Kurabiye: Tak tak
: Ne var
Kurabiye: Kızgın olamazsın Jimin
: Değilim
Sadece utanıyorum
Kurabiye: Omoo
Çık o tuvaletten de yanaklarını ısırayım
: HAYIR YETER
HAVAALANINDA MINCIRDIN YETERİNCE
Kurabiye: YETMEDİ AMA
Hem eninde sonunda çıkmak zorundasın
:Senin tuvaletin
İstediğim kadar kalırım!!
Kurabiye: Çişim gelirse ne yapayım :'(
: GİT ALT KAFEDE İŞE
Kurabiye: Ama ya
: Jungkook cidden utanıyorum
Kurabiye: Niye yah!
Delireceğim
: BENİ HERKESİN İÇİNDE ÖPMENDEN TUTUP BENİ SEVDİĞİNİ BAĞIRMADA BIRAKABİLİRİM
Kurabiye: Eheh
Hoşuna gitti kabul et
: Herkes bize baktı!
Kurabiye: Kimin umrunda?
Onları tanımıyoruz bile ve hiçbirini bir daha görmeyeceğiz
Artık çıksan da kira işini konuşsak
: Ne kirası be
Kurabiye: Evinden çıktın sivri zeka
Teknik olarak evsizsin
"SİKTİR BEN ONU UNUTTUM!"
Jimin aniden tuvaletten çıkıp koltukta sırıtarak oturan Jungkook'un yanına gelmişti.
"Evsizim ben."
"Aynen öyle. Gidecek başka bir yerin yok biliyorum o yüzden-"
"Yoo gayette var. Seokjin hyungum var benim. O beni sokağa koymaz."
"Öyle mi? O halde adam şu hyungunu da onda kalmasına izin veriyormuymuş bir sor."
Göz devirdi Jimin. Ne saçma isteklerdi bunlar. Yine de aradı ve üstüne hoparlöre aldı.
"Alo hyung-"
"Jimin şuan hiç sırası değil."
"Ne demek ya. Hyung ben evsiz-"
"Yengeni kaybetmek üzeresin gelmiş bana neler diyorsun ya!"
"N-ne yengesi be?"
"Namjoon bekle! Ben seni sonra ararım."
Ve telefon aniden kapanmıştı. Jimin ağzına tıkılan laflarla kaldıysa da, Jungkook gülmemek için büyük çaba sarf ediyordu.
"Gülme."
"Gülmüyorum."
"Hayır gülüyorsun. Sinir oluyorum."
"Üzgünüm ama şuanda ne kadar şirin olduğundan haberin var mı?"
"Yok. Peki senin sinirli olunca nasıl göründüğümden haberin var mı?"
Jungkook baştan aşağıya ona şöyle bir baktığında, cidden kızdığını ve tabiki feci seksi göründüğünü düşünüyordu. Yine de gerildiğinin farkındaydı.
"Şuandan itibaren var, evet."
Şirince sırıtıp Jimin'i yumuşatmaya çalışsa da olmuyor gibiydi sanki.
Jimin telefonunu koltuğa fırlatıp mıtfağı bulmak umudu ile geniş koridora girdi. Bir bardak soğuk suya ihtiyaç vardı. Kocaman bir bardak evet...
Jungkook bundan faydalanarak Jimin'in telefonuna uzandı ve şifreyi girerek rehberine girdi. Annesinin numarasını bulduktan sonra hemen fotoğrafını çekmiş ve telefonu geri fırlatmıştı. Hala Jimin için yapması gereken şeyler vardı.
