1♡

783 31 14
                                    

Evet, liseyi bilirsiniz. Popüler olanlar için kendi çöplüklerinde kolayca oynayıp eğlenebilecekleri bir cehennem. Yani biraz abartmış olabilirim. Ama Vancouver Lisesi'ndeki deneyimlerim bunun çokta abartı olmadığını açıklıyor. Uzun bir yaz tatili sonunda okulumun ilk günü için hazırlanmak zorundayım. Uyandım. Lavaboya gidip, dağınık topuzumdan fırlayan kızıl saçlarımı görünce güldüm, çünkü komik gözüküyordum. Hemen elimi yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Daha sonra dolabımın önünde dikildim ve şu kıyafetleri seçtim:

 Daha sonra dolabımın önünde dikildim ve şu kıyafetleri seçtim:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Böyle giyinmeyi seviyorum. Kendimi havalı ve özgür hissediyorum. Hemen aşağı kata indim, anne ve babamı öptüm.

"Günaydın anneciğim ve babacığım. Bu mükemmel kahvaltıyı neye borçluyum." Dedim sırıtarak. Kahvaltıda krep vardı ve krepe bayılırdım.

"Günaydın meleğim. Ee bugün prensesimizin okuldaki ilk günü. Bizde böyle seni şımartalım dedik." dedi babam kahvesini yudumlarak.

"Babacığım. Öncellikle teşekkürler ama zaten okulumu tanıyorum yani hiç gerek yoktu."

"Eveet krepleriniz geldii. Tabii güzel kızımın istediği gibi, yumurtasız." Vegan olduğum için yumurta yemezdim.

"Hey günaydın millet." Çok sevdiğim gerizekalı abim. Caleb.

"Günaydın."

Böylece kahvaltımı bitirip doğruca pantolon zincirimi taktım ve kaykayımı aldım.

Kapıdan çıkar çıkmaz kulaklıklarımı taktım. Ve şu şarkıyı açtım. -Mittensさん - Too Easily- Lofi HipHop dinlemeyi çok severdim. Kaykayımı hızlandırdım ve sürmeye başladım. Kızıl saçlarım rüzgarda uçuşuyor ve çok seksi görünüyordu. Kendimi şarkıya çok kaptırmıştım ki, okula vardığımı fark ettim. Hemen kapıdan girdim. Giriş tıklım tıklımdı.

"İşte yeni sezonu açıyoruz." dedim kendi kendime.

Okula girdim ve sınıfa yürümeye başladım. Sınıfa vardığımda Maddie'yi gördüm ve hemen koşup yanına gittim. Tanrım çok güzeldi ve onu çok özlemiştim.

"Hey seksi şey seni özledim." dedi Maddie.

"Hmm. Tüm yaz Oranjestad'ta olan ben miydim acaba?" dedim sırıtarak.

"Hey! Sana anlatmam gereken çok önemli mevzular var Sads."

"Ne o sürtük. Yoksa yine sevgili mi yaptın? Bana gözlerini devirdiğinde onu sinir ettiğimi anladım ve sırıttım.

"Hey sizi sürtükler yoksa bensiz mi dedikodu yapıyorsunuz siz?"

"Mackenziee!"

"Tanrım Sadie çok güzelsin. Seni çok özledim."

"Ah, ben hiç özlemedim onu Sadie inan bana." dedi Maddie gülerek. Sonuçta ikiziydi ve her daim beraberlerdi.

"Hey sizi üç seksi kızlar." Bu ses Reggie'nindi. Hepimiz koşup ona sarıldık ve öptük. Dördümüz de anasınıfından beri çok yakın arkadaştık.

Ders başlamıştı. Ben ve Reggiester'ımın dersi Fransızcaydı. Ah Fransızca en sevdiğim ders Tanrım. Ayrıca Madame Marie'yi çok severdim. Bizim Ziegler'ların dersi ise İtalyanca'dı. Ve onlar başka sınıftaydılar. Daha hoca gelmemişti ve kapıdan giren biriyle dünyam başıma yıkıldı. Tüm kızların sevgilisi,seksi,yakışıklı ve kıvırcık. Çetesiyle sınıfa girdi. Tahmin edebildiniz mi

Jealous girlfriend  | fadie ・...◦♡◦...・Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin