6.Bölüm-Sürpriz

94 6 0
                                    

  Öncelikle hepiniz Kurban Bayram’ını kutluyor daha nice güzel bayramlar geçirmenizi diliyorum.. Bana kızıyor olabilirsin fakat mâlum okulların açılmasıyla birlikti girdiğimiz tempo, okul değiştirmem vs. oturup yazmaya vaktim olmadı, kurgu var ama icraat yok gibi.. Beni anlamanızı bekliyorum, en az iki hafta da bir bölüm yayınlamaya çalışacağım sizleri seviyorum. Multide “Demir Ailesi”, videoda da MAGIC!-Rude var..İyi okumalar…

 

2 HAFTA SONRA

 Tam iki hafta geçti. Koca iki hafta. Dile kolay değil mi ? Noyan’ın okula gelişi, Burkay’ın beni düşmekten kurtarması ve Karan’ın benimle konuşmasının üzerinden tam iki hafta geçti. Peki ben nasılsım ? Tam anlamıyla: BERBAT.  O gün tuvalette kızların konuşmalarından sonra kendimi berbat hissetmeye başladım. Kim olsa öyle hissetmez, değil mi ama ?

  Son zamanlarda başıma gelen şeyler normal yaşantısını sürdüren bir genç kızın yaşayacağı şeyler değil. Evet, tecavüze uğramadım, herhangi biriyle yatmadım ama işte adımı “orospu”ya çıkaran gerizekalılar takımı yüzünden hiç de iyi değildim

 Gülce, Bade ve Durukan bende ki bu durumu fark ettiklerinden adım gibi emindim fakat benim anlatmamı beklediklerini de biliyorum fakat doğru zamanda anlatacağım. Belki kızacaklar bana neden daha önce bahsetmedin, biz sana yardımcı olurduk diye çünkü çocukluğumuzdan beri ne derdimiz olsa hemen birbirimize haber verir, el birliği ile de üstesinden gelirdik. Hâlâ da öyleyiz aslında ama.. Zilin çalmasıyla saatlerdir yattığım sıradan kalktım ve başımda zebani gibi dikilen üç sevgili arkadaşlarımla karşılaştım. Üçü de patlamaya hazır bomba gibi..

“Anlatacak mısın ?” (Gülce)

“Neyi ?” (Arya)

“Bilmiyormuş gibi davranmayı kes artık Arya bir şeyler olduğunun farkındayız.” (Gülce)

“Hani söz vermiştik birbirimize ne derdimiz olursa olsun anlatacaktık nerde şimdi bu kural ?” (Bade)

“İki haftadan beri her gün aynısın, bekliyoruz gelip anlatmanı ama hanımda tık yok. Oh ne âlâ memleket.” (Durukan)

“Ne olduğunu bilmek istiyoruz.” (Gülce)

“Nedir seni üzen şey ?” (Bade)

“Ailevi mi, bizden mi kaynaklı yoksa adını bile bilmediğimiz her ne haltsa artık anlatıyorsun.” (Durukan)

“Sadece yorgu-...” (Arya)

“Bahane yok.” (Gülce)

“Anlat artık.” (Bade)

“Her şeyi.” (Durukan)

“Ahh..Tamam. Ama sınıfta olmaz okul çıkışı cafeye gidelim hem kafa dinlemiş oluruz ben de daha rahat anlatırım.” (Arya)

“Öyle olsun ama artık kaçarın yok.” (Gülce)

“Anladık anladık, her şeyi anlatacağım söz.”

Ders zilinin çalmasıyla Durukan yanıma, Bade ve Gülce de ön sıraya oturdu. Dersimiz İngilizceydi. Ah gene Alkan hocaya.. Sınıfa girmesiyle bir sessizlik kapladı etrafı..Çünkü sınıfa yanında Karan ile birlikte girdi.

“Arkadaşlar, Karan Atahan’ı bilmeyeniniz yoktur diye umuyorum ve benim kardeşim olduğunu duyduğunuzdan eminim, bilmeyeniniz varsa da öğrenmiş oldu. Bundan sonra Karan burada, bu sınıfta okuyacak. Şimdi oturabilirsiniz, Karan sen de kendine boş bir sıra bul ve otur.”

SONSUZ MUTLULUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin