Fotoğraf Verda,iyi okumalar...
"Verda?" Hayal bana sesleniyordu. Ama dalmıştım. Aklım ona gitmişti. Yalın'a. O benim en büyük aşkım olmuştu ve onu severek bırakmıştım.
"O iyi mi?" Hayal'in abisi olan Yalın'ın sesini duydum. "Bilmiyorum. Normalde konuşurdu."
"Normalde ölmesine çok yakın bir zaman kaldığını öğrenmiyordu. Hem de abisinden. Gerçi bunu biliyordu ya." kendimden üçüncü şahıs gibi bahsetmeye kendimi kaptırmıştım.
"Ne kadar kalmış?"
"Hayal öyle mi söylenir?!" Yalın sinirle ona çıkıştı.
"Bazen patavatsız olurum işte." dedi Hayal de. Omuzlarını rahatça silkti. Biraz sorunlu bir kız olduğunu tekrar söylüyorum.
"Umarım bir yolu bulunur da iyileşirsin Verda." dedi abisi. İsmim birinin ağzına bu kadar mı yakışır diye düşünmeden edemedim. Oldukça etkileyici biriydi. Ama boşuna böyle düşünüyorum. Bunların hiçbirinin benim için bir önemi yok. Ben kanserli bir kızım. Kimse bununla uğraşamaz.
//Yalın küçük bir çocukken öğrenmişti kanser denen belalı kelimeyi. Herkes bunu tekrarlayıp duruyordu. Kanser,kanser,kanser... Hiçbir zaman anlayamıyordu ne olduğunu ama hiç sevmemişti o kelimeyi. Annesi sürekli hastaydı. Annesine çok düşkündü. Bir de küçük kardeşi vardı. Yalın annesinin yerine onunla ilgilenirdi. Çok küçükken sorumluluk almaya başlamıştı o. Bir gün annesiyle uyumak istedi. O kadar çok istiyordu ki ağladı bunun için. Babası kıramadı onu. Annesinin masalıyla uyuyan çocuk bir şeyi bilmiyordu. Annesi uykuya dalar gibi ölmüştü. Sabah annesini kaldırmaya çalıştı. Annesi duymuyordu. Uyanmıyordu. En sonunda babası duydu onu. Odaya girdi panikle ve gözyaşları içinde güzel karısına sarıldı. Yalın da ağladı ama neye ağlıyordu bilmiyordu. Şimdiyse bu anı senelerdir kabusu olmuştu. Senelerdir bunu hatırlar,hüzünlenirdi. Şimdi bu kız ona o anıyı hatırlatmıştı. Ama kızın bir suçu yoktu ki. O çok tatlı birine benziyordu. Yalın her şeye rağmen gülümsedi. Senelerdir kimse için böyle düşünmediğini farkedip kafasını gülerek iki yana salladı.//
"Ben artık gitmeliyim Hayal." dedi abisi gülüşünden beni mahrum bırakmaya hazırlanırken.
"Sonra yine gel."
"Tabi ki gelirim." deyip ona sarıldı. Aklıma Ege geldi. Ve içimden ona sarılmak da gelmişti.
"Tanıştığımıza memnun oldum Verda." dedi Yalın. Elini uzatmış bekliyordu.
"Kanserli biriyle tokalaşmamalısın." diye tersledim onu. Niye yaptığımı cidden bilmiyordum.
"Öyle olsa çoktan ölmüştüm." dedi. Elini ısrarla bekletiyordu.
"Ben de tanıştığımıza memnun oldum." dedim elimi karşılık olarak uzatırken.
//Hayal abisine baktı ve yüzündeki gülüşe. Sonra aklına eskiden söyledikleri geldi. "Eğer birini cidden çok seveceksen bunu daha ilk görüşte anlarsın. Bir farklı bakar,farklı gülersin. Bunun bir geri dönüşü yoktur kardeşim. Buna ilk görüşte aşk derler." Hayal kaşlarını çattı. Hayır abisi böyle bir şey yapamazdı. Verda kanserle boğuşan bir kızdı. Her gününü bugün ölecek miyim şeklinde geçiriyordu. Abisi,o iyi insan,acı çekmeyi haketmiyordu. Hayal ona aşık olursa diye düşündü. Mahvolurdu. Bu yüzden bir şeyler yapmalıydı Hayal.//
İlk görüşte aşk denen şey saçmalık. Birini seveceksen tanımalısın. Bunlar hep benim düşüncelerimdi. Ama ilk defa yanlışlarmış gibi hissediyordum. Birini tanımadan aşık olabilir miydik cidden? Ondan hemen mi etkilenmiştim ki? Hayır hayır bu olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umrumda Değil
Teen Fiction"Ona aşık olmak istemiyorum. O yani.. O yakında ölecek ve ben kendime tekrar acı çektirmek istemiyorum. Ama zaten aşık oldum bile." diyordu. Beni bu halimle sevebilen bir insan.. Dağılmış haldeyim. Berbat görünüyorum ve o güzel halimi bilmiyor. Tekr...