Kafam yerinde değildi, adeta uçuyordum.
Elimde ki viski bardağını sertçe masaya bıraktığımda, Benjamin ve Jarad konuşmalarına ara vermeden bana kısa bir bakış atmıştı. Jarad'ın bakışları yaklaşık otuz saniye gözlerime kenetlenince tembel bir gülümseme yayıldı dudaklarıma. Onun bakışlarını üzerimde yakalayabildiğim nadir anlardan biriydi. Aylardır neredeyse her akşam aynı ortama giriyorduk, aynı yerlere gidiyorduk ama asla sohbetimizi bir seviye bile üste taşıyamamıştık.
İşin kötü yanı şuydu ki ben kesinlikle ondan hoşlanıyordum. Hatta bakacak olursak bu günden güne hoşlantıdan çıkıyor, emin adımlarla aşka doğru koşuyordu. Ancak Jarad ve ben zorunlu samimiyet kurmuş iki insan gibiydik, maalesef.
Baygın bakışlarla masayı süzdükten sonra kulüpte çalmaya başlayan şarkı, ayılınca kendimden muhtemelen utanacağım bir şeyi yapmamı sağlıyordu.
Striptiz.
Ne olduğunu anlamadan büyük bir hevesle masanın ortasında ki direğe çıkmak adına ayaklandım. İnce topuklu ayakkabımın deri yüzeye batması, sarhoşluğun verdiği yalpalama ile düşecek gibi olmama yol açmıştı. Ancak benden daha sarhoş olan arkadaşım Eva beni tuttuğunda ayakta durabilmiştim.
Birkaç saniye sonra masaya çıkmış ve ayaklarımla önüme gelen bardakları itmiştim. Bedenim istemsizce Jarad'ın karşısına ilerledi ve durdu. Elimle soğuk direği kavradım ve ayaklarımdan yüzüme kadar bakışlarını yavaşça bende gezdiren Jarad'a baktım. Hemen sonrası çok hızlı gelişmişti.
Direğin etrafında döndükten hemen sonra bacağımı direğe sarmış ve sonrasın da Eva'nın bana öğrettiği hareketleri yapmaya başlamıştım.Masada ki sesler çoğalıyor, destekleyici iltifatlar kulağıma doluyordu. Jarad içki dolu bardağını başına dikip bitirirken kalçamı direğe yaslayıp sallamaya başlamıştım.
''Kylie siktir bu nasıl bir görsel şölen!''
Benjamin ellerini hevesle çırpıp konuşurken gülüyordum. Ancak bütün vücudumun adeta buz kesmesini sağlayan bir şey olmuştu. Jarad uzanıp elimi kavrayıp beni çektiğinde şaşkınca ona bakıyordum. Sıkıca beni tutup masadan inmeme yardım ettiğinde bedenlerimiz sertçe birbirine yaslandı. Gürültüden dolayı kulağıma eğildi ve bayılacak gibi hissetmeme yol açtı.
''Kylie, bu gece benimsin.''
****
''Çok seksi oldun he.''
File çorabın yırtılıp yırtılmadığını kontrol ederken Eva arkamdan seslendi. Dudaklarımı birbirine bastırıp sessizliğimi korudum. Hala bu işi yapıp yapmamak arasında git-geller yaşıyordum. Ancak cüzdanımda ki görüntü bu işi yapmam gerektiğini bana hatırlatıyordu.
Cüzdanım tıpkı hayatım gibi boştu, evet.
''Fazla mı şey, seksi?''
Merakla sorduğum soru karşısında Eva bana 'ciddi misin?' bakışlarını atmıştı. Gözlerini devirip yanıma yaklaştı ve ellerini koluma yerleştirip aynadan gözlerimin içine bakarak konuştu.
''Kylie burası striptiz kulübü, devlet dairesi değil olması gereken bu yani.''
Bordo ruj sürdüğü dudaklarını büzüp bana iğneleyici bakışlar atarken başımı iki yana salladım ve içten içe kendime şu salak modundan çıkmam gerektiğini hatırlattım. Daha fazla salak gibi davranmamam gerekiyordu, evet.
