması gerekirdi ayrıca beni boşverinde sevgilimin bu halde sosyel medyada olması beni rahatsız ediyorsa onu hayli hayli ederdi.
Attığım mesajları görmüşmü diye bakarken farkettim görmüş fakat ne cevap vermiş ne de videoyu silmişti.
Okula ayaklarımı soktuğumda gözüme ilk kesişen joey olmuştu. Arkadaşlarıyla olanlara rağmen hala pis pis gülüyordu. Adımlarımı hızlandırarak Joey 'un yanına gittim. Rose okula gelmeden veya bu videonun sosyal medyada olduğunu görmeden bu işi derhal bitirmem gerekirdi. Kızın benle olduğu ilk saniyeden zarar görmesini istemiyordum.
"Ne yaptığını sanıyorsun?" biraz onu ittim. Gerçekten çabuk sinirlenen biri olmuşumdur.
"Ne yapmışım?" dediğinde hala gerizekalıca gülerken iyice sinirlenmeye başlamıştım. Bu ne yaptığını sanıyordu gerçekten aish.
"Sil o videoyu bir daha söylemeyeceğim sil." Net bir cümle kurduğumda gerçekten bu sefer sakince silmesini bekleyecektim ama silmezse bu benim değil onun problemine dönüşecekti.
Hala pis pis sırıtıyordu. Bu sefer daha sert bir şekilde ittiğimde bir iki adım geriledi. "Hey hey hey" eliyle bileğimi kavradı ama ben bileğimi sertçe çektim. "Bana bulaşmak yerine git bir sevgiline göz kulak ol istersen" bunları söylerken gözleri ile arkamı işaret ettiğinde arkama dönüp baktım.
"Hey güzellik , bizede biraz dans etmeye ne dersin?"
"Gel bakalım bi yanımıza."
"Akşam banada dans etsene"
Ve daha birçok kötü lafları bağırarak söylüyorlardı. Hızlıca yanlarına gittim. Rose 'nin korkan bedenini ilk önce kavradım daha sonra elini tuttum.
"Haddinizi aşmayın" sinirle bağardığımda hepsi gülmeye başladım. Biri elini rosenin beline sardığında roseyi öbür tarafıma aldım kulağına eğildim. "Sınıfa çıkar mısın sevgilim?" Rose başını sallayıp hızlıca sınıfa çıktı.
"Bir daha söyliyecek misiniz?" sinirle tekrar onlara döndüm.
Hala bana mal mal sırıtmalarına karşılık kendimi tutamadım ve şimdiden çoktandır sıktığım yumruklarımı tam karşımdakinin burnuna sertçe geçirdim. Diğer çocuk yanıma gelip iterken karnına dizimi geçirip onu ittim. En sonunda ikiside yerde olduğunda yakalarından tuttum ve havaya çektim. "Bir daha benim sevgilime böyle birşey derseniz olmaması gereken şeyler olur."
🥀🥀🥀🥀🥀🥀
✨Çabuk dolsun diye vote sınırını aynı bırakıcam
✨Hikaye hakkındaki sorularınızı buraya bırakabilirsiniz. Hepsini cevaplayacağım hemde yorum sınırı dolmuş olur💕Vote : +15
Yorum: +35İnstagram : @jiroselv
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Never Live Forever |jirose
FanfictionOysa ki benim şuçum yokken herkes beni şuçlayınca ben bir şey dememiştim. Yazar / @Addel_ship