Kayboluş

25 3 4
                                    

Yorumlarinizi bekliyorum. Sizin desteğiniz benim için gerçekten önemli... Onaylamayı unutmayın
İyi okumalar!

 
     Artık bünyem alıştığı için alarm çalmadan kalkıyorum. Bu durumdan şikayetçi olsam da elimden bisey gelmiyordu. Formamı giyip saçımin iki yanından tutam alıp arkadan birleştirdim. En kolay yaptığım saç modeli. Vaktim olduğu için yavaş yavaş kahvaltımı yaptım. Telefona bakmaya başladığımda gözüm saate kaydı. Gerçekten erken kalkmama rağmen nasıl geç kalabildigime inanamıyorum. Çantamı omzuma atıp koşarak evden çıktım. Servis beni bekliyodu. Servise binip her zamanki gibi müzik dinlemeye başladım. Servise Cem bindiğinde göz ucuyla ona baktım. Geldiği gibi Furkan 'in yanına oturdu.
Morali arkadaşının vefatı nedeniyle bozuk olduğunu düşünüyodum. Şahsen serviste yakın arkadaşı 4 5 kisiydi hiçbiri gelip bisey dememişlerdi. Bu duruma gerçekten şaşırmıştım. Bugün ki yazılımız almancaydi. Ve gerçekten Bi bok anlamıyodum. Yazılı 3. Ders olunca 2 ders çalışmak yerine yatmayı tercih ettim. Sınava sersem Bi şekilde girip çıkmıştım. Ve gerçekten bazen çok hızlı hareket ettiğim zaman kendimde olmutodum. Baş dönmesi titreme gibisinden şeyler oluyodu. Bugünü Bi şekilde atlatıp eve geldiğim de bugünün Cuma olduguna ilk defa sevindim. Duş alıp direk yaticaktim ki Cem'den mesaj gelince gerçekten şaşırmıştım.
Cem:
     - goruldu olmasın diye yazıyım dedim  napiyosun?
Bahar:
     - yatağımda uzanıyorum senn
Cem:
     - Balkon da sigara içiyorum
Bahar:
     - sigaraya ne zaman başladın?
Cem:
     - 10.sinifin başında yanlış hatırlamıyorsam
Bahar:
     - hmmm pekii en sevdiğin renk?
Cem:
     - siyah ve mavi
Bahar:
     - sağol ya bana da sordun
Cem:
      - unuttum yaa senin?
Bahar:
      - benimde siyah ve mavi burcun nee?
Cem:
       - en sevdiğim soru boğa senin?
Bahar:
       - niye sormadın ya benimde boğa
Cem:
        - Bilmem aklıma gelmedi cjxhhxh
Bu şekilde onu tanımaya yönelik birsuru soru sormuştum. Ve gece 3 e kadar konuşmuştuk. Benim hakkımda ne düsündüğünü, onun hakkında ne düşündüğümü falan filan kısacası beklemedigim Bi şekilde onun hakkında çok şey öğrenmiştim.
Aslında doğru söylemek gerekirse onu tanımak istediğim herseyi sormayı tercih etmiştim.
    Sabah kalkıp hazırlanmış servis saatimin gelmesini bekliyodum. O arada telefonuma mesaj geldi
Cem:
      - Günaydınn
Bahar:
       - Günaydınnnn
Cem:
       - napiyosun?
Bahar:
       - hazırlandım oturuyorum senn
Cem:
       - saçımla uğraşıyorum
Bahar:
       - yapma çünkü bozucam
Cem:
       - saçıma dokunurmasindan nefret ediyorum kaçarım ki
Bahar:
        - yakalarım bozarım
Cem:
        - görürüz
Bahar:
        - görürüz. Serviste geldi çıkıyorum görüşürüz
Diyip cevap vermesini beklemeyip servise bindim. Cem servise bindiğinde hiç bakmamıştım birbirimize yani göz ucuyla bakmıştım ben ona, saçını da yaptigini da farkettim. Konuştuğumuzu kimse bilmiyordu o yüzden gene eskisi gibi gıcık biliyolardi. Sınıfa çıkıp çantamı bıraktıktan sonra bizimkilerle kantine indim. O da kantinde her zamanki gibi kahve alıyodu. Yanına gittiğimi görünce kahveyi masaya bırakıp geriye gitmeye başladı. Offff saçını bozacagımı anlamıştı.
Cem:
        - yapma ya o kadar uğraştım bahar:
        - yapmasaydın o zaman
Dedim.
Cem bisey demeden sadece gülmüştü en son bana bakarken sandalyeye çarpmıştı ona ağrı Bi gülerken saçını karıştırıp bozdum. Bana hem kızgın hem gulerek bakiyoken bizimkilerin kantinin kapısında saskinca bakiyolardi. Yanlarına gidip kahve alacağımı söyledim. Tam o sırada Meltem abla geldi.
Ona kahve ısmarlarken Meltem aranızda bisey var mı diye sormuştu. Onun cevap vermesini beklemiştim ama vermemişti. Ben Servisten arkadaşız Meltem abla demiştim. Şimdi ise imalı imalı bakiyodu. Meltem ablaya
      - konuşmaya başladık
Meltem abla:
      - nasıl?
Bahar:
      - Bi durum vardı onun için mesaj atmıştım. Öyle başladı sana hiç bisey dedi mi arada konuşuyorsunuz ya
Meltem abla:
       - söylemeyi unuttum ne zaman oldu hatırlamıyorum ama güzel kız demişti senin için
Bahar:
        - gerçekten mi
Meltem Abla:
        - evett
Deyince yüzümde gene aptal bir sırıtış olmuştu. Kantinden çıkarken hep yan tarafa bakasım geliyordu çünkü o kahvesini aldıktan sonra yan tarafa oturuyordu. Elfin 'e söyleyip orda mi diye bakmasını söyledim. İçeri girip göz gezdirdikten sonra yanıma gelip orda dedi. Hiç bir fikrimin olmadığı bir heyecan yapmıştım.

3 SAAT SONRA
   Sınavdan çıkalı 1 saat olmuştu ve sınavım gerçekten kötü geçmişti. Bir an önce eve gitmek istiyordum. Öyle de oldu günün geri kalanı sıradan geçmişti. Sagsalim eve geldiğimde telefonum çaldi
'Ahmet Dedem' arıyodu. Şaşırıp açtım telefonu. Açar açmaz
Ahmet dedem:
      - pırıl sizde mi kızım?
Bahar:
      - hayır dede değil niye de?
Ahmet dedem:
       - sabah kalktığımızda evde yoktu. Eşyalarının Bi kısmını da yok. Telefonu evde bırakmış gitmiş
Bahar:
        - polise haber ettiniz mi?
Ahmet dedem:
        - evet haber bekliyoruz
Bahar:
        - tamam Bi haber alırsanız bana da söyleyin
Ahmet dedem:
         - tamam Bahar

    Pırıl benim baba tarafından en sevdiğim kuzenimdi. Onun yerini asla kimse tutamazdi. Onun omzunda ağlayıp onunla gülmüştüm, en çılgın şeyleri beraber yapmıştık onunla biz.
Zor şeyler yaşamıştı. Aile tarafından da şanssızdi. Ama elinden olan bisey değildi bu kaderi böyle yazılmış kuzumun. Ve şimdi de kafa dağıtmaya gittiğini düşünmüştüm bide o birdenbire gidicek biri değil illaki bisey olmuştur.  Pırıl'a haksız yere kızması vurması azarlaması ona isteristemez kin tutmami sağlamıştı. Dedesi olmasına rağmen bunlari yapması çok saçma geliyodu. Ya Bi insan dedesine nefret besler miydi?
Pırıl da ben de besliyoduk. Pırıl in ki daha fazlaydı bana göre. Dalgın Bi şekilde bunları düşünüyodum. Bazen saatlerce biseyler düşünmekten kafamın içindekileri sesleri bastiramiyodu. Genellikle müziğe sığınırdim böyle şeyler de...
   Gene Cem'le konuşuyodum. Ve moralimin gerçekten bozuk olduğunu anlamıştı ve sormuştu
Cem:
      - moralin bozuk gibi iyimisin?
Bahar:
      - kuzenim kayıp
Cem:
      - nasıl kayıp?
Bahar:
      - sabah kalktiklarinda yokmus. Eşyalarının da bir kısmı yokmus
Cem:
      - sıkma canını kafasını toplamaya gitmiştir.
Bahar:
      - inşallah
Biraz daha konuştuktan uykum geldiği için yatmayı tercih ettim.

   Sabah alarm çalmadan kendiliğimden uyanmistim. Gerçekten Pırıl 'i düşünmekten uyuyamamistim. Sabaha karşı anca dalmıştim.Hic enerjim yoktu. Babamgil bu kadar üzüldüğümü bilmedikleri için okula gitmek istemediğimi söyleyemiyodum. Üstümü giyinip saçımı topladım. Kahvaltı canım istemediği için yapmadım. Çantamı alıp servise binmek için aşağıya indim. Servis beklemeye erken inmişim. Daha 7 dakika Vardı. Kulaklığımi çözüp onunla sürekli açıp açıp dinlediğimiz şarkıyı dinlemeye başladım. Sürekli gözümün önüne onun dizine yatıpta bu şarkıyı dinlediğim anılar geliyor. Servisi görünce müzigin sesini kıstım ve servise bindim. Tabiki de Elvin sessiz sedasız kenara çekilmemden biseyim olduğunu anladı. Gelip sorulduğunda anlatırken gene kendimi tutamayıp ağladım. Okula vardığımda bizimkilere anlatinca daha Bi kötü olmuştum sanki. Haber var mı diye halamı aradığımda çocuk şube aramada hala cümlesini söylemişti sadece. 4.derse girmeyip bahçede oturduk. Tabi hocalar gelip gidip sormuştu. Gün içerisinde birsuru dersten çıkmıştım. Dün sabah kahvaltısıyle duruyodum. Tenefuste sınıfa çıkarken Cem kötü olduğumu görüp yanıma geldi.
Cem:
     - Nasılsın? Kötü görünüyorsun
Bahar:
      - iyiyim aslında
Cem:
       - seni hep gülerken gördüğüm için aglaman ne bileyim alışkın değilim
Bahar:
       - merak etme iki güne toparlanırim
Derken gözüm anında kararmisti. Ama bunu Cem'e çaktırmamaya çalışmıştım

SEN VE BEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin