Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bahar'dan
gözlerimi kasıklarımın o keskin ağrısıyla açtım . Yanımdaki öküze baktığımda uyuyordu yavaşça yataktan doğrulup ayağa kalktım ve banyo'ya girdim . Su'yun sıcaklığını ayarlayıp küvetin içine girdim biraz rahatlamaya ihtiyacım vardı . Dün gece aklıma geldikçe utancımdan yerin dibine giriyordum yaklaşık yarım saat kaldıktan sonra küvetten çıktım ve bornozumu giydim yavaşça kapı'yı açtım . Yavuz'un uyanmasını istemiyordum odaya girdiğimde yatağın boş olduğunu gördüm yavuz yoktu nereye gitmişti ki bu adam ? kendi kendime konuşurken kapı'nın açılmasıyla arkamı döndüm yavuz gelmişti ''çıktın mı ? '' diye sorduğunda ''yok ben hâlâ banyodayım ruhumla konuşuyorsun '' dedim ben bunu dediğimde bana hafif tebessüm edip önüme geldi ve alnımdan öptü . Ben bu hareketine şaşırırken o çoktan banyo'ya girmişti genelde erkekler bu lafa karşılık verirlerdi ama yavuz beni alnımdan öpmüştü alnımdan öperken ne kadar heyecanlanmıştım öyle bu adam neden benim dengelerimle oynuyor ki ? bunları düşünmeyi bırakıp kıyafetlerimi giydim ve aşağı inip mutfağa geçtim bir on dakika sonra her şey hazırdı şimdi sırada oğlumu uyandırmak vardı ben de hiç durmayıp merdivenleri çıktım ve ege'nin odasına girdim gördüğüm şeyle başımdan aşağı kaynar sular döküldü yatak boştu hemen odadan çıkıp bizim odaya girdim yavuz ceketini giyiyordu ''yavuz , yavuz ege yok '' dediğimde bana endişeli gözlerle bakıyordu ''nasıl yok bahar ? '' dediğinde sesinde sadece sinir vardı ''uyandırmak için odasına girdiğimde yatak boştu '' dediğimde ''hadi çıkıp arayalım '' dedi bizde hemen dışarıya çıkıp aramaya başladık bizimkilerde gelmişti ama ön bahçe'de yoktu ''nasıl görmediniz lan ? bu kadar adamsınız bir çocuğu görmediniz mi ? '' diye korumalara bağırıyordu yavuz ''abi bir sakin '' dedi ateş ama yavuz sakinleşmek yerine daha beter sinirlendi ''laan ne sakinliğinden bahsediyorsun oğlumm yok oğlum '' diye beğırdığında herkes gerilmişti mevzu bahis ege olunca yavuz çıldırıyordu kimin canını acıttığını , kimin kabuk bağlamış yarasına bastığını bilmiyordu bizat kendim yaşamıştım bunları düşünürken aklıma gelen şeyle gülümseyerek arka bahçeye gittim ve ege'nin gizli yerine girdim yerde uyumuştu ege'nin gizli bir yeri vardı ve onu sadece bana söylemişti yanına gidip kucağıma aldığım sırada gözünü açmıştı yeni uykudan kalktığı için gözleri kısık bakıyordu ve bu onu daha tatlı bir hale getiriyordu ''anne ''dediğinde gülümsedim ''efendim bebeğim ''yavaş yavaş uykusu açılıyordu ''ne oldu ? '' ''asıl onu sana sormak gerek neden burada yatıyorsun ? '' ''korktunuz mu ? '' ''çoook '' ''sizi korkutmak istememiştim sadece uzun zamandır buraya gelmediğim için geldim oyun oynarken uyuya kalmışım özür dilerim ''ben bu haline gülümseyip alnını öptüm ''özür dileme ama bir dahada evden çıkarken bize haber ver tamam mı oğlum ? '' o da gülümseyip başını salladı ben de arka bahçeden çıkıp ön bahçe'ye ilerledim yavuz bizi gördüğünde önüme gelip ege'yi kucakladı ''neredeydin sen ? ''sinirli bir sesle söylediği için ege'nin gözleri dolmuştu ''özür dilerim baba '' dedi ama yavuz'un yüzü hâlâ sinirliydi öküz herif insanın bir yüzü yumuşar ''neredeydin sen ? '' diye sorusunu tekrar ettiğinde bu işe bir el atmanın zamanı geldiğini anladım ''arka bahçede uyumuştu '' dediğimde yavuz ilk önce bana sonra ege'ye baktı ''bir daha bize haber vermeden dışarıya çıkma ''dedi ege'de ''tamam baba '' dedi yavuz ege'yi yere bıraktı ''hadi içeriye geçelim '' dedi bizde ikiletmeden içeriye geçtik yavuz ve ben en son içeriye girmiştik yavuz beni kolumdan tuttup kendine çevirdiğinde ona tip tip bakıyordum o ise yine benim alnımdan öpmüştü bu adam beni alnımdan öpünce kalbim çok hızlı atıyordu ''şu kalbinin hızlı atmasını ne yapacağız japon prenses '' dediğinde ''benim nerem japon ben has be has Türk kızıyım '' diye cevap verdim o ise bana gülüyordu gülme be adam ''o gülünce kısılan gözlerin japon prenses '' diyip elimi tuttu ve mutfağa geçtik gördüğüm manzarayla kahkahayı patlattım herkes elinde ekmekle çatık kaşlarla mücahitte bakarken mücahit bitmiş menemen tavasına bakıyordu ''yaa yenge daha bir tane bile yiyemedik '' diye yakınan feyzullah'a baktım ''tamam ben yine yaparım '' diyip mutfak dolabının önüne geçtim ve büyük bir tava çıkartım ''oğlum iki dakikada nasıl bitirdin ya ? '' dedi yavuz ''abi ne yapayım ya çok güzel olmuştu eline sağlık yengem '' dedi mücahit ''afiyet olsun '' dedim ''bıraksaydın bizde yerdik '' diye isyan etti fethi ''oğlum tamam işte yapıyor yengem '' dedi mücahit bu sefer yavuz girdi lafa ''bana bakın benim karım ikide bir size yemek hazırlayamaz bu son o yüzden herkes doymaya baksın doymayan gitsin nerede yiyorsa yesin '' dediğinde gülümsemiştim ''onu bize değil mücahitte söyleyeceksin '' dedi ateş ''aaa tamam be ben de gider başka yerde yerim '' diyip kalkan mücahit'in iki omzundan tuttup oturtum ''aaa karışmayın benim mücomel'ime '' dediğimde herkes gülüyordu yaklaşık 5 dakika sonra menemen hazırdı ben de hemen alıp masaya koydum ve masaya oturdum tam herkes dalıcaktı ki ''durun '' diye bağırdı yavuz ''aga durun fotoğraf çekeceğim falan deme '' dedi mücahit ''hayır mücomel başka birşey yapıcam '' dedi yavuz ve benim tabağımı aldı herkes ona bakıyordu ''yavuz ne yapıyorsun '' dedim ''bir dakika japon prenses bu hödüklerden sana birşey kalmaz '' diyip tava'nın yarısını benim tabağıma koydu ''yavuz o çok ben onu yiyemem '' dedim ''aga gerçekten çok koydun '' dedi mücahit ardından fethi ''biz bugün aç kalacağız '' dedi ''kesin lan sesinizi siz aç kalmazsınız ama japon prenses kalır '' dedi yavuz ''abi bırakın adam karısını düşünüyor '' diyen feyzullah'a baktım ''aynen abi '' dedi ateş onu destekleyerek ''aaaa yeter ama oğlum geç kalacak okula '' dediğimde herkes susmuştu bizde kahvaltıya devam etmiştik
''oğlum hadi geç kalacağız '' dediğimde ege koşarak merdivenden indi ''hadi anne ben hazırım gidebiliriz '' dediğinde onu kucaklayıp salona geçtim ''biz çıkıyoruz '' dedim ''tamam güzelim bizde biraz sonra çıkarız dikkat edin '' dedi yavuz ona gülümseyerek baktım ''tamam sizde dikkat edin görüşürüz '' dedim ''görüşürüz güzelim '' dedi yavuz ben de salondan çıktım ve ege'yle birlikte arabaya bindim bizi götüren şöförü pek gözüm tutmasada birşey demedim
* Yavuz'dan
''abi geldiler '' diyen feyzullah'a baktım ve ayağa kalktım şirketimiz için büyük bir gündü bugün bu piyasanın en iyi şirketiyle anlaşma yapacaktık tabi eğer sunumumuzu beğenirlerse bütün piyasa bunların peşindeyken onlar bizi seçmişti bu yüzden en iyi sunumu hazırlamıştık ben bunları düşünürken içeriye bir erkek bir kadın girmişti benim önüme gelip elini uzattı ''hamit zorlu '' dedi ben de elimi uzatarak ''yavuz karasu '' dedim ve el sıkıştık hamit bey işaret parmağıyla yanındaki kadın'ın gösterdi ''eşim gülümser zorlu '' dedi gülümser hanımda elini uzattı ama o hamit bey'den daha heyecanlıydı ''gülümser zorlu '' ''yavuz karasu '' ''memnun oldum '' ''ben de '' dedim ve oturduk ilk önce sunuma ateş başladı sonra ben başlayacaktım ama bahar beni arıyordu telefonumun sessizde olması büyük bir şanstı ama yanımda hamit bey vardı bahar beni tekrar aradığında hamit bey 💕japon prensesim 💕 yazısını görmüştü ilk önce kaşlarını çattı o zaman eyvah dedim ama sonra gülümseyerek önüne döndü ohh bee
yaklaşık yarım saattir ben sunuyordum ikiside memnun olmuş bir ifadeyle bakıyordu tam arkamı dönmüştüm ki hamit bey seslendi ''yavuz bey '' dedi önüme dönüp ''buyrun hamit bey '' dedim ''isterseniz telefonunuza bakın eşiniz yarım saattir 15 defa daha aradı '' ''ama toplantı - '' ''eşinizden daha önemli değil açın bir bakın oğlunuza veya kendisine birşey olmuş olabilir ''dedi ''o zaman ben çıkıyım fethi devam etsin ''dedim ''yok burada konuşun hem bizde biraz dinlenmiş oluruz '' dediğinde gülümseyerek masanın başına geçtim ve telefonumu alıp japon prensesimi görüntülü aradım açıldığında ''efendim güzelim '' dedim ama gördüğüm manzarayla gözlerim doldu ege ve bahar'ın elleri , kolları ve ağızlarını bağlamışlardı benim japon prensesiminde sol kaşı kanıyordu ama ege'nin birşeyi yoktu ''efendim güzelim haa '' dedi telefonu tuttan kişi galiba bahar ve ege'yi o kaçırmıştı ''eee sende haklısın böyle güzel kadına kim güzelim demez ki ? '' dedi o adam ''kimsin lan sen ? '' ''canımı çok yaktın yavuz karasu sana o ihaleye girme dedim ama sen dinlemedin ne oğlun için endişelendin ne karın için ''dedi ''bana bak eğer onlara birşey olursa seni yerin yedi kat dibine gömerim '' dedim herkes bana şaşkınca bakıyordu ''boş konuşuyorsun yavuz boş '' dedi ondan sonra telefon kapandı bahar'ım japon prensesim , egem oğlum o psikopat'ın elindeydi canımın iki yarısı gözümden bir damla yaş düştü hiç ağlamayan ben şimdi ağlıyordum japonum için , oğlum için
