Sınıfa girdiğimde ağır bir sessizlik vardı ve beni görünce her kez arasında fısıldamaya gülmeye başladı.Kendimi kötü hissettim ve cam kenarında oturan çete gibi kızlar telefondan bir video izleyip kahkaha atıyordu hemen yanlarına gittim telefonu çektim ve "Napıyosun ya?""Mal mısın?""Ver şu telefonu bana!""Kendi rezilliğini mi izleyeceksin?" tepkilerini aldım.
Bir dakika!
"Kendi rezilliğini mi izleyeceksin?" de ne demek?
Baktığımda konserde ben şarkı söylerken komik ses efekt edilmiş videomu görünce öfke ile utanç yüzümü sardı.
Hemen Kızlar tuvaletine koşup en son Lovaboya girdim.
Kafamda 2 soru vardı ve kendimi ağlamamak için zor tutuyordum.
1.Bu videoyu kim çekti?
2.Bu kötü efekti kim yaptı?Yani beni rezil edende kim?
Az sonra kendimi tutamayıp ağlamaya başladım.
Ve birden içeriye bir grup kızın girdiğimi farkettim ve ağlama sesim kesildi ve can kulağıyla onları dinlemeye başladım.
Bu kızlardan birini tanıyordum sanki yani sesini tanıyordum kimdi bu?
Kulağımı dahada yaklaştırdım ve kim olduğunu anlamaya çalıştım.
Ve birisinin sesiydi bu evet Burak'ın sevgilisi Hazal ve çetesi yani okulun popiler kızları,yapmacık girls.
Benim efekt yapılmış videomu izleyip "Can'ın ellerine sağlık videoya çok rezil edici bir efekt yapmış kızlar işte başardık o iyilik meleği olan sürtüğün işi artık tamamen bitti!" ve birden kahkaha koptu ardından zil çalınca hepsi buradan çıktı.
O an şok olmuştum kendimde değildim ve birden lovabonun kapısın açılması için zorlandığını fark ettim.Korktum ve sonra gelen sesten sonra içimdeki korku yatıştı "Korkma Rüya ben Alex"
Hemen kapının kilidini açıp ona kocaman sarıldım.
Bana"Takma onlar elinde sonunda yenilicek tabi önce sen intikam almalısın." diyordu.
Ben hem korkuyor hemde intikam almak istiyordum.
Zaten rezil olmuştum başım daha çok belaya girerdi.
Alex'e biraz katılmıştım ta ki bi cevap verecektimki bir baktım Alex yok.
İşte bunu hiç sevmiyorum tam ona ihtiyacım varken kaybolmasını...
Bu gün derslere girmedim ve Wc'den çıkar çıkmaz okuldan koşarak çıktım ve sahile doğru yürümeye başladım.Tam yürürken bir çocuğa çarptığımı farkeder farketmez hemen ondan özür diledim oda aynı anda afedersin dedi ve mavi gözlerimin içine daldı veya ben onun açık kahverengi bakışlarına dalmış olabilirim.
Çarpıştığımız anda bilekliğim düşmüş olmalı eğilip "Bu bileklik senindi heralde?"dedi.Bende "E-ev-evet benim teşekkür e-ed-ederim"dedim.
Ve bir anda bir kızın ona "Batu!" diye seslendiği an konuşma bitti ve çocuk şöyle dedi"Çok afedersin,yeniden sana çarptığım için özür dilerim seninle tanışmak güzeldi.Benim gitmem gerek,görüşürüz." dedi ve hızlı bir şekilde yanımdan uzaklaşıp o kızın yanına gitti.
Ben ise avucumu açıp bir bilekliğe birde çocuğa bakıyordum ve birden avucumu sıktım.