Verda
"Yalın.."
"Hey Verda. Uyandın mı bakalım?" Ege yanıma geldi. Ama ben Yalın'ı görmek istiyordum. Ege'nin benim için endişelendiğini biliyordum ama o da çok korkmuş olmalıydı.
"Yalın gelmeyecek." dediğinde duyduğum şeyin doğru olmadığına inandım.
"Neden?"
"Çünkü ben böyle istiyorum."
"Ne..ne diyorsun? Ne demek o?"
"Daha kötü olmanı istemiyorum Verda."
"Ege.."
"Verda dedim!" bana sesini yükselttiğinde ürkmüştüm. O sırada Yalın odaya girdiğinde oraya bakakaldım. Suratı berbat haldeydi.
"Demek uyandın." dedi yanıma gelip. Ege'ye göz ucuyla baktı.
"Sana ne oldu?" dedim. Ellerimi çekinerek suratına götürdüğümde suratını buruşturdu. Ben de ellerimi hemen geri çektim. Yalın ellerimi geri koydu.
"Önemli değil."
"Bunu sen yapmış olamazsın." Ege yanımızdan ayrılmamıştı. Dönüp ona baktım.
"Verda onunla alakası yok.'' dedi Yalın. Ama buna nedense inanmıyordum.
"Bir kere aşık olduğumda ondan ayrılmak istememiştim Ege hatırlıyor musun? Senin kollarında günlerce ağladığımı hatırlıyor musun?"
"Verda.." lafımı kesmesine izin vermedim.
"Kalbimin kırılmasına izin vermeyeceğini söylemiştin."
"Ve vermeyeceğim de."
"Veriyorsun! Yalın'ı seviyorum ve onu benden uzaklaştırmak istiyorsun! Her anımı öleceğimi bilerek geçiriyorum ve şu sınırlı zamanda sonunda biraz gülebileceğim bir neden bulmuştum. Bunu batırıyorsun abi,teşekkür ederim. Senden bunun için nefret ediyorum!" son anda biraz aşırıya kaçtığımı fark etmiştim. Ege'nin gözleri kızarmıştı.
"Ben de seni seviyorum." kapıyı çekip çıktığında Yalın bana baktı.
"Bu ağır oldu Verda."
"Bunu haketti.''
"O da seni önemsiyor. Bu yüzden bana kızdı. Ege çok duygu yüklü Verda. Tıpkı benim gibi. Her şeyi içine atıyor. En çok da kendine kızıyor. Seni iyileştiremediği için. Bu yüzden benimle kavga etti. Sinirini çıkarmasına izin verdim bir bakıma. Aslında hayatında hiç kavga etmediği belli değildi. Bana vurmasına izin verdim. Vururken sinirden titriyordu." Yalın bunları anlatırken benim gözlerimden de yaşlar akıyordu. En iyisi şimdi ölmekti. Her şey berbat olmuştu. Bütün sevdiklerim dağılmış haldeydi.
"Onunla konuşmam gerek.''
"Buraya geleceğini sanmıyorum."
"Ben giderim." yatakta yavaşça doğruldum. Kolumda duran serum iğnesini çektim. Artık bu konularda uzmanlaşmıştım.
"Emin misin Verda?"
"Tut beni hadi gitmem gerek." hastane kıyafetlerimle hastanenin içinde dolanmaya başladım. Herkes bana bakıyordu. Tabi ki kel kafalı bir kız,ilginç olmalıydı. Ege'nin odasına doğru gittim.
"Abi?" sesim titrekti. Neden titriyordum bilmiyorum. Ondan hiçbir zaman korkmamıştım aslında. Çünkü bir abiden çok arkadaş gibiydi.
"Git başımdan." cevabıyla ürperdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umrumda Değil
Roman pour Adolescents"Ona aşık olmak istemiyorum. O yani.. O yakında ölecek ve ben kendime tekrar acı çektirmek istemiyorum. Ama zaten aşık oldum bile." diyordu. Beni bu halimle sevebilen bir insan.. Dağılmış haldeyim. Berbat görünüyorum ve o güzel halimi bilmiyor. Tekr...