EPİLOG

5.5K 548 74
                                    

İYİ OKUMALAR... İKİNCİ KİTAPLA GÖRÜŞÜRÜZÜ... BOL KEYİFLER... YORUM VE BEĞENİLERİNİZİ ESİRGEMEYİN...

 Demon, onun bedenini gömemezdi. Bunu ona yapamazdı. Katerina' nın güzelliğinin bu şekilde gitmesini istemiyordu.

Onu nazikçe odunların ortasındaki yatağa yatırdı. Güzel saçlarının dağılmasını izledi. Bedenini temizlemiş ve ona yeni kıyafetler giydirmişti. Çok sevdiği haçı boynundaydı. Demon' un gücü onun bedeninin şişmesini engellemişti.

Bunu yapabilir miydi bilmiyordu ama içindeki bir şey Katerina' nın da bunu isteyeceğini söylüyordu. O, ailesinin tabularından nefret etmişti ve dine uygun bir şekilde gömülmek istemezdi.

Elindeki meşaleyi tuttu ve odunların içine attı. Aniden alev aldı. Demon, hıçkırdı. Sevdiği kadına veda edememişti. Keşke onu son bir kez daha öpseydi. Seni seviyorum, demişti. Ancak bende diyememişti Demon. Mührünün kontrolü altındaydı çünkü.

Katerina, son anında bile ışık saçarak gülümsemişti. Demon, artık gülebileceğini sanmıyordu. Neden hala bu dünyadaydı? Çünkü Vienetta onun burada olmasının nedenini taşıyordu. Katerina' a söz vermişti. Çocuklarına tıpkı onun söylediği gibi bir sevgi gösterecekti.

Alevler kadının bedenini sardı ve en tepeye yükseldiler. Ardından şekillenmeye başladılar. Bir Anka kuşu alevlerin orasından belirdi ve zaferle bağırdı. Ardından yükseldi ve yok oldu.

Demon, gözlerine inanamayarak bir süre baktı. Ancak Katerina, oradaydı. Saçları beline dökülmüştü. Gözleri mutlu bir şekilde parlıyordu. Demon, kalbinin durduğunu hissetti. Güzel kadın, alevlerin arasında duruyordu. Demon, bunun bir rüya olduğunu düşündü.

Katerina' nın karnı büyümüştü. Çıplak bedeni hamile bir kadının ki gibiydi. Demon, yutkundu ve ona doğru yürüdü. Korkuyordu. Hayatında ikinci defa çok ciddi bir şekilde korkuyordu ama kendine engel olamıyordu. Bu bir rüyaysa bile sonsuza kadar bu rüyanın içinde kalmak istiyordu. 'Lütfen Tanrım, uyanmama izin verme'

Katerina, tam karşısında dururken bekledi. Ona dokunmalıydı. Tam karşısında duruyordu. Gülümsüyordu. Kanlı canlıydı.

Demon, ona uzandı ve dokundu. Sarı saçlarına dokundu. Yanağının kıvrımına dokundu ve tam o anda büyük bir şimşek çaktı. Her ikisinin üstüne indi. Katerina' nın bedeni canlandı ve gözlerine fer geldi.

Hamile, bedeni tüm sırlarıyla Demon' un karşısında duruyordu. Demon, bir şey diyemedi. Hafifçe onun karnına dokundu. Ardından tekrar yukarı çıktı. "Nasıl?" diye fısıldadı.

"Bağışlandın" dedi genç kadın. "Cezalarının bedelini ödedin. Artık özgürsün"

Demon' un gözlerinden yaşlar aktı. "Ya sen?" diye fısıldadı. Hala onun elinden kayıp gidebileceğinden korkuyordu.

Katerina, onun yüzünü elleri arasına aldı. "Sözüne sadık kaldın" dedi. "Oğlumuz için ayakta kalmayı kabul etmiştin ve buradasın. Bu yüzden sana bağışlandım"

Demon, bir süre ona baktı. Hala mucizeye inanamıyordu. Katerina Farrel onun mucizesiydi. Her haliyle onundu. Karnında kendi bebeğiyle orada duruyordu. Bir mucize olarak. Saf ve masum.

Demon, onu kendine çekti ve sertçe öptü. Gerçek olduğunu kanıtlamak istercesine öptü. Onun kollarında olduğunu, burada olduğunu kanıtlamak istercesine öptü. Onun tatlı tadı, gözyaşlarının tuzlu tadına karışıyordu. Ağladığını biliyordu ama önemsemiyordu. O buradaydı. Onundu. Kollarındaydı ve Demon, onun sonsuza kadar burada kalmasını sağlayacaktı.

Katerina, başını kaldırdı ve eflatun rengi gözlerini ona dikti. "Seni seviyorum, Demon" diye fısıldadı.

Demon, onun güzel yüzünü elleri arasına aldı. "Bende" diye fısıldadı. "Seni çok seviyorum, Katerina. Benim güzel kadınım."

Bugün ve sonsuza dek...



5 yıl sonra:

Angel ve Demon ellerindeki kâğıda inanamaz bir şekilde bakıyorlardı. İki küçük çocuk karşılarında duruyordu. Kabahatlerinin farkında olarak yere bakıyorlardı ve kambur bir şekilde duruyorlardı.

Angel, gözlerini kırpıştırdı ve başını iki yana salladı. Katerina ve Vien, ufak bir tatile çıkmışlardı ve çocukları babalarına bırakmışlardı. Demon, bazen uyku modunun çok rahat olduğunu fark ediyordu.

Angel, derin bir nefes aldı. "Havuzu yakmayı nasıl başardınız?" diye sordu en sonunda. "İçinde su varken"

Çocuklar birbirlerine baktılar ama konuşmadılar. Demon ve Angel, Katerina ve Vien' in yoğun dırdırı üzerine çocukları sıradan bir okula göndermeyi kabul etmişlerdi ancak her gün farklı bir suçla geri geliyorlardı ve ne Angel ne de Demon onların gerçekte hiç de pişman olmadıklarının farkındaydı.

Angel başını iki yana salladı ve arkasını dönüp Demon ile birlikte odadan çıktı. İki çocuk onların ardından birbirlerine döndüler. Raever' ın buz mavisi gözlerinin ve Kynan' ın orman yeşili gözlerinin içinde alevler oynaşıyordu. Çocukların dudaklarında şeytanı bile korkutacak kadar kötücül bir gülüş vardı ve hiç şüphesiz zamanı geldiğinde çok canlar yakacaklardı.

BELTANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin