Öğle yemeğinde arkadaşlarım ne kadar beni tutmaya çalışsada dayanamayıp Joey 'in yanına gitmiştim. Rose bugün çok ağlamıştı ve daha fazla ne onun üzülmesine nede insanların dalga geçmesine izin verecektim.
Joey 'un yanına gittiğim ilk saniye yakasına yapışarak hafifçe parmak ucuna çıkmasını sağladıktan sonra sertçe duvara yapıştırdım.
"Sana iki seçenek veriyorum." Sinirle güldüğümde o boş boş bana bakıyordu. Ne sanıyordu yine onu bırakacağımı , her şeye göz yumacağımı falan mı?
"Ya o videoyu kaldırırsın yada kaldırırsın anladın mı? Ha hala öylesine söylüyorum falan mı sanıyorsun? Öyleyse işleri farklı bir duruma taşıyacağım"
"Ahhh minik Jimin den çok korktuum" bebek sesi çıkartıp daha fazla beni sinir etmeye çalıştığında inanın başarılı oldu ama kendi zararına bir başarıydı bu.
Sinirlenip sertçe kafamı burnunda geçirdiğimde burnundan kan damlaları dökülmeye başladı. Sertçe Joey 'u itip bıraktığımda adımlarımı çalıştırarak ordan uzaklaştım.
Okulda kavga gibi şeyler yasaktı ve cezası ağırdı fakat şu an bunların hiç biri umrumda değildi. Bugün iki kişi dayak yemişti ama ikiside hakettiği içindi. Gerisi sorun mu? Ah hiç sanmıyorum.
Onlara hadlerini bildirdiğim yerler genellikle kamera olmayan yerler olduğu için pek bir sorun olacağını sanmıyordum. Olsa bile disipline olayın gerçeklerini anlattığımda cezamı hafifleteceklerini ve onlarada hadlerini bildireceklerini biliyordum o yüzden yakalanmam durumunda bir sıkıntı çıkmazdı.
Okul çıkışında telefona baktığımda Joey 'un videoyu çoktan sildiğini görmüştüm. Cidden insanlara hakkı olmayan birşeyleri yapmamalarını öğretmek için illaha buna mı gerek vardı? Can yakmaya , tehdit etmeye... Sadece dünyanın şaçmalıkları işte.
Okulun kapısının önünde Rose 'yi bekliyordum.
Sonunda onun bedenini gördüm ve yanına giderek elini tutup anlını öptüm. "Sildirdim sevgilim"Gülümsediğinde bende gülümsemiştim. Onun mutlu olması benim mutlu olacağım anlamına gelirdi.
Rose 'nin anlatımından :
Jimin beni eve bıraktıktan sonra gitmişti. Pijamalarımı giyip salonda Yuqi 'nin yanına oturdum. Onla konuşmaya ihtiyacım vardı.
Yanına oturduğum anda Yuqi güçlü kolları ile bana sarılmıştı. "Yuqi iyiyim ben Jimin videoyu sildirdi"
"Bu çocuk gerçekten seni seviyor ya" Yuqi yerinse zıplayıp benden ayrıldığında ona baktım ve güldüm. "Lucas ta seni"
"Ya!" elindeki yastığı kafama attığında bana attığı yastığı bende onun kafasına attım.
"Sencede Jimin le olduğumdan beri hayatım kötüleşmiyor mu?" Karşımda ki bedenin gülümsemesi solduğunda yanlış bir şey söylediğimi anlamıştım.
"Boşversene şaçmaydı zaten"
"Hayır Rose bir dakika ne demeye çalıştın ki tam olarak?"
Dudaklarımı büzüp konuşmaya devam ettim. Bunu anlatmamda onun için sakınca yoksa benim içinde yoktu.
"Ya demek istediğim kesinlikle Jimin le alakalı değil. Yani hayatımdan bashediyorum. Sadece Jimin fazla popüler ve ben sadece hayatıma odaklanan biriyim yani... herkes bir anda üstüme yüklendi , yüklenicek daha ilk günden olanlara baksana. Şaçma..."
"Haklısın Rosie...bunu bir düşünmeliyiz. Ama sencede önemli olan bumu? Yani sadece bumu? Jimin sana gerçekten aşık , sana gerçekten güveniyor. Bu daha önemli değil mi? Her ne olursa olsun seni koruyacak , bu belli bir şey. O yüzden sıkıntı etme ve kafana takma güzelim."
Yuqi gülümseyerek yanağımı sıkıp ayağa kalktı ve mutfağa gitti. Haklıydı aslında , hatta aslında değil gerçekten haklıydı.
Bir çocuk vardı ve o beni seviyordu , beni onu. Gerisi önemli değil bazen bazı şeyleri akışına bırakmak gerekirdi değil mi?
🥀🥀🥀🥀🥀🥀
Joey :
✨ Vote sınırını düşürdüğüm için ve düşürmeme rağmen dolmadan attığım için kısa bir bölüm yaptım. Yapabileceğim birşey yok yorum sınırını bile doldurmamışsınız.
Vote: +20
Yorum : +50
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Never Live Forever |jirose
FanfictionOysa ki benim şuçum yokken herkes beni şuçlayınca ben bir şey dememiştim. Yazar / @Addel_ship