REFLEKS 2 |PETER PARKER|

BOŞ

-Nasıl yaptığına ve nasıl bozduğuna dair her şeyi okuman lazım. Böylelikle cihazı ona göre yapabilelim, dedi Bruce. S/A kafasını salladı ve arkasını dönüp muhafızlar ile birlikte içeri girdi.

Bu olanlara hala inanamıyordum. Zaten bir şey diyemiyor ve sadece izliyorken iyice sinirleniyordum. Karşımıza her yerden engel çıkıyordu. S/A'i oraya hala hipnozun etkisi altında iken götürmek çok tehlikeliydi. Aslında kitabı bizim okumamız çok daha iyi olurdu.

Tekrardan çıkan T'Challa'ya çekingence ilerledim. En azından benim de oraya onunla girmem için konuşacaktım.

-Efendim, dedim. Arkasını dönüp bana baktığında kendini toparladım.

-S/A, o birkaç ay önce kötü şeyler yaşadı. Oraya onu...

-Üzgünüm ama seni oraya götüremem Peter.

-Anlıyorum ama kitaba elimi bile sürmeyeceğim sadece, S/A'nın yanında olmak için. Lütfen, dedim ikna edici olmaya çalışarak. Yavru köpek suratım aslında hep işe yarardı ama bunu bir Kral'a yapmak ne kadar doğru olur emin değildim.

-Peki, dedi bıkkınca. Tam yine bir şeyler söyleyecekken onun onayladığını söyleyince şaşırdım ve kaldım. Arkamı döndüğümde beni izleyen Bay Stark'a kafamı salladım.

Muhafızların önünde kapıdan içeri girdim. Neyin ne olduğunu anlamadığım birçok yerden geçtik. En son geldiğimiz kapı açıldığında içeride başka muhafızlar ile duran S/A'yı gördüm.

Ben de odaya girdiğimde onun yanında durdum. Önümüze kitabı getirdiklerinde S/A eline aldı. Bana baktıktan sonra kitabı açtı. Birkaç sayfa çevirdiğinde hiçbir sayfada bir şey yazmadığını gördüm. S/A hızlıca sayfaları çevirdi. Tüm sayfalar boştu. Hem de hepsi. En ufak bir not bile yoktu.

-Bu boş, diye bağırdım muhafızlara. Beni takmadıklarında bu sefer S/A bağırdı. Fakat yine bizi takmadılar.

Kapının açılması ile o yöne döndük. T'Challa'nın kardeşi bize doğru geliyordu.

-Kitapla işiniz bu kadardı. Süre doldu, dedi ve elimizden zaten içi boş olan kitabı aldı.

-Bu kitapta bir şey yazmıyor bile, dedim olabildiğince sakin olarak.

-Demek ki kız arkadaşın James'in kızı değil, dedi rahatça.

İkimiz de anlamaz bir şekilde ona bakarken muhafızlar bizi çekiştirmeye başlamıştı. Ben ve S/A bizi bırakmalarını söylesek de neredeyse iterek bizi dışarı attılar. Bay Stark'ın yanına giderken o da bana doğru ilerliyordu.

-İçi boştu. Hiçbir şey yoktu, dedim fısıldayarak. S/A'nın, gerçek kızı olmadığını söyledi, dedim hemen ardından. Bay Stark'ın konuşmasına fırsat olmadan T'Challa konuştu.

-Başka bir şey var mı?

-Hayır yok, dedi ve gidip elini sıktı Bay Rogers. Ardından herkes jete doğru ilerledi. Jet kalkış yaptığında kimse konuşmuyordu. Fakat Wakanda'dan çıkmamız ile Bay Stark kendini tutamadı.

-Onun bunun çocuğu, kandırdı bizi. Kesin James denen herif onları da hipnoza aldı.

Herkes çaresizce nefes verdiğinde S/A telaşla bağırdı:

-Neredeyiz? Tanrım neler oluyor!