Kızıl Şafak (+18)

Kirli İşler

"Zeytinyağı, soda, çorak, zeytin çekirdeği, kireç, kül, tuz; sabun üretiminde kullanılan başlıca maddeler"dedi Derin. Herkes dikkatle dinliyordu. Az önce yaşanan gerginlikten sonra kimsenin ses çıkarmaya cesareti olmadığı kesindi.

"Zeytinyağının saf olması önemli. Unutmayın yağ ne kadar kaliteli olursa sabun o kadar güzel ve faydalı olur."

Laboratuvarda tekrar gözlerini gezdirirken derin bir nefes aldı.

"Ricky'e göre saçmalık olsa da sabun yapmak Kimya için önemli. Sabun yapmak sabır ister, dikkat ister, özen ister. Miktarı kaçırdığında, sabunu kontrol etmediğinde, en küçük bir hata da tüm emeklerin çöp olur. "

Derin, laboratuvarda dersini anlatmaya devam ederken Çaylaklar Pamir'in gözetimi altında yatakhanedeki düzensizlikleri toplamış, şimdi de parkur tamamlıyorlardı. Derinin isteğinde parkur yoktu fakat Pamir ceza olarak hepsine parkur tamamlatıyordu. Basit bir parkur değildi. Yerde sürünürken bir anda ayağa kalkıp tırmanıyor, boyun kadar olan tahtaların üzerinden atlıyor, dengeni sağladığın ince yollardan geçiyordun.

Arya, Niko ve Cole kenarda, bahçedeki banklardan birine oturmuş, sessizce Çaylakları izliyorlardı.

"Oldukça vasatlar, boşuna uğraşıyoruz."dedi Cole. Yavaşlardı, isteksizlerdi ve beceriksizlerdi.

"Aslında hepsi değil. Birkaçı oldukça atletik. Yine de çoğunluk kötü."dedi Arya.

"Bu sene o 70 kişiďen geriye 30 değil 10 kiş zor kalır gibi."dedi Niko. Sürekli sınav oluyorlardı. Çaylaklardan 70 kişi seçilmiş olsa da elemelerle bu sayı 30 a inecekti. Kazanmaları zordu.

"Biraz korkutmak gerekiyor bence. Dövüş esnasında iyi hırpalamak gerek."

"Sen mümkünse hırpalama Cole. Dokunsan ölecekler zaten."dedi Arya.

Cole, sessiz kalırken Pamir "Beş dakika mola!"diye bağırdı.

🧨🧨🧨

Bora, bilgisayar odasında bilgi verirken sürekli Claudette'a bakıyordu. Genç kız bakışlarını esirgemese de içten içe korkuyordu. Korkusu Boradan çok örgütten atılmaktı.

"Öncelikle hoş geldiniz. Bu dersi ilk defa alacak olan var. Almış ama bu dersten kalmış olanınız var. O yüzden kendimi tanıtmakla başlayayım. İsmim Bora Güngören. Bilgisayar değil Yazılım Mühendisiyim. İşim, teknoloji dünyasında sınırsız alan kaplarken size öğreteceğim şeyler maalesef kısıtlı. Hepinize az çok kod yazmayı, basit programlar oluşturmanızı öğreteceğim fakat önemli olan bir programa sızabilmek. Bunu hemen öğrenmeyi beklemeyin. "

"Ne kadar sürecek bu eğitim?"dedi içlerinden biri. Sarı saçları, mavi gözleri olan biriydi. Bora, isim bilmezdi. O isimlere değil marifetlere bakardı daha çok.

"Bu sizin isteğinize bağlı. Üstelik hepinizin becerebileceği bir iş değil. Bilgisayar dili hiçbir dile benzemez. Kendi alfabesi, kendi kuralları var. Derin Aksoy'u bilirsiniz."dedi Bora. Son cümlede özellikle Claudette'ın yüzüne baktı.

Onaylayıcı sesler çıktığında sözlerine devam etti.

"En az Derin Aksoy kadar seçiciyim. Sınavda herkes sorumlu olacak olsa da bu işi gerçekten merak edenlere  ayrı eğitim vereceğim. Kod yazarken zorlanacaksınız. Bir yerde hata yapıp sinirlenecek, hatanızı bulamayacaksınız. Zorlu şifreler kıramadığınızda kendinize küfredeceksiniz. Fakat emek verip uykusuz kalmadığınız hiçbir işten başarılı olmayı da bekleyemezsiniz"

🧨🧨🧨🧨

Deniz ve Giray, toplantı odasında oturmuş, kahvelerini içerlerken sohbet ediyorlardı. Cole'un izni dahilinde eğitimden kaçmayı başarmış, Kardeşinden dayak yemiş olan dostuyla ilgileniyordu.