8.Bölüm

51 6 2
                                    

Multi: Buğra ;)

Coğrafya dersi bittikten sonra kantine inmek için Buğra ve Kübra'yı yanıma çağırdım. Buğra işi olduğunu söyleyip yanımızdan uzaklaştığında Kübra ile birlikte inmiştik kantine. 

Şu an muzlu sütünü içen Kübra'ya bakıyordum. Bana gizliden yazan kişiyi ona anlatıp anlatmamak konusunda kararsız kalmıştım. Ama ilk önce guruldayan aç karnımı doyurmam gerekiyordu. 

Sabahtan beri kahvaltı etmemiş, ağzıma bir lokma sürmemiştim. Bildirim sesiyle aynı anda titreyen telefonuma baktım, elime aldığımda mesajın gizliden olduğunu gördüm. 

Zaten onun dışında yazanım yoktu ya, neyse. 

Bilinmeyen Numara: İşler nasıl gidiyor Kuzey Yıldızım?

Yıldız: Ne işi be?

Bilinmeyen Numara: Sivaslı mısın sen, soruya soruyla cevap vermeler?

Yıldız: He, sen seni bulma işini diyorsun. Olmadı ya o iş.

Bilinmeyen Numara: Neden acaba?

Yıldız: Seni bulma zahmetine girmedim de ondan.

Bilinmeyen Numara / Çevrimdışı

Yıldız / Çevrimdışı

Telefonu kapatıp pantolonumun arka cebine sıkıştırırken gözlerimi kısarak etrafa bakmaktan çekinmiyordum. Bu sapığın ne yapacağı belli olmazdı.

Onu tanımıyordum fakat bu kadar güzel kalpli bir insan beni sevemezdi, inanmak gülünç geliyordu nedensizce. 

Etrafa bakma eylemime son verip fazla acımasızca davrandığımı düşündüm. Sonuçta o beni sevdiğini söylüyor, ben onu itip duruyordum. 

Belki de bir şansı hak ediyordu. Ama bu şansı karşıma çıkarsa vermeyi düşünüyordum, aptalca mesajların arkasına sığınacak kadar korkak olmasına değil.

Kuzey Yıldızım ||Texting||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin