Sanki bir şekilde ağır adımlarla onu izliyordu.Ne zaman kendini yalnız hissetse içinde bir sıcaklık kendini hissettiriyor ve kendine olan güveni tazeleniyordu.Bu öylesine bir şey degildi.
Kaybolmuş bir ruhun hikayesinde baş roldü Ayla..Büyükan...
¹⁴haziran gecesi~ Nihayet doğum zamanı geldi.Lale acılar,sancılar içinde kıvranıyordu.Neyse ki Zeynep Ebe yanindaydı.Derin nefes almasını sağlıyor,konuşmalarıyla onu rahatlatiyordu.Ayhan bey e haber verdiler.Hemen arabasına atlayıp sinyalleri yaktı.Hızla eve gitti.Lalenin doktorunu da arayıp haber verdiler.Doğum çantasını ve eşinin valizini kucaklayıp arabaya koydu Ayhan bey.Laleyi de yavaşça arabanın arka koltuğuna yatirdilar.Hastaneye varınca sedyeye yatırılan Lale'nin bir an olsun elini bırakmadı Ayhan bey..
Ertesi gün 14 haziran cumartesi gününe değin sancı çekti Lale..Açılmalar çoğaldı bebek geliyor, hemen doğuma alındı.Eşi de bu ana şahit olmak istiyordu.Doktorlari izin verdi onlara katılmasına. Lale tüm gücüyle ıkınıyor,Ayhan bey kan ter içinde eşinin elini sımsıkı tutuyor.Doktor "geliyor." "haydi Lale biraz daha dayan." Var gücüyle bir kez daha ıkınan Lale nin nefesi kesilmişti.Neyseki minik kafası dışarıda Ayla nın.Doktor hemen çekip cıkardi.Kordon bağını kesip,Lale nin üzerine koyuverdi.İkiside Anne-baba olmanın gururu ve mutluluğuyla, gözyaşlarına hakim olamadı.Bu anlatılamayan,hiç birseyle kıyaslanamayan bır duygu.Onu sımsıkı sarıp oksadilar.Yumuşacık teni,küçük gözleri ve kulakları,mis gibi de bir kokusu var.Aşık olunmayacak gibi değil.Ayla çok sağlıklı ancak kilosu düşük olduğu için bu geceyi küvezde geçirecekti..
O gece hastenede olağanüstü bir olay yaşandı...
Yenidoğan bölümü hemşireleri nöbet değişimi yapmisti.Hemsire bebekleri kontrol için odaya girdi,tek tek gezdi.O sırada Aylanın uzakta olan küvezinde belirli belirsiz bir karaltı. "Kim var orada" Cevap yok. Hemşire birkaç ışık daha açtığında ise Ayla yı kucağına almak isteyen fazlaca yaşlı bir kadın. "Buraya nasıl girdiniz?" Cevap yok. Yaşlı kadın kilitlenmiş şekilde Ayla ya bakıyordu.Hemsire bir kez daha; "Ninecigim buraya annesi harici girmek yasak.Siz kimsiniz?" Yine cevap yok. Hemşire arkasını dönüp güvenlige doğru yöneldi.Onu siz mi aldınız içeriye? diyecekken.Odaya tekrar dönüp baktığında kimseyi göremedi.Her yere baktı.Nereye gidebilirdi ki.Orada yaşlı kadını gördüğünden emindi.Daha sonra biraz uyuması gerektiğini düşünüp bir arkadaşına anlattı olanları.
"Çok ihtiyar olmasına rağmen öyle güzel mavi bir elbisesi var di ki.Gözleride yemyeşil,defalarca soru sordum.Fakat cevap vermedi.Arkamı dondugumde ise yok oldu.Bir de gözleriye uyumlu şık bir kolye takmış çok zevkli bir ihtiyar doğrusu" Arkadaşı da olanlara anlam veremedi.Kapıdan birileri girmiş olsa zaten güvenlik görecekti.Arkadasina istirahat etmesini söyleyerek nöbeti onun yerine devraldı.
Ertesi günün sabahı hemşire gördüklerini bebeğin ailesine anlatmaya karar vermişti.Lale hanım ve Ayhan bey e dün gece yaşlı bir tanıdıklarının hastaneye ziyaret için gelip gelmediklerini sordu.Hayir cevabını alınca gördüklerini anlattı. Ayhan bey ; "Hemşire hanım,bizim şuan da o yaşlarda olan bir tanıdığımız yok." "Zaten hastaneye acil geldiğimiz için ailelerimize haber veremedik.Daha Ayla nın doğduğundan haberleri olmadıgini belirterek,şaşkınlıkla.. "Sanki siz anlatırken buyukannemi dinliyor gibiydim.Seneler önce vefat etti.Keske o da Ayla yı görebilseydi."dedi. Lale endişeli şekilde hemşire hanım artık kızımizi yanımıza getirir misniz?O odada yanlız kalmasını istemiyorum.Hemsire hanım zaten bugün kü kontrollerden sonra taburcu olmanız bekleniyor.Güvenlik konusunda endişe etmeyiniz.Diyerek uzaklaştı.
Ayla nın sağlık durumu iyiydi.Nihayet doktor bazı kontrollerden sonra taburcu olacaklarını söyledi.
Evlerine vardılar.Artık hayatlarında yeni bir bebek vardı.Onunla yaşamaya alismaya çalışıyorlar, bazı sigara gibi kötü alışkanlıklarından bile vazgecmislerdi.Büyük itina ve titizlikle büyüttüler Ayla yı.Sevgi dolu, büyüklerine saygılı, Özverili, hayırsever, hoşgörü sahibi,biraz ailesine karşı şımarık ta olsa Ayla etrafinda gayet olgun ve akıllı bir kızdı.
Ayla beş yaşına kadar görmüş olduğu rüyaları pek anlatamasa da,altıncı yaş gününde annesine çok etkilendiği rüyayı anlatti.O gün Ayla nın doğum günü gecesiydi.Ayla rüyasında onu okşayan gümüş saçlı,mavi elbiseli,yaşlı bir kadından bahsediyor.Annesi ilk başlarda pek onemsemese de, Ayla her 14 haziran gecesi aynı kadından bahsediyordu..
Ayla nın on yedinci yaşına kadar bu böyle devam etti...Ayla her 14 haziran gecesi aynı rüyayı görmekten çok etkileniyordu.Yaş gunlerini iple çekerdi,tekrar görebilmek icin gümüş saçlı kadını.Bu kadın ondan birşey mi istiyordu.Ayla rüyanın sirrini cozmek istiyordu.kucuk gizli bir defterine her 14 haziran günü notlar yazmaya başladı.O kadın için küçük güzel notlar.. "14haziran on altıncı yaşım"
"Yaşlı bir kadının hüznünü duymazsaniz,genç bir kızın saçlarinda çarpan kalbini nasıl göreceksiniz?...Ne mi yapacagim bundan sonra,geleceğe ışık düşüren gülüşumle,gülümseyecek,sıcak sarılmamla,yok edeceğim hüznünüzü."
" 14haziran on yedinci yaşım"
"Gökyüzü biraz daha karanliklaşti.Mavi üstüne mavi,her saniye biraz daha karanlık bir mavi..Uykumda yine gelecegin bu gecede daha derindi karanlıkları gecenin.Ve ben seni görmek için dalacagim yine uykuma.. Yeterince gece oldu.Sessiz çığlığını işitiyor gibiyim.Silecegim yüzünüzden bu gamı, kederi...
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.