10 | Be calm, Joy

420 48 44
                                    

Joy sinirli bir şekilde "Nasıl kurtuldunuz Jisoo?" dedi bağırarak. Irene, Joy'un kolunu tutup "Sakin ol, Joy." dediğinde Jisoo, Joy'un sorusuna yanıt verdi:

"Bilmiyorum. Bilmiyorum. Lütfen beni zorlama."

Lisa bu cümlelerden sonra "Zaten Jisoo'nun üstüne gidersiniz diye söylemedik. Ve üstüne de gidiyorsunuz." dediğinde Wendy, "Arkadaşınız kim peki?" dedi. Lisa biraz bekledi. Düşünceli ve dalgın gibiydi. Bir anda "Hwasa." dediğinde herkesin ağzı açık kaldı. Joy yine sinirle "Hwasa denen aptal da kim?" dediğinde Jisoo sinirle "Ona aptal deme günahkâr!" dedi. Lisa yumuşak bir sesle "Liseden arkadaşımızdı. Ve Jisoo, ben, o birleşip 'Doğruluk mu? Cesaret mi?' oynamıştık. Daha sonra bu oyun bitmedi. Sizinki gibi." dediğinde Joy tam sinirle ağzını açacakken Irene çaktırmadan Joy'un omzunu sıktı. Daha sonra "Size inanıyoruz." dediğinde Wendy, "Ben zaten onlara hep inandım. Biz onlara ne yaparsak yapalım çok iyi davrandılar. Seslerini bile çıkartmadılar." dedi.

Joy; Lisa ve Jisoo'ya dik dik bakarak "Belki de intikam almak için hazırlanıyorlardır." dedi ve tek kaşını kaldırdı. Wendy bir şey söyleyecekmiş gibi oldu. Sonra biraz düşündükten sonra:

"Her şeyi ben yaptım. Kavga etmeyin benim yüzünden."

Bunu demesiyle herkes aynı anda "Ne?" dedi. Sonra ilk Irene'nin kulağına "Ben yapmadım. Kimseye söyleme ama kavga çıkmasın diye öyle dedim. Bunu sadece sana söylüyorum. Diğerlerine başka bir şey söyleyeceğim." dedi. Irene inandı. Daha sonra bunu sıra sıra herkese söyledi. Yani herkes sadece kendinin bunu bildiğini sanıyordu ama herkes biliyordu. Wendy akıllıydı. Bundan sonra ortam sessizleşti. Wendy sessizliği bozdu:

"Yani şu an sıra bende, değil mi?"

Joy umursamaz bir şekilde "Evet." dediğinde Irene, Joy'a sarıldı. Rose ortaya bir öneri sundu:

"Birbirimizden uzaklaşmaya ne dersiniz? Hem bu şekilde yanımızdakilere bir zarar gelmez ve en kirli sırlarımız ortaya çıkmaz."

Wendy, "Peki." dedi ve çantasını alıp dışarı çıktı. Bununla birlikte Lisa ve Jisoo da el ele dışarı çıktılar. Rose da dışarı çıktıktan sonra Irene ve Joy kapıyı kilitleyip bir pastaneye gittiler.

Gece bir gibi eve döndüklerinde Wendy koltuğa oturdu ve başını ellerinin içine aldı. Çok kötü görünüyordu. Rose merakla "İyi misin WenWen?" dedi. Wendy 'WenWen' takma adını çok severdi ve Rose da bunu onu neşelendirmek için yapmıştı. Ama bir faydası olmadı. Wendy'nin hâlâ suratı asıktı. Joy, Wendy'yi dürtüp "Sana soru soruldu, değil mi?" dediğinde Wendy başını sallamakla yetindi. Lisa, "Wendy ne oldu? Ne dedin?" dedi endişeyle. Wendy yüzünü sıvazladı ve konuşmaya başladı:

"Ah, bilmek istemezsiniz. 'Cesaret' dedim ve b-bana sokaktaki adama vurmamı söyledi."

Bunları dedikten sonra iç geçirdi. Ve devam etti:

"Ben de adamın arkasından gelip ensesine bir şişeyle vurdum. Adam bayıldı. Korkuyorum. Bir sonraki görevden korkuyorum. Daha fazla böyle şeyler yapamam."

Wendy bir anda ağlama başladı. Rose, Wendy'nin sırtını sıvazlayarak "Bir gün hepimiz yaptıklarımızın bedelini ödeyecektik. Bunu hepimiz biliyorduk. Her şeyden daha iyi biliyorduk." dediğinde Wendy hıçkırarak "Rose anlamıyorsun. Şimdi olmamalıydı. Hayatımın en güzel zamanlarında bu oyunla uğraşmamalıydım." dedi.

Joy sinirlenip "Bunun arkasında kim varsa ölmemizi istiyor. Hepimizin!" dediğinde Irene, "Bu oyunun en başından beri bunları yapanın bir insan olabileceğini düşünmedim. Bu durumda iki olasılık var." dedi.

Herkesin ona odaklığından emin olduktan sonra iç geçirerek devam etti:

"Ya bu paranormal bir yaratık ya da evren bize sağlam bir ceza veriyor."

______________________________________

Bölüm nasıldı?

Bu sefer geç geldi bölüm, üzgünüm. Yorgundum ve kafamı toplayıp yazamadım.

Teorilerini lütfen yazın çünkü çok yaratıcı şeyler uyduruyorsunuz. Cevaba yaklaşanlar oluyor ama asıl kilit noktayı bulamıyorsunuz.

Kendinize iyi bakın, sizi seviyorum~•°💜

❝Truth Or Dare❞ OR DEATH | ☾ BlackVelvet ☽Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin