BAKICIM

3.bölüm

Multimedia; burak ve berfu (pek güzel olmadı ama neyse ndnsndjdn)

Berfunun ağzından:
Yüzüme gelen un ile bende elimdeki unu  ali'ye attım. Girayda bana atınca bende ona attım. "Tamam yeter!" Diye bağırdım hafif. Ali elindeki unu pastanın içine attı ve "berfu abla şimdi sen bunu yapacak mısın? Yani pisecek dimi?" Diye sordu. Gülerek "yok pişmeyecek, böyle kalacak!*ali nin cenesinden tutarak* Tabiki pişecek ali efendi! Çiğ çiğ mi yicen? " dedim ve burnunu sıktım. Mama sandalyesinden gelen seslerle minik elvan'ın yanina gidip onunda burnundan öptüm. Gülünce yanağından öptüm. Ve ise geri döndüm.
♡♡♡♡♡♡
Son kez dereceyi hazırlayıp fırının kapısını kapattım.
Mutfağı da topladıktan sonra içeri girdim. Elvan çizgi film izliyordu, diğerleri ise resim çiziyordu. Odama çıkıp küçük çantadan sandığı alıp aşağı indim. Elvan'ı kucağıma alıp sandığı da elime aldım "elvan bitanem, sana küçüklüğümü göstereyim mi?" Dedim ve sandıktan küçüklük fotoğrafımı alıp elvana gösterdim. Elvan gülmeye başlayınca "ne yani kötü müyüm? Çirkin miyim?" Dedim ve elvana baktım. Elvan gülmeyi kesince "yaa ben öyle demek istemedim kuzum, sadece cirkin miyim diye sordum" dedim ve üzgün üzgün yüzüne baktım.

Elvan yine gülünce yanağından öptüm ve "aferin böyle gül tamam mı? " dedim ve diğer resimleri göstermeye başladım. Annemle bizim olduğumuz fotoya gelince "elvan bak bu benim annem, buda benim 6 yaşındaki halim. Benim annem ben çok küçük yaşta sevmemeye başladı. Neden bende bilmiyorum ve bilmekte istemiyorum!" Dedim ve o fotoğrafı yerine koyup diğer fotoğrafı aldım. Burda 16 yaşımda ata binmistim. "Bak burada da ata biniyordum. Amcamdan zar zor öğrenmiştim çünkü öğretmek istemiyordu. Ama ben ısrar edince öğretti. " dedim ve güldüm. Elvanda gülünce burnunu sıktım ve öptüm. Elimdeki fotoğrafı yerine koyup en çok sevdigim fotografi aldım ve elvana gösterdim. Bunu okulda cektirmistik. "Bak burdada okul şeyi için fotoğraf cekiniyorduk. Ama en çok güzel ben çıkmıştım yani hoca öyle diyordu" dedim ve onuda sandığa koydum. Bütün fotoğrafları sandığa koyup elvanıda besigine koyup oturduğum yerden kalktım ve mutfaga girdim. Pastaya baktığımda neredeyse olmak üzereydi.

Dereceyi biraz düşürüp salona geri döndüm ve elvani kucağıma aldım. Yemek yapmıştık ama tek pasta kaldığı için onu da sonra yapmıştık. Ali yanıma gelip "ya berfu abla giraya bişey der misin saçımı çekiyor! " dedi ve kızgın kızgın giraya baktı. Giraya dönüp "neden abinin saçını cekiyorsun bakalım minik kuş? " dedim tek kaşımı kaldırarak. Giray "ya beyfu abla oda benim yaptığım yeşmi yapıyordu bende onun yapmaması için başka yeşim yapması için saçını çektim " dedi oda üzgünce aliye tekrar dönüp "ali bak sen girayın yaptığı resmi yapma ben sana bir tane şablon vereyim sen onu yap olur mu?" Dedim ve başımı sola doğru eğdim. Ali kafasını sallayıp "olur!" Dedi ve güldü. Yanağını sıkıp elvanla birlikte benim odaya çıkmaya başladım. Odaya gelince şablonların olduğu dolaba yöneldim ve sablonlardan birini aldım ve aşağı indim. Salona gelince elimdeki şablonu aliye verdim ve "hadi bakalım ali beycik sen git resmini yap *giraya dönerek* sende kendi resmini yap olur mu minik kuş? " dedim ve yanağını okşadım. Tamam deyip resmini yapmaya koyuldu. Bende elvanla birlikte mutfaga girdim ve pastaya baktım ve olmuştu. Fırını kapatıp elvani mama sandalyesine koydum. Elime yaş bez alıp kapağı açtım. Tepsiyle birlikte pastayida alıp fırının kapağını kapattım. Tepsiyi masaya koydum ve pastaya baktım. Off enfes gözüküyor ya! Ellerime sağlık be! Mükemmel yapmışım gene! "Ali giray gelin bakayım buraya!" Diye bağırdım içeri doğru. Aliyle giray koşarak gelmişti ve pastaya bakmislardi. Ali "ya mükemmel gözüküyor! Ellerimize sağlık! " dedi ve güldü. Giray "vaov mükemmey oymuş! Eyyemize şağlık!" Dedi ve ellerini çırptı. Gülerek saçlarını okşadım ve "hadi biz kendi dilimlerimizi yiyelim ama burak abinize ve babanıza da bırakalım dimi?" Dedim ve gülerek göz kirptim. Hepsi "Evet olur!" Diye bağırdılar ve ellerini cırptılar. Gülerek pastayı kesmeye başladım. Elvanla ikimiz aynı tabakta yiyecektik o yüzden tabağa bir dilim koydum. Diğerlerine de birer birer dilim koydum ve pastayı bir tabağa koyup dolaba koydum.

"Eveeet şimdi masayı kurmaya başlayalım! " dedim ve elvani mama sandalyesinden alıp salona götürdüm ve besigine koydum. Mutfaga gelince tabakları çıkarıp girayın eline verdim, kaşıkları da aliye verdim ve bende diğer tabakları aldım ve masanın ortasına koydum. Mutfaga tekrar girip bu sefer meyve suylarını alıp 3 bardak aldım ve içeri geri döndüm.
Onları da masaya koyunca bardakları doldurdum. En sonda tabaklarini doldurdum ve elvanı kucağıma alıp yanağından öptüm.

Masaya gelince elvanı mama sandalyesine koydum. Ve bende masaya oturdum.

♡♡♡♡♡♡

Tabakları bulaşık makinesine yerleştirdikten sonra pastalari alıp içeri geçtim. Aliyle girayın tabağını verdim ve elvanı dizime oturttum. Pastadan küçük bir kaşık alıp elvana verdim. Istahla yiyince "baksanıza nasılda iştahla yiyor benim prensesim! " dedim ve küçük bir kaşık daha alıp agzindakinin bitmesini bekledim. Ağzındaki bitince diğer kaşığı verdim. Onuda yiyince gülerek diğerlerine baktım onlarda iştahla yiyordu.

♡♡♡♡♡

Girayın da üzerini örttükten sonra onunda saçına minik bir öpücük bırakıp alininde yanağına minik bir öpücük bırakıp ışığı söndürdüm. Odadan çıkıp burak beyin odasının önünde durdum. Elvan orada uyuyordu. Oraya koymuştum çünkü babasının kokusuyla uyuması için ama ya bişey olursa? Ya düşerse? Ya korkup ağlamaya başlarsa? Allahım affet bunu yapmak zorundayım! Kapıyı açıp içeri girdim. Etrafa baktım, acaba neredeydi çarşaflar? Her yere baktım ama yoktu, son olarak burak beyin dolabina bakmamistim. Dolabın karşısına geçtim ve yavaşça açtım. Tek gözümü açıp dolaba bakmaya başladım. Çarşaf ve yastık bulunca hemen elime aldım çarşafı ve koltuğa serdim,  yastığı da koydum, uyumak istemediğinden balkona çıkmaya karar kıldım. Balkona çıkıp sandalye çekip oturdum ve düşünmeye başladım. Burak'ı nerede bulabilirim diye? Aklıma gelen şeyle gülmeye başladım. Ikimiz küçükken yağmurun altında camurlarla oynamıştık, eve geldiğimiz de ise ailemiz bize büyük bir fırça çekmişti. Tabi biz burak ile gülmemek için zor duruyorduk, çünkü annelerimizin yüzü çok komikti. Onların fırçası bitince bizde gülmekten altimiza yapmıştık, sonra yine tekrar gülmeye başlamıştık tabi neye güldüğümüzü bilmiyorduk çünkü altimiza işediğimizi bilmiyorduk. Ikimizde altimiza ettiğimizi öğrendiğimiz de utançtan birbirimize bakamamistik. Gülen yüzüm solunca gözlerim dolmuştu, acaba şimdi ne yapıyordur? Kimlerle birliktedir? Düşüncelerimden ayrılıp akmaya hazırlanan gözyaşlarımı sildim ve balkondan çıkıp odaya girdim, çarşafı kaldırıp içine girdim ve kendimi karanlığa teslim ettim....

Evet yeni bölüm ile birlikteyiz♡ multimedia da berfu ve burak var. Pek beceremedim ama denedim yani♡ neyse diğer bölümde görüşmek üzere ♡