Finn, gitmeden önce Jack'e son kez bakıp, "ben en iyisi Ellie'yi arayayım." dedi. Jack, Finn'in söylediği şeyle yüzünü düşürdü ama Finn'e belli etmeden "bence de, onunla konuşmam gereken bir şey vardı." diye mırıldandı. Finn, kafasını aşağı yukarı sallayıp Jack'in telefonunu istedi. ardından telefonu kulağına götürdü. "hey, Ellie. ben Finn." ardından "Jack, iyi hissetmiyor da, buraya gelebilir misin diyecektim." dedi ve "tamam, görüşürüz." diye mırıldanıp telefonu Jack'e uzattı. "10 dakikaya burada olurmuş." dedi Finn üzgün bir ses tonuyla. Jack kafasını sallayınca, Finn ayaklanıp, "ben artık gideyim." dedi. Jack, her ne kadar gitmesini istemese de yine kafasını salladı. Finn, mutlu gözükmeye çalışarak "hem sizin konuşacaklarınız vardır." diye mırıldandı. Jack, Finn ayaklandığında onu durdurmak için "Finn." diye seslendi. Finn arkasını dönüp, Jack'e baktığında, Jack, "teşekkür ederim." diyerek yüzüne kocaman bir gülümseme yerleşti. Finn, yanıt olarak gülümseyip el salladı ve evden çıktı. Jack, derince içini çekti. ardından telefonunu alıp, instagrama girdiğinde Finn'in 5 dakika önce story attığını gördü. Ariana Grande'nin "break up with your girlfriend, cause im bored." şarkısını görünce anında kaşlarını çattı. ardından mesajlar kısmına girip, Ernie'ye mesaj attı.
jack: Ellie'den ayrılacağım.
bu bölüm gerçekten çok saçma oldu, diğer bölümde telafi etmeye çalışacağım.
ayrıca yavaş yavaş finale yaklaşıyoruz. ♡
