{OKUYAN HERKES OY VERİP YORUM YAPSIN LÜTFEN🙏🏻}
Lisa'dan
Nefes nefese tuvalete Jisoo unnienin yanına geldim. Daha doğrusu gelmedim çünkü Jisoo orda değildi. Çoktan gitmişti belli ki. Tabi o kadar zaman geçtiği için normaldi. Ne yapacaktım?
Hemen oradan ayrılıp yanlarına doğru yol aldım. Neyseki odaya girdiğimde hala ordalardı. Menajere haber vermemişlerdi. Bu iyiydi. "Lisa nerdesin sen?" diyerek beni tüm düşüncelerimden ayıran Jennie'ye korkak gibi baktım. Çünkü korkuyordum. Başka nasıl bakabilirdim. "Hala cevap vermiyor bak!" diyen Jisoo'ya "Benim canım unniem,aşkım hayatım,balım,bitanem cevap vereceğim elbette." "Yaranmacılık da yaptığına göre anlat hadi." diye tersledi beni Rosé. Kafamı sallayarak onu onayladım ve birkaç saniye içinde atacağım yalanı düşündüm.
Bulmuştum. "Şimdi ben seni tuvalette beklerken elimle saçlarımı düzeltiyordum. Bir baktım yüzüğüm düşmüş. Dışarıya çıkıp aradım. O arada zamanın nasıl geçtiğini farketmedim tabi." dedim ve nefesimi sessizce dışarıya verdim. İnanmamış olma oranları yüksekti. Çünkü beni çok iyi tanıyorlardı. "Şimdilik sana inanmış gibi yapacağım ama bu burada bitmedi." diyen Jisoo'ya tedirgin bir bakış attım.Gitmemiz gerektiği için üstünde çok durmamıştı. Bir iki dakika sonra da dışarıya çıktık. Yere bakarak yürüyordum çünkü gözlerimin kızardığını kimse görmemeliydi.
Jungkook'tan
Yurda geldiğimiz an sinirle odama girdim. Ne demek Lisa Tae'nin numarasını istedi. Delirecektim. Arkamdan Tae de odaya girdi ve konuşmaya başladı "Bak Jungkook ben anlamadım. Birdenbire telefon numaramı isteyince verdim ben de." "Vermeseydin o zaman!" diye bağırdım. Fazla çıkışmıştım ona. "Otur." dedi. Dediğini yaptım ve yatağıma oturdum. O da aynı şekilde yanıma oturdu. "Onu seviyorsun değil mi?" diyen Tae'ye baktım tedirgin bir şekilde.
"Bilmiyorum. Hoşlanmak diyebiliriz sanırım."
"Peki." diye cevap verdi. Ben de duygularımın farkında değildim aslında. Onu bugün orada gerçekten buluşmak için çağırmıştım ve evet hatta yanına da gidecektim. Duygularımdan emin olacaktım. Ama bu sabah sosyal medyalarda benim yüzümden Lisa'ya yazılan iğrenç şeyleri görünce geri adım attım. Daha onunla bir ilişkimiz bile yokken olduğu zaman kim bilir ne kadar nefret alırdı. Ne kadar kötü şeyler yaşardı. İğrenç ithamlardan ölüm tehditlerine kadar.
"Jungkook!" diyerek beni bütün düşüncelerimden kopartan Tae'ye baktım. "Şimdi ne yapacaksın?" dedi. Bilmiyordum. "Bilmiyorum." dedim. "Tamam onu kırdım belki ama senin numaranı neden istedi Tae? Hem de oppa dedi. Aegyo yaparak. İnanabiliyor musun? Bir umut onun da benden hoşlandığını düşünmüştüm ama yanılmışım."
Sinirle ellerimi saçlarımın arasından geçirdim ve ayağımla yere vurarak ritim tuttum. Hepsini duymuştum çünkü ordaydım. Sadece o beni görmemişti.Lisa'dan
Odamda oturmuş düşünüyordum. Neden böyle bir şey yapmıştı şimdi? Neden kendisi değil de Tae gelmişti? Neden bunları yüzüme söyleme gereği duymuştu? Hem de en kırıcı şekilde. Aklımda onlarca soruyla baş başayken içeriye Chaeyoung girdi ve beni bu yalnızlığımdan kurtardı. "Ne oldu Lisa? Geldiğimizden beri neşeli Lisa'dan eser yok." Ofladım. Hem de en içten şekilde. Sanırım içimdekileri birilerine dökmezsem rahat edemeyecektim. "Rosé anlatmalı mıyım bilmiyorum ama eğer anlatmazsam daha kötü olabilirim." dedim. "Dinliyorum Lali anlat bakalım. Neymiş benim aşkımı bu kadar üzen şey?" deyince güldüm. Seviyordum onu hem de çok.
"Jungkook" dedim derin bir nefes vererek ve baştan sona tüm detayına kadar her şeyi anlattım-yalan söylemeden en doğru şekilde- Ama telefon numarası ile ilgili olan kısım hariç. Bu bende kalmalıydı.
"O kim ya? O kim de benim aşkımı üzüyor? İdol olmasa yapacağımı bilirdim! Aptal,pezevenke bak! Doğduğuna pişman ederim onu" dediği an korku içinde ona baktım. İçinden canavar çıkmıştı resmen."Sakin ol Rosé. Boşversene. Bir an benden hoşlandığını zannetmiştim ama yanılmışım. Yapacak bir şey yok. Hem ne olacak? Geçti gitti." dedim sakince ama aslında içimde fırtınalar kopuyordu. "Hiç boşveremem ama neyse senin için bir şey demiyorum. Aman onu boşver. Ben seni çok seviyorum!.." deyince ona sıkıca sarıldım. Onu çok seviyordum. Jennie'yi çok seviyordum. Jisoo'yu çok çok seviyordum. İyi ki vardı üçü de. "Sen olanları diğerlerine de anlatırsın. Olur mu? Ben bir daha anlatamayacağım." dediğimde beni onaylayan mırıltılar çıkardı ve odadan çıktı. Biraz daha yalnız kalıp düşünmem gerekiyordu.
...
Düşündü Lalisa. Hem de fazlasıyla. ama sadece bir şeyi düşünmedi. Birçok şeyi düşündü ve ne yapacağına iyice karar verdi. Harekete geçme zamanıydı.
...
Lisa'dan
Uzun bir süre düşündükten sonra elime telefonumu aldım ve Tae'ye mesaj attım:
0********: Taehyung biraz vaktin varsa konuşabilir miyiz lütfen? (Ben Lisa)
——————————————————————
SINIR: 20 OY 🌟(Yıldız )
SINIR: 40 YORUM 💭
‼️SINIR DOLANA KADAR YENİ BÖLÜM YOK‼️(Bölüm nasıldı???)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY LIFE ~ lizkook
FanfictionLili:Beni hiç görmedin değil mi Jungkook:Anlamadım!Kimsin? Lili:Belki öğrenirsin... { Jeon Jungkook ✖️ Lalisa Manoban } *Cinsel içerik bulundurur✔️* !Sezon finalinde diyelim🙊