End🥀

365 45 28
                                    

Bölüm geç geldi evet ama ben bu bölümün çok iyi olduğunu düşünüyorum okuyunca umarım bana hak verirsiniz ve sizi bir yerde uyaracağım o kısımda duygusal bir şarkı ile devam etmenizi istiyorum daha güzel olur veya bölümün en başından duygusal bir şarkı ile okuyabilirsiniz hadi kaçtım.

-Chanyeol'un ağzından-

Her güzel bir şeyin sonu vardır, iyi veya kötü, mutlu veya mutsuz. Bunu biz de belirleyebiliriz, hayatına birinin girdiği belki en kötü bir anda bile fark edebilirsin.

Min Su benim için öyleydi, onu tam da kaybedeceğim zaman fark ettim. Hayatımda bir şeyleri yerine koymam düzeni devam ettirmem gerekiyorsa onu öldürmem gerekiyor sadece kehanetin bitmesi için yaşamayan bir ruhu serbest bırakmam gerekiyor.

Elimde olsa gözümü kırpmadan yapabilirim ama karşımdaki kaybetmek istemeyeceğim birisi bu ben değildim ve bunu ben yapmayacağım.

Min Su'yu kendimden ayırıp gözlerine baktım, ona güven verircesine gülümseyip elini sıkı sıkı tuttum.

Eğer bu kehanetin bitmesi için onun ölmesi gerekiyorsa onu yalnız bırakmayacaktım, masum bir ruhun aptal bir kehanete bedel olması doğru değildi.

"Gidiyoruz."

Gözlerini benden ayırmadan yerinde durmaya devam etti.

"Gidiyoruz dedim Min Su."

"Hayır Chan bu bugün burada bitecek!"

"Evet bitecek! Ama tek olmayacaksın."

Bana anlamazca bakarken elinden sıkıca tutup çıkışa sürükledim. Bana bağırmaya devam ederken ağladığını duyabiliyordum.

"Chan! Yalvarırım bırak bu benim kaderim, ve ölmem gerekiyorsa ölürüm!"

"Min! Yeter bu konuda seni tek bırakmayacağım! Neden sen? Neden bir başkası değil veya neden bu aptal kehanet var!"

Bana gözleri dolu dolu bakarken sinirim gitmiş kalbimde bir duygu oluşmuştu. Min Su'yu kendime çekip sıkıca sarıldım onun bir suçu yoktu o sadece korkan küçük bir kızdı.

"Her şey geçicek Min Su, sana yardım etmeye çalışıyorum. Her şey güzel olacak eğer ölmen gerekirse söz veriyorum buna karışmayacağım ama başka bir yolu varsa bunu bulmalıyız. "

Kollarını bana dolayıp hıçkırarak ağlamaya başladı yaşadığı her şeyi içine attığını biliyordum ve yanında olamadığım onu hep suçladığım için pişmandım.

"Teşekkür ederim Chan."

Gözlerini bana dikip gülümseyerek baktı, sanırım bu gülümsemesini ömrüm boyu unutamayacaktım.

"Gidelim."

Bu sefer bir şey demeden kendini bana bıraktı. Sofós'a geldiğimiz de kapıdaki kadının kapıyı açmasını beklemeden odaya daldım. Ama odanın içi bomboş olduğunu görünce kapıyı kapatıp danışmadaki kadına baktım.

"Biz Sofós'u görmeye geldik."

Kadın sessizce kapıyı açtığında Sofós içerideydi.

-Min Su'nun ağzından-

Sofós ve Chanyeol tek başlarına konuşmak istediklerinde beni odadan çıkardılar, ellerime bakıp birazcıkta olsa şanslı olduğumu düşündüm eğer Chanyeol olmasaydı ben çoktan kendimi öldürmüştüm.

Ölmek istiyor muydum? Çektiğim acıların devam etmemesi için evet, ama hem ailemi ve Chanyeol'u kaybetmek istemiyordum.

Dead Girl🥀 :: pcyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin