London Boy

1.1K 26 0
                                    


--

[Intro: Idris Elba & James Corden]
We can go driving in on my scooter
Küçük motosikletimle gezintiye çıkabiliriz

Uh, you know, just 'round London
Anlarsın ya, Londra da falan takılabiliriz

I love my hometown as much as Motown*,
Memleketimi, Motown müziğini sevdiğim kadar seviyorum,

I love SoCal
Güney Kalfiforniya' yı seviyorum

And you know I love Springsteen,* faded blue jeans, Tennessee whiskey
Ve biliyorsun Springsteen'i, rengi solmuş kotları, Tennessee viskisini seviyorum

But something happened,
Ama bir şey oldu,

I heard him laughing
Onun gülüşünü duydum

I saw the dimples first and then I heard the accent
İlk önce gamzelerini gördüm ve sonra aksanını duydum

They say home is where the heart is
İnsanın evi kalbinin olduğu yerdedir derler

But that's not where mine lives
Ama kalbimin yaşadığı yer orası değil

You know I love a London boy
Londralı bir çocuğa aşık olduğumu biliyorsun

I enjoy walking Camden Market* in the afternoon
Akşam üzeri Camden Çarşısında yürümekten zevk alırım

He likes my American smile, like a child when our eyes meet
Amerikan gülüşümü seviyor, gözlerimiz buluştuğunda küçük bir çocuğa benziyor

Darling, I fancy you
Canım, sana ilgiliyim.

Took me back to Highgate*, met all of his best mates
Beni Hightgate'e geri götürdü, onun en yakın arkadaşları ile tanıştım 

So I guess all the rumors are true
Yani sanırım tüm dedikodular doğru.

You know I love a London boy
Londralı bir çocuğa aşık olduğumu biliyorsun

Boy, I fancy you (Ooh)
Oğlum, sana ilgiliyim

And now I love high tea, stories from Uni, and the West End*
Ve şimdi ikindi çayını, Üniversiteden hikayelerini ve ordaki eğlence yerlerini seviyorum

You can find me in the pub, we are watching rugby with his school friends
Beni bir barda bulabilirsin, onun okuldan arkadaşları ile rugbi maçı izlerken

Show me a gray sky, a rainy cab ride
Bana bulutlu bir gökyüzü göster, yağmurlu bir taksi yolculuğu.

Babes, don't threaten me with a good time*
Bebeğim, bu kulağa çok hoş geliyor

They say home is where the heart is
İnsanın evi kalbinin olduğu yerdedir derler

But God, I love the English...
Ama tanrım, İngiltere'ye aşığım...

You know I love a London boy, I enjoy nights in Brixton*
Londralı bir çocuğa aşık olduğumu biliyorsun, Brixton'daki gecelerden zevk alırım

Shoreditch* in the afternoon
Akşam üzerinde Shoreditch'den de.

He likes my American smile, like a child when our eyes meet
Amerikan gülüşümü seviyor, gözlerimiz buluştuğunda küçük bir çocuğa benziyor

Darling, I fancy you
Canım, sana ilgiliyim

Took me back to Highgate, met all of his best mates
Beni Hightgate'e geri götürdü, onun en yakın arkadaşlarıyla tanıştım

Taylor Swift - Lover (Türkçe Çeviri) Where stories live. Discover now